punish - English Turkish Sentences
English Turkish
punish cezalandırmak v.
  • Nova was punished for not doing her homework.
  • Nova ödevini yapmadığı için cezalandırılmıştı.
  • Endangering a baby is punished by law.
  • Bir bebeği tehlikeye atmak yasalar tarafından cezalandırılır.
  • We must be ready to prevent and punish these crimes as and when they appear.
  • Bu suçları ortaya çıktıkları anda önlemeye ve cezalandırmaya hazır olmalıyız.
Show More (103)
punish ceza vermek v.
  • He will certainly be punished.
  • Ona kesinlikle ceza verilecektir.
  • He will be punished.
  • Ona ceza verilecektir.
Show More (-1)
punish cezaya çarptırmak v.
  • He will be punished.
  • Cezaya çarptırılacak.
Show More (-2)