Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
(bir şeyle) çalışmak
Meanings of
"(bir şeyle) çalışmak"
in English Turkish Dictionary : 2 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
(bir şeyle) çalışmak
train on (something)
v.
2
Phrasals
(bir şeyle) çalışmak
run on (something)
v.
Meanings of
"(bir şeyle) çalışmak"
with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
bir şeyle birinin/bir şeyin ismini karalamaya çalışmak
smear someone or something with something
v.
2
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) için çalışmak
join (someone or something) to (something)
v.
3
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) yapmak için çalışmak
join (someone or something) to (something)
v.
4
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) başa çıkmaya çalışmak
jostle with (someone or something)
v.
5
Phrasals
bir şeyle/grupla/kuruluşla ortak çalışmak
attach oneself to something
v.
6
Phrasals
(biriyle/ bir şeyle) ortak çalışmak
collaborate with (someone or something)
v.
7
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak
collaborate with (someone or something)
v.
8
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) birlikte hareket etmek/çalışmak
confederate with (someone or something)
v.
9
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate on (something) with (someone or something)
v.
10
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak
cooperate on (something) with (someone or something)
v.
11
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak
cooperate with (someone or something)
v.
12
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) ortak çalışmak
cooperate with (someone or something)
v.
13
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate with (someone or something) on (something)
v.
14
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak
cooperate with (someone or something) on (something)
v.
15
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) sıkı fıkı olmaya çalışmak
cozy up (to someone or something)
v.
16
Phrasals
(birini bir şeyle) kandırmaya çalışmak
dangle (something) in front of (one)
v.
17
Phrasals
etrafta dolanarak/yürüyerek (bir şeyle) baş etmeye/(bir şeyi) yatıştırmaya çalışmak
pace (something) out
v.
18
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) senkronize işlemek/ilerlemek/çalışmak
synchronize with (someone or something)
v.
19
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) uyumlu/birlikte çalışmak
synchronize with (someone or something)
v.
20
Phrasals
(bir şeyle/malzemeyle) çalışmak
work with (something)
v.
Idioms
21
Idioms
istediğini yaptırmak için (bir şeyle) ikna etmeye çalışmak
use (something) as a carrot
v.
22
Idioms
bir şeyle dokunarak anlamaya çalışmak
feel something with something
v.
23
Idioms
bir uğurda (biriyle/bir şeyle) birlikte çalışmak
make common cause with (someone or something)
v.
24
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
25
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
26
Idioms
(biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
27
Idioms
(biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
28
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
29
Idioms
(biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
30
Idioms
(biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
31
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
32
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
33
Idioms
(biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
34
Idioms
(biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
35
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
36
Idioms
(biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
37
Idioms
(biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeyle) çalışmak
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy