|
- We cannot afford to keep on being weighed down by this ideological ballast.
- Bu ideolojik yükün altında ezilmeye devam etmeyi göze alamayız.
- We must keep on beating the drum.
- Davul çalmaya devam etmeliyiz.
- It is precisely in difficult times like these that Europe must keep on course.
- İşte tam da böyle zor zamanlarda Avrupa yoluna devam etmelidir.
- We have to keep on saying these things because they are needed.
- Bunları söylemeye devam etmeliyiz çünkü bunlara ihtiyaç var.
- Keep on trying to reach agreement.
- Anlaşmaya varmaya çalışmaya devam edin.
- Let us encourage that first try, that second try, the will to keep on trying.
- İlk denemeyi, ikinci denemeyi ve denemeye devam etme isteğini teşvik edelim.
- You kept on wanting cross-subsidies.
- Çapraz sübvansiyonlar istemeye devam ettiniz.
- Keep on working towards completion on 13 December.
- Bu konunun 13 Aralık'ta tamamlanması için çalışmaya devam edin.
- Tom keeps on making the same mistakes.
- Tom aynı hataları yapmaya devam ediyor.
- She kept on asking me questions the whole time.
- Sürekli olarak bana sorular sormaya devam etti.
- She keeps on making the same mistakes.
- O aynı hataları yapmaya devam ediyor.
- Puyehue Volcano keeps on spewing lava.
- Puyehue Yanardağı lav püskürtmeye devam ediyor.
- He kept on telling the same story over and over.
- Tekrar tekrar aynı hikayeyi anlatmaya devam etti.
- We can't keep on fooling ourselves.
- Kendimizi kandırmaya devam edemeyiz.
- He deliberately kept on provoking a confrontation.
- O, kasıtlı olarak bir çatışmayı provoke etmeye devam etti.
- I have to keep on working.
- Ben çalışmaya devam etmek zorundayım.
- He kept on telling lies.
- Yalan söylemeye devam etti.
- Keep on trying.
- Denemeye devam edin.
- Keep on smiling.
- Gülümsemeye devam edin.
- I kept on working.
- Çalışmaya devam ettim.
- Tom tried to cheer Mary up, but she kept on crying.
- Tom, Mary'yi neşelendirmeye çalıştı ama Mary ağlamaya devam etti.
- He was tired, but he kept on working.
- Yorgundu ama çalışmaya devam etti.
- He keeps on phoning me, and I really don't want to talk to him.
- O bana telefon etmeye devam ediyor ve ben gerçekten onunla konuşmak istemiyorum.
- She kept on writing stories about animals.
- Hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.
- We kept on working for hours without eating anything.
- Biz bir şey yemeden saatlerce çalışmaya devam ettik.
- He kept on working.
- O çalışmaya devam etti.
- Please keep on working even when I'm not here.
- Lütfen ben burada değilken bile çalışmaya devam edin.
- I told the children to be quiet, but they just kept on being noisy.
- Çocuklara sessiz olmalarını söyledim ama gürültü yapmaya devam ettiler.
- I ordered the children to stay quiet, but they kept on making noise.
- Çocuklara sessiz kalmalarını emrettim, ama onlar gürültü yapmaya devam ettiler.
- The cost of gasoline keeps on going up.
- Benzinin maliyeti yükselmeye devam ediyor.
- She kept on working.
- O çalışmaya devam etti.
- If you keep on complaining, I will get mad for real.
- Eğer şikayet etmeye devam edersen, gerçekten çok kızacağım.
- Mary kept on working in spite of her illness.
- Mary hastalığına rağmen çalışmaya devam etti.
- I kept on talking.
- Konuşmaya devam ettim.
- Emily kept on waiting in the heavy rain with no coat on.
- Emily şiddetli yağmurda üzerinde mont olmadan beklemeye devam etti.
- He kept on crying.
- O, ağlamaya devam etti.
- She kept on talking while eating.
- Yemek yerken konuşmaya devam etti.
- You should keep on until you succeed.
- Başarılı olana kadar devam etmelisiniz.
- Tom kept on telling lies.
- Tom yalan söylemeye devam etti.
- He kept on working.
- Çalışmaya devam etti.
- Tom kept on working even though he was sick.
- Tom hasta olmasına rağmen çalışmaya devam etti.
- Above the clouds, the sun keeps on shining.
- Bulutların üstünde, güneş parlamaya devam ediyor.
- He kept on working all the while.
- Sürekli çalışmaya devam etti.
- If you keep on complaining, I will get mad for real.
- Şikayet etmeye devam edersen, gerçekten delireceğim.
- He kept on singing.
- Şarkı söylemeye devam etti.
- He kept on singing.
- O şarkı söylemeye devam etti.
- Bill kept on crying for hours.
- Bill saatlerce ağlamaya devam etti.
- It's useless to keep on thinking any more.
- Artık düşünmeye devam etmek işe yaramaz.
- Keep on working while I'm away.
- Ben yokken de çalışmaya devam edin.
- Prices keep on soaring.
- Fiyatlar yükselmeye devam ediyor.
- My uncle kept on drinking in spite of his doctor's advice.
- Amcam doktorunun tavsiyesine rağmen içmeye devam etti.
- I will keep on smoking no matter what you say.
- Ne dersen de sigara içmeye devam edeceğim.
- I kept on reading.
- Okumaya devam ettim.
- Tom kept on singing.
- Tom şarkı söylemeye devam etti.
- Tom kept on making the same mistake.
- Tom aynı hatayı yapmaya devam etti.
- I'll keep on trying.
- Denemeye devam edeceğim.
- We've got to keep on struggling.
- Mücadelemizi sürdürmeye devam etmek zorundayız.
- He kept on writing stories about animals.
- Hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.
- Tom kept on crying.
- Tom ağlamaya devam etti.
- She kept on working.
- Çalışmaya devam etti.
- We kept on working for hours without eating anything.
- Hiçbir şey yemeden saatlerce çalışmaya devam ettik.
- Tom tried to cheer Mary up, but she kept on crying.
- Tom Mary'yi neşelendirmeye çalıştı ama o ağlamaya devam etti.
- Tom kept on working.
- Tom çalışmaya devam etti.
- Ken kept on singing that song.
- Ken o şarkıyı söylemeye devam etti.
- She kept on crying.
- Ağlamaya devam etti.
- Mary kept on flirting with him.
- Mary onunla flört etmeye devam etti.
- He keeps on asking me for money.
- O benden para istemeye devam ediyor.
- Tom kept on talking.
- Tom konuşmaya devam etti.
- Julian keeps on forgetting to switch off the computer.
- Julian bilgisayarı kapatmayı unutmaya devam ediyor.
- I kept on singing.
- Şarkı söylemeye devam ettim.
- Tom kept on telling lies.
- Tom yalanlar söylemeye devam etti.
- She keeps on making the same mistakes.
- Aynı hataları yapmaya devam ediyor.
- We have to keep on running.
- Koşmaya devam etmek zorundayım.
- If you want to make your dreams come true, keep on trying.
- Hayallerinizi gerçekleştirmek istiyorsanız, denemeye devam edin.
- He deliberately kept on provoking a confrontation.
- Kasıtlı olarak bir çatışmayı kışkırtmaya devam etti.
- Tom kept on talking even though Mary had fallen asleep.
- Mary uyuyakalmış olmasına rağmen Tom konuşmaya devam etti.
- We must keep on fighting.
- Biz mücadeleye devam etmeliyiz.
- He kept on writing stories about animals.
- O, hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.
- He was tired, but he kept on working.
- Yorulmuştu ama çalışmaya devam etti.
- Everyone keeps on smiling.
- Herkes gülümsemeye devam ediyor.
- Tom kept on flirting with Mary.
- Tom, Mary ile flört etmeye devam etti.
- I have to keep on working.
- Çalışmaya devam etmek zorundayım.
- Tom keeps on asking me for money.
- Tom benden para istemeye devam ediyor.
- I ordered the children to stay quiet, but they kept on making noise.
- Çocuklara sessiz olmalarını söyledim ama gürültü yapmaya devam ettiler.
- After the hatchet job my boss did on my proposal, I'm not sure how long I want to keep on working here.
- Patronumun teklifime yaptığı kötü muameleden sonra, burada çalışmaya ne kadar devam etmek istediğimden emin değilim.
- I kept on singing.
- Ben şarkı söylemeye devam ettim.
- She kept on talking.
- Konuşmaya devam etti.
- I shall keep on painting until the sun sets.
- Güneş batana kadar resim yapmaya devam edeceğim.
- The cost of gasoline keeps on going up.
- Benzin fiyatları artmaya devam ediyor.
- He kept on crying.
- Ağlamaya devam etti.
- I told the children to be quiet, but they just kept on being noisy.
- Çocuklara sessiz olmalarını söyledim, fakat onlar gürültülü olmaya devam ettiler.
- I shall keep on painting until the sun sets.
- Güneş batıncaya kadar resmi yapmaya devam edeceğim.
- She kept on talking after I asked her to stop.
- Durmasını söylediğim halde konuşmaya devam etti.
- She kept on writing stories about animals.
- O, hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.
- I'm going to keep on going.
- Devam edeceğim.
- You should keep on until you succeed.
- Başarılı olana kadar devam etmelisin.
- I'm going to keep on going.
- Ben gitmeye devam edeceğim.
- We have to keep on running.
- Çalışmaya devam etmeliyiz.
- We've got to keep on struggling.
- Mücadeleye devam etmeliyiz.
Show More (96)
|