bir şüphe - Turkish English Dictionary
History

bir şüphe



Meanings of "bir şüphe" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Idioms
bir şüphe a question mark n.

Meanings of "bir şüphe" with other terms in English Turkish Dictionary : 42 result(s)

Turkish English
General
bir şeyin doğruluğundan şüphe etme mental rejection n.
bir şeyden şüphe duymak call something into question v.
şüphe götürmez bir şekilde unmistakably adv.
bir şüphe bulutu altında under cloud of suspicion adv.
şüphe kaldırır bir surette equivocally adv.
şüphe götürmez bir şekilde unmistakeably adv.
tereddüt, şüphe, keyif belirten bir ünlem h'm interj.
Phrasals
bir şey hakkında şüphe yaratmak bring something into question v.
(birinden/bir şeyden) şüphe etmek/duymak wonder about (someone or something) v.
Phrases
kuşku/şüphe/su götürmez bir şekilde by all odds [us] adv.
Colloquial
(bir şeyden) şüphe yok there's no question of (something) n.
(bir şeyin) olacağından şüphe yok there's no question of (something) n.
Idioms
biri/bir şey hakkında akıllardaki şüphe a question mark hangs over somebody/something n.
biri/bir şey hakkında bir şüphe/kuşku a question mark hangs over somebody/something n.
biri/bir şey hakkında akıllardaki şüphe a question mark hanging over somebody/something n.
biri/bir şey hakkında bir şüphe/kuşku a question mark hanging over somebody/something n.
biri/bir şey hakkında akıllardaki şüphe a question mark over somebody/something n.
biri/bir şey hakkında bir şüphe/kuşku a question mark over somebody/something n.
(durumun belli bir şekilde olduğundan) şüphe duymamak be no question that (something will happen/is the case) v.
içinde bir şüphe olmak have the feeling v.
içinde bir şeyin doğru olduğuna dair bir şüphe olmak get/have the feeling (that...) v.
içinde bir şeye dair bir şüphe olmak get/have the feeling (that...) v.
(birinin aklına/içine) bir şüphe düşürmek sow the seed of doubt (in someone's mind) v.
(birinin aklına/içine) bir şüphe düşürmek sow a seed of doubt (in someone's mind) v.
bir şeyden kuşku/şüphe duyulmasına neden olmak bring/call/throw something into question v.
(birinden/bir şeyden) şüphe ettirmek call (someone or something) into question v.
(birinden/bir şeyden) şüphe/kuşku duyulmasına neden olmak call (someone or something) into question v.
(bir şeyin) doğruluğundan şüphe ettirmek call in question (something) v.
(biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak cast doubt (on someone or something) v.
(birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek cast doubt (on someone or something) v.
(biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak cast doubts (on someone or something) v.
(birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek cast doubts (on someone or something) v.
(biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak cast doubt on (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek cast doubt on (someone or something) v.
(biri/bir şey) hakkındaki kararından emin olmamak/şüphe duymaya başlamak get second thoughts (about someone or something) v.
içinde bir şüphe olmak get/have the feeling v.
(birinden/bir şeyden) şüphe duymaya başlamak lose (one's) faith (in something or someone) v.
en ufak bir şüphe duymadan without a shadow of a doubt expr.
en ufak bir şüphe duymadan without the shadow of (a) doubt expr.
en ufak bir şüphe duymadan without a shadow of (a) doubt expr.
Psychology
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi gaslighting n.
Modern Slang
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi ambient abuse n.