Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
gemeines leinkraut
alcoholic encephalopathy
in favor of something
History
Sentences
Meanings of
"in favor of something"
with other terms in English Turkish Dictionary : 93 result(s)
Category
English
Turkish
Phrases
1
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(birinden/bir şeyden) yana
The governor came out
in favor of
tax breaks.
Vali vergi indiriminden
yana
olduğunu açıkladı.
More Sentences
2
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) taraftarı
To tell the truth, I'm not
in favor of
it at all.
Gerçeği söylemek gerekirse, ben hiç
taraftar
değilim.
More Sentences
3
Phrases
in favor of (something)
expr.
(bir şey) uğruna
Some students neglect their studies
in favor of
sports.
Bazı öğrenciler spor
uğruna
derslerini ihmal ediyor.
More Sentences
4
Phrases
in favor of (something)
expr.
(bir şey) için
Almost everyone in the class voted
in favor of
having a thank-you party for the teachers.
Sınıftaki hemen hemen herkes öğretmenler
için
bir teşekkür partisi düzenlenmesi yönünde oy kullandı.
More Sentences
General
5
General
decide in favor of something
v.
bir şeyin lehinde karar vermek
Phrasals
6
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) desteğini açıklamak
7
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) desteklediğini açıklamak
8
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana olmak
9
Phrasals
come out in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) arkasında olduğunu dile getirmek
10
Phrasals
decide in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) lehinde karar vermek
11
Phrasals
decide in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
Phrases
12
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını tutmak
13
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana olmak
14
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafına meyilli olmak
15
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını temsil etmek
16
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafında olmak
17
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını desteklemek
18
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını yansıtmak
19
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını destekleyen yazı yazmak
20
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
taraflı yazı yazmak
21
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
taraflı bir şey sunmak
22
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını destekleyen bir şey sunmak
23
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana bir yazı yazmak
24
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana bir şey sunmak
25
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını tutan bir yazı yazmak
26
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını tutan bir şey sunmak
27
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını temsil eden bir yazı yazmak
28
Phrases
slant in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) tarafını temsil eden bir şey sunmak
29
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinden/bir şeyden tarafa yapmak
30
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin tarafına saptırmak
31
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin lehine çevirmek
32
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birini/bir şeyi destekler şekilde yapmak
33
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin tarafına çevirmek
34
Phrases
slant something in favor of someone or something
v.
bir şeyi birinin/bir şeyin tarafına meyillendirmek
35
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(birinden/bir şeyden) taraf
36
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) lehinde
37
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) lehine
38
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) adına
39
Phrases
in favor of (someone or something)
expr.
çekin alıcısı (biri/bir şey) olarak
40
Phrases
in favor of (something)
expr.
(bir şeyi) seçerek/tercih ederek
Idioms
41
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
(başkasına karşı birine) haksız kazanç veya avantaj sağlamak
42
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
düzen veya avantaj (başkasına göre birinden) yana olmak
43
Idioms
opt in favor of someone or something
v.
belli birini ya da bir şeyi seçmek/tercih etmek
44
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
45
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
46
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
sadece (birinin/bir şeyin) yararına yapmak/çevirmek
47
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) daha avantajlı kılmak
48
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak
49
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine olacak şekilde düzenlemek
50
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
kartları (birine/bir şeye) göre dağıtmak
51
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) yararına olacak şekilde düzenlemek
52
Idioms
stack the cards in the favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) hak etmediği şekilde avantajlı olmasını sağlamak
53
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
54
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
55
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
sadece (birinin/bir şeyin) yararına yapmak/çevirmek
56
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) daha avantajlı kılmak
57
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak
58
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine olacak şekilde düzenlemek
59
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
desteyi (birine/bir şeye) göre dağıtmak
60
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) yararına olacak şekilde düzenlemek
61
Idioms
stack the deck in the favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) hak etmediği şekilde avantajlı olmasını sağlamak
62
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
63
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinden/bir şeyden) yana ayarlamak
64
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
sadece (birinin/bir şeyin) yararına yapmak/çevirmek
65
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) daha avantajlı kılmak
66
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu sadece (birine/bir şeye) göre olacak şekilde ayarlamak
67
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) lehine olacak şekilde düzenlemek
68
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
kartları (birine/bir şeye) göre dağıtmak
69
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
durumu (başka birinin/bir şeyin) yararına olacak şekilde düzenlemek
70
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
şansı (başka birinden/bir şeyden) yana kılmak
71
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
hileyle (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek
72
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(başka birinin/bir şeyin) kazanması için/kazanacağı şekilde ayarlamak
73
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) haksız kazanç sağlatmak
74
Idioms
stack the odds in the favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) hak etmediği şekilde avantajlı olmasını sağlamak
75
Idioms
be in favor of (something)
v.
(bir şeyi) desteklemek
76
Idioms
be in favor of (something)
v.
(bir şeyin) destekçisi/taraftarı olmak
77
Idioms
be in favor of (something)
v.
(bir şeyden) yana olmak
78
Idioms
rule in favor of (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) lehine karar vermek
79
Idioms
rule in favor of (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) yana karar vermek
80
Idioms
the odds are in favor of something
expr.
gerçekleşmesi kuvvetle muhtemel
81
Idioms
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
kartlar/şans (birinden) yana
82
Idioms
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
kartlar/şans (birinden) yana
83
Idioms
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
şansı yaver gidiyor
84
Idioms
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
şansı yaver gidiyor
85
Idioms
the cards are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(birinin) kazanma şansı/olasılığı daha yüksek
86
Idioms
the odds are stacked in favor of somebody/something
expr.
(birinin) kazanma şansı/olasılığı daha yüksek
87
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
her şey (birinin/bir şeyin) lehine
88
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
tüm şartlar (birinin/bir şeyin) başarılı olması için uygun
89
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
tüm şartlar (birinin) bir şeyin lehine
90
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) şartları başarmak için çok uygun
91
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(biri/bir şey) başarmak için tüm şartlara sahip
92
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
kartlar/şans (birinden/bir şeyden) yana
93
Idioms
the odds are stacked in favor of (someone or something)
expr.
(birinin/bir şeyin) bu şartlarda başarılı olma olasılığı çok yüksek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of in favor of something
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy