|
- Nothing grew there besides wild lavender.
- Orada yabani lavantadan başka bir şey yetişmiyordu.
- Tom planted some lavender.
- Tom biraz lavanta ekti.
- The field was full of lavender flowers.
- Tarla lavanta çiçekleriyle doluydu.
- Lavender is my favorite plant.
- Lavanta benim en sevdiğim bitkidir.
- Jasmine and lavender are my favorite scents.
- Yasemin ve lavanta en sevdiğim kokulardır.
- Tom planted some lavender.
- Tom lavanta ekti.
- Jasmine and lavender are my favorite scents.
- Yasemin ve lavanta benim favori kokularımdır.
Show More (4)
|