rolling - English Turkish Sentences
English Turkish
rolling yuvarlanan adj.
  • I can help get the ball rolling.
  • Topun yuvarlanmasına yardım edebilirim.
  • The kitten loved to chase rolling coins.
  • Kedi yavrusu yuvarlanan sikkeleri kovalamayı severdi.
  • The kitten loved to chase rolling coins.
  • Kedi yavrusu yuvarlanan paraları kovalamaya bayılırdı.
Show More (0)