Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
(hareket) sabit
Meanings of
"(hareket) sabit"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
(hareket) sabit
positive
adj.
Meanings of
"(hareket) sabit"
with other terms in English Turkish Dictionary : 24 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
sabit hareket düzeni
flow
n.
2
General
(hareket) sabit olmayan
rickety
adj.
3
General
sabit hareket ile ilgili
positive
adj.
Technical
4
Technical
sabit veya hareket halinde donmuş deniz suyu
sea ice
n.
5
Technical
sabit eksenli bir dişlinin çevresinde hareket eden dişli kombinasyonu
epicyclic gear
n.
6
Technical
yalpa çemberleriyle desteklenip tabanı hareket ettiğinde sabit kalan
gimbaled
adj.
Automotive
7
Automotive
pistonun içinde hareket eden silindir şeklindeki sabit parça
cylinder
n.
Railway
8
Railway
vagonların kısa dik yokuşlarda sabit motorlarla yukarı taşınıp aşağı yönlü eğimlerde yerçekimi sayesinde hareket ettiği demiryolu
gravity railway
n.
9
Railway
vagonların kısa dik yokuşlarda sabit motorlarla yukarı taşınıp aşağı yönlü eğimlerde yerçekimi sayesinde hareket ettiği demiryolu
gravity railroad
n.
Marine
10
Marine
geminin hareket hali ile sabit hali arasındaki fark
squat
n.
Optics
11
Optics
loş ışıkta sabit parlak bir nokta hareket ediyormuş hissi veren görsel yanılsama
autokinesis
n.
12
Optics
loş ışıkta sabit parlak bir nokta hareket ediyormuş hissi veren görsel yanılsama
autocinesis
n.
Math
13
Math
geometrik cismin sabit noktadan gerçekleştirdiği hareket
rotation
n.
Physics
14
Physics
parçacığın sabit uzunlukta ve rastgele doğrultuda, basamaklar halinde hareket ettiği difüzyon gibi fiziksel süreçleri açıklayan matematiksel model
random walk
n.
15
Physics
hızı sabit olmayan hareket
accelerated motion
n.
16
Physics
galaksinin merkezi etrafındaki yıldızların nispeten sabit yörünge hızlarını açıklamak için geliştirilen, newton'un hareket yasalarının bir varyasyonu
modified newtonian dynamics
n.
17
Physics
galaksinin merkezi etrafındaki yıldızların nispeten sabit yörünge hızlarını açıklamak için geliştirilen, newton'un hareket yasalarının bir varyasyonu
modified-newtonian-dynamics
n.
18
Physics
sabit hızda hareket eden veya yerinde duran nesne
first law of motion
n.
19
Physics
galaksinin merkezi etrafındaki yıldızların nispeten sabit yörünge hızlarını açıklamak için geliştirilen, newton'un hareket yasalarının bir varyasyonu
mond (modified newtonian dynamics)
abrev.
Astronomy
20
Astronomy
göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta
apex of the sun's way
n.
21
Astronomy
göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta
solar apex
n.
Zoology
22
Zoology
hayvanın sabit sırayla yaptığı bir dizi hareket
ritual
n.
Sport
23
Sport
(artistik buz pateninde) erkek patencinin sabit bir şekilde etrafında dönerken kolundan tuttuğu kadın patencinin onun etrafında daire çizmesiyle oluşan hareket
death spiral
n.
Music
24
Music
sabit aralıkta zıt yönde hareket eden
contrary
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (hareket) sabit
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy