|
- The EU's internal market is a fundamental pillar of European cooperation.
- AB'nin iç pazarı Avrupa işbirliğinin temel direğidir.
- It has always been a pillar of culture and progress since ancient days.
- Antik çağlardan bu yana her zaman kültürün ve ilerlemenin temel direği olmuştur.
- Safety, quality and efficacy are the three essential pillars of the European medicinal products market.
- Güvenlik, kalite ve etkinlik Avrupa tıbbi ürünler pazarının üç temel direğidir.
- The pillar of this Directive is the country of origin approach.
- Bu Direktifin temel direği menşe ülke yaklaşımıdır.
- Our 700 000 sports clubs are pillars of Europe's civil society.
- 700.000 spor kulübümüz Avrupa'nın sivil toplumunun temel direkleridir.
- An independent judiciary is one of the key pillars of a functional democracy.
- Bağımsız bir yargı, işleyen bir demokrasinin temel direklerinden biridir.
- Fadil and Layla were pillars of their church.
- Fadıl ve Layla kiliselerinin temel direkleriydi.
- Tithe was one of the pillars of the French Ancien Régime.
- Öşür, Fransız Eski Rejimi'nin temel direklerinden biriydi.
Show More (5)
|