| 1 |
untouchable |
dokunulmaz |
adj. |
|
- We must not as if the whole caste system is itself untouchable.
- Bütün kast sisteminin kendisi dokunulmazmış gibi davranmamalıyız.
- We must not as if the whole caste system is itself untouchable.
- Tüm kast sisteminin kendisi dokunulmazmış gibi davranmamalıyız.
- Might the rest of the acquis communautaire no longer be untouchable?
- Topluluk müktesebatının geri kalanı artık dokunulmaz olmayabilir mi?
- Certain taboos, which had remained untouchable for so many years, have come to be broken.
- Yıllardır dokunulmaz olan bazı tabular yıkılmaya başladı.
Show More (1)
|
| 2 |
untouchable |
parya olan |
adj. |
|
- The untouchable caste in the Hindu social system faced severe discrimination.
- Hindu sosyal sistemindeki parya sınıfı, ciddi bir ayrımcılığa maruz kalmaktaydı.
Show More (-2)
|
| 3 |
untouchable |
yenilemez |
adj. |
|
- The undefeated champion boxer was considered untouchable.
- Namağlup şampiyon boksör, yenilemez olarak görülüyordu.
Show More (-2)
|
