çok eskiden - Turkish English Dictionary
History

çok eskiden



Meanings of "çok eskiden" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

Turkish English
General
çok eskiden langsyne n.
çok eskiden in days of yore adv.
çok eskiden long ago adv.
çok eskiden of yore adv.
çok eskiden far-back adv.
çok eskiden lang syne adv.
çok eskiden yore [obsolete] adv.
Idioms
çok eskiden days of old expr.

Meanings of "çok eskiden" with other terms in English Turkish Dictionary : 19 result(s)

Turkish English
General
(çok eskiden kurulmuş) ana bina (abd'deki üniversite kampüslerinde) old main n.
eskiden çok popüler olan yapım golden oldie n.
eskiden giyilen çok yüksek topuklu bir kadın ayakkabısı chioppine n.
(çok) eskiden in times past adv.
çok eskiden beri since a long time ago adv.
Colloquial
(eskiden) çok vakit geçirilen yer groovy adj.
Idioms
eskiden çok vakit geçirilen yer the old stamping ground n.
eskiden çok vakit geçirilen yer one's old stamping ground n.
eskiden çok vakit geçirilen yer theold stamping grounds n.
eskiden çok vakit geçirilen yer one's old stamping grounds n.
çok eskiden/eski zamanlardan beri since time immemorial expr.
çok eskiden beri since hector was a pup [old-fashioned] expr.
çok eskiden beri since time out of mind expr.
çok eskiden/eski zamanlardan beri from/since time immemorial expr.
Textile
eskiden yoksulların giysilerinde kullanılan çok amaçlı kalın, tüylü ve yünlü bir kumaş woodmeil n.
Automotive
abd'nin indiana eyaletinde eskiden üretilen çok pahalı bir araba duesenberg n.
Botanic
avrupa'ya özgü olup abd'nin doğusunda da yetişen, kadifemsi oval yaprakları ve pembe çiçekleri olan, eskiden köklerinden şekerleme ve ilaç yapılan çok yıllık bir ot marshmallow (althaea officinalis) n.
Agriculture
bengal'de çok eskiden kullanılan bir tür sulama makinesi jantu n.
Archaeology
eskiden almanya'da yaygın olan, genellikle gümüşten yapılan çok ince bir madeni para bracteate n.