|
- That requires laws and measures as a protective shield for their interests.
- Bunun için de çıkarları koruyucu bir kalkan olarak yasalara ve tedbirlere ihtiyaç var.
- Are we supposed to use protective emergency vaccination at the right moment?
- Koruyucu acil aşıyı doğru zamanda mı kullanmamız gerekiyor?
- As it wears down, the protective space between the bones decreases.
- Yıprandıkça kemikler arasındaki koruyucu boşluk azalıyor.
- As it wears down, the protective space between the bones decreases.
- Aşındıkça kemikler arasındaki koruyucu boşluk azalır.
- Wear protective clothing against sun, wind, and cold weather.
- Güneşe, rüzgara ve soğuk havaya karşı koruyucu kıyafet giyin.
- Cooking dairy products may reduce a protective effect against colon cancer.
- Süt ürünlerinin pişirilmesi kolon kanserine karşı koruyucu bir etkiyi azaltabilir.
- Are you wearing a protective face mask?
- Koruyucu maske takıyor musun?
- Tom is a very protective father.
- Tom çok koruyucu bir babadır.
- Tom is protective.
- Tom koruyucudur.
- Tom is protective.
- Tom koruyucu.
- I can ask for protective custody.
- Koruyucu velayeti isteyebilirim.
- Are you wearing a protective face mask?
- Koruyucu yüz maskesi takıyor musun?
- He's very protective of him.
- O kendine karşı çok koruyucu.
Show More (10)
|
