English | Turkish | |
---|---|---|
Common Usage | ||
Common Usage | be killed v. | öldürülmek |
General | ||
General | be killed v. | gebertilmek |
General | be killed v. | postu deldirmek |
General | be killed v. | defteri dürülmek |
General | be killed v. | kırılmak |
General | be killed v. | maktül düşmek |
General | be killed v. | hali olmamak |
General | be killed v. | kolunu kaldıracak hali olmamak |
English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | be killed in the confusion v. | kim vurduya gitmek | ||
General | be killed by a firing squad v. | kurşuna dizilmek | ||
General | be killed by a stray bullet v. | maganda kurşunuyla ölmek | ||
General | be killed in line of duty v. | görevi başında öldürülmek | ||
General | be killed in the line of duty v. | görevi esnasında öldürülmek | ||
General | be killed in the line of duty v. | görevi sırasında öldürülmek | ||
General | be killed two hours before the explosion v. | patlamadan iki saat önce öldürülmek | ||
General | be killed in a burglary v. | bir soygunda öldürülmek | ||
General | be killed in a burglary v. | bir soygun sırasında öldürülmek | ||
General | be killed by a drive by shooting v. | hareket halindeki bir araçtan açılan ateş sonucu hayatını yitirmek | ||
General | be killed by a drive by shooting v. | hareket halindeki bir araçtan açılan ateş sonucu hayatını kaybetmek | ||
Idioms | ||||
Idioms | be killed by inches v. | burnundan fitil fitil gelmek | ||
Idioms | be killed outright v. | (hemen) oracıkta (anında) ölmek /can vermek |