|
- The European works councils must be able to get to know each other better.
- Avrupa çalışma konseyleri birbirlerini daha iyi tanıyabilmelidir.
- These sorts of questions can help you connect and get to know one another better.
- Bu tür sorular birbirinize bağlanmanıza ve birbirinizi daha iyi tanımanıza yardımcı olabilir.
- This will give you a chance to begin getting to know one another.
- Bu size birbirinizi tanımaya başlama şansı verecektir.
- This will give you a chance to begin getting to know one another.
- Bu size birbirinizi tanımaya başlamak için bir şans verecektir.
- We spent the whole day together, getting to know one another.
- Bütün günü birbirimizi tanımak için birlikte geçirdik.
- It's a fast, easy way for us to get to know one another.
- Bu, birbirimizi tanımamız için hızlı ve kolay bir yoldur.
- You guys are roommates now, so maybe you can get to know one another.
- Artık ev arkadaşısınız, bu yüzden belki birbirinizi tanıyabilirsiniz.
- I want to get to know you better.
- Seni daha iyi tanımak istiyorum.
- You should get to know them.
- Onları tanımalısın.
- Let's get to know each other better.
- Birbirimizi daha iyi tanıyalım.
- When did you get to know Tom?
- Tom'u ne zaman tanıdın?
- Tom wants to get to know you.
- Tom seni tanımak istiyor.
- I got to know her through one of my friends.
- Onu arkadaşlarımdan biri sayesinde tanıdım.
- When did you get to know me?
- Sen beni ne zaman tanıdın?
- Sami got to know many Muslims.
- Sami çok sayıda Müslüman tanıdı.
- I think Tom has the right to get to know his birth parents.
- Tom'un doğum ebeveynlerini tanıma hakkı olduğunu düşünüyorum.
- Tom got to know Mary well.
- Tom Mary'yi iyi tanımak zorunda.
- I got to know Tom when I was in college.
- Tom'u üniversitedeyken tanımıştım.
- How did you get to know about her?
- Sen onu nasıl tanıdın?
- I got to know my current girlfriend at the gym.
- Şimdiki kız arkadaşımı spor salonunda tanıdım.
- I'm looking forward to getting to know you better.
- Seni daha iyi tanımak için sabırsızlanıyorum.
- It takes time to get to know Tom.
- Tom'u tanımak zaman alır.
- The more I get to know people, the more I realize why Noah only let animals on the boat.
- İnsanları tanıdıkça, Nuh'un gemiye niye sadece hayvanları aldığını daha iyi anlıyorum.
- The more I get to know people, the more I realize why Noah only let animals on the boat.
- İnsanları tanıdıkça, Nuh'un neden gemiye sadece hayvanları aldığını daha iyi anlıyorum.
- You must get to know him.
- Onu tanımalısın.
- When did you get to know them?
- Onları ne zaman tanıdın?
- I want to get to know her.
- Ben onu tanımak istiyorum.
- Tom got to know Mary well.
- Tom, Mary'yi iyi tanırdı.
- I enjoyed getting to know her.
- Onu tanımaktan zevk aldım.
- You should get to know him.
- Onu tanımalısın.
- How did you get to know Mary?
- Mary'yi nasıl tanıdın?
- I got to know him when I was a student.
- Onu öğrenciyken tanımıştım.
- How did you get to know Tom?
- Tom'u nasıl tanıdın?
- It always takes time to get to know someone well.
- Birini iyi tanımak her zaman zaman alır.
- I had hoped we could get to know each other a little better.
- Birbirimizi biraz daha iyi tanıyabileceğimizi ummuştum.
- You should bring her to dinner so we can get to know her better.
- Onu yemeğe getirmelisin, böylece onu daha iyi tanıyabiliriz.
- You should get to know Tom.
- Sen Tom'u tanımalısın.
- I would like to get to know you better.
- Seni daha iyi tanımak istiyorum.
- I got to know Tom when I was in college.
- Üniversitedeyken Tom'u tanırdım.
- How did Tom and Mary get to know each other?
- Tom ve Mary birbirlerini nasıl tanıdılar.
- The more I get to know people, the more I realize why Noah only let animals on the boat.
- İnsanları tanıdıkça, Nuh'un neden sadece hayvanları gemiye aldığını daha iyi anlıyorum.
- You should get to know her.
- Onu tanımalısın.
- I want to get to know Tom.
- Tom'u tanımak istiyorum.
- Where did you get to know her?
- Sen onu nerede tanıdın?
- I'm not sure I want to get to know Tom.
- Tom'u tanımak istediğimden emin değilim.
- I was hoping we could get to know each other better.
- Birbirimizi daha iyi tanıyabileceğimizi umuyordum.
- I got to know her in France.
- Onu Fransa'da tanıdım.
- I was hoping you would want to get to know our friends.
- Arkadaşlarımızı tanımak isteyeceğinizi umuyordum.
- Tom wanted to get to know you.
- Tom seni tanımak istedi.
- He soon got to know the other Erasmus students.
- Kısa sürede diğer Erasmus öğrencilerini tanıdı.
- When did you get to know me?
- Beni ne zaman tanıdın?
- I think Tom has the right to get to know his birth parents.
- Bence Tom'un öz ailesini tanımaya hakkı var.
- I was hoping you and I could get to know each other better.
- Seninle birbirimizi daha iyi tanıyabileceğimizi umuyordum.
- Where did you get to know her?
- Onu nerede tanıdın?
- I got to know Tom when I was a college student.
- Tom'u üniversite öğrencisiyken tanıdım.
- If you get to know your own world, you won't have to fear anything.
- Kendi dünyanızı tanıyorsanız, hiçbir şeyden korkmanıza gerek kalmayacaktır.
- I want to get to know them.
- Onları tanımak istiyorum.
- When did you get to know her?
- Onu ne zaman tanıdın?
- Tom got to know Mary's friends.
- Tom, Mary'nin arkadaşlarını tanıdı.
- If you really want to get to know a place you have to go off the beaten track.
- Bir yeri gerçekten tanımak istiyorsanız, alışılmışın dışına çıkmalısınız.
- I was hoping you would want to get to know our friends.
- Arkadaşlarımızı tanımak isteyeceğini umuyordum.
- It was cool getting to know you, Tom.
- Seni tanımak güzeldi Tom.
- This is a good opportunity to get to know one another.
- Bu birbirimizi tanımak için iyi bir fırsat.
- I'm not sure that I want to get to know Tom.
- Tom'u tanımak istediğimden emin değilim.
- I want to get to know you.
- Seni tanımak istiyorum.
- Being together all the time, my Japanese classmates got to know each other very well.
- Japon sınıf arkadaşlarım sürekli birlikte oldukları için birbirlerini çok iyi tanıyorlardı.
- How did you get to know each other?
- Birbirinizi nasıl tanıdınız?
- We want to get to know you better.
- Seni daha iyi tanımak istiyoruz.
- How did you get to know her?
- Onu nasıl tanıdın?
- We're really just getting to know each other.
- Birbirimizi yeni yeni tanıyoruz.
- I want to get to know Tom better.
- Tom'u daha yakından tanımak istiyorum.
- We want to get to know you better.
- Seni daha yakından tanımak istiyoruz.
- I want to get to know my father-in-law better.
- Kayınpederimi daha iyi tanımak istiyorum.
- I'd like to get to know Tom.
- Tom'u tanımak istiyorum.
- It was cool getting to know you, Tom.
- Seni tanımak güzeldi, Tom.
- We should get to know each other a little better.
- Birbirimizi biraz daha iyi tanımalıyız.
- Tom and Mary are just getting to know each other.
- Tom ve Mary birbirlerini yeni yeni tanımaya başladılar.
- As Tom and Mary spent time together, they began to get to know each other better.
- Tom ve Mary birlikte vakit geçirdikçe birbirlerini daha iyi tanımaya başladılar.
- Tom wanted to get to know Mary better.
- Tom Mary'yi daha iyi tanımak istedi.
- Get to know them.
- Onları tanıyın.
- I'd like to get to know you better.
- Seni daha iyi tanımak istiyorum.
- I want to get to know her.
- Onu tanımak istiyorum.
- I really do want to get to know Tom better.
- Ben gerçekten Tom'u daha iyi tanımak istiyorum.
- I'd like to get to know them.
- Onları tanımak istiyorum.
- How did you get to know him?
- Onu nasıl tanıdın?
- I got to know Tom when I was a university student.
- Tom'u üniversite öğrencisiyken tanıdım.
- I got to know Tom when I was a university student.
- Bir üniversite öğrencisiyken Tom'u tanırdım.
- I got to know him.
- Onu tanıdım.
- I got to know Tom in January this year.
- Tom'u bu yılın Ocak ayında tanıdım.
- I got to know him.
- Onu tanımalıyım.
- I was hoping you and I could get to know each other better.
- Senin ve benim birbirimizi daha iyi tanıyabileceğimizi umuyordum.
- Sami got to know many Muslims.
- Sami birçok Müslüman tanıdı.
- I want to get to know Tom better.
- Tom'u daha iyi tanımak isterim.
- How did Tom and Mary get to know each other?
- Tom ve Mary birbirlerini nasıl tanıdılar?
- I would like to get to know you better.
- Seni daha yakından tanımak istiyorum.
- I've been getting to know Tom.
- Tom'u tanımaya çalışıyordum.
- Tom wants to get to know Mary better.
- Tom Mary'yi daha iyi tanımak istiyor.
- You should get to know Tom.
- Tom'u tanımalısın.
- If you get to know your own world, you won't have to fear anything.
- Eğer kendi dünyanı tanırsan, hiçbir şeyden korkmana gerek kalmaz.
- The more you get to know her, the more you'll like her.
- Onu ne kadar çok tanırsan, o kadar çok seversin.
- I had hoped we could get to know each other a little better.
- Birbirimizi biraz daha iyi tanıyabileceğimizi umuyordum.
- I got to know Tom when I was a college student.
- Bir üniversite öğrencisiyken Tom'u tanırdım.
- It's an opportunity to get to know each other better.
- Bu birbirimizi daha iyi tanımak için bir fırsat.
- I got to know Tom when I was in Boston.
- Tom'u Boston'dayken tanımıştım.
- I want to get to know Tom better.
- Tom'u daha iyi tanımak istiyorum.
- I really do want to get to know Tom better.
- Tom'u gerçekten daha iyi tanımak istiyorum.
- I'd like to get to know Tom better.
- Tom'u daha iyi tanımak istiyorum.
- The more you get to know her, the more you'll like her.
- Onu ne kadar çok tanırsanız, o kadar çok seveceksiniz.
Show More (105)
|