|
- Under the circumstances we have no choice but to surrender.
- Bu şartlar altında teslim olmaktan başka seçeneğimiz yok.
- I think I've showed considerable constraint under the circumstances.
- Sanırım bu şartlar altında hatırı sayılır bir kısıtlama gösterdim.
- Under the circumstances, I don't think Tom would mind.
- Bu şartlar altında, Tom'un umursayacağını sanmıyorum.
- Under the circumstances, I don't think Tom would mind.
- Bu şartlar altında Tom'un umursayacağını sanmıyorum.
- Under the circumstances, bankruptcy is inevitable.
- Bu şartlar altında iflas kaçınılmaz.
- Under the circumstances, bankruptcy is inevitable.
- Bu şartlar altında iflas kaçınılmazdır.
Show More (3)
|