History

birine özel

Meanings of "birine özel" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
Idioms
1	Idioms	birine özel	for somebody's eyes only expr.

Meanings of "birine özel" with other terms in English Turkish Dictionary : 20 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	özellikle özel günlerde birinin başka birine ilettiği genellikle kostümlü olan müzikal gösteri	singing telegram n.
2	General	birine kendini özel hissettirmek	make someone feel special v.
Phrasals
3	Phrasals	(birine veya bir şeye kendi/biri/bir şey) hakkında özel bir bilgiyi açık etmek/ele vermek	expose (someone, something, or oneself) to (someone or something) v.
4	Phrasals	birine özel olarak bir şey sağlamak	accommodate someone with something v.
5	Phrasals	(birine/bir şeye) özel muamelede bulunmak	cater to (someone or something) v.
Phrases
6	Phrases	(birine/bir gruba) özel	for (one's) eyes only expr.
Colloquial
7	Colloquial	birine özel gönderilen mesaj	pm (private message) n.
8	Colloquial	birine özel olarak eğitim vermek	school someone v.
Idioms
9	Idioms	(birine) özel ilgisi olmak	be sweet on v.
10	Idioms	(birine) bir hediye veya özel bir şey alarak eve gelmek	bring (something) home (to someone) v.
11	Idioms	eve gelirken (birine) bir hediye veya özel bir şey almak	bring (something) home (to someone) v.
12	Idioms	(birine) bir hediye veya özel bir şey alarak eve gelmek	bring something home to someone v.
13	Idioms	eve gelirken (birine) bir hediye veya özel bir şey almak	bring something home to someone v.
14	Idioms	birine özel anlam ifade etmek	mean something special for someone v.
15	Idioms	özel durumlardan ötürü birine ya da bir şeye müsaade etmek	make allowance for (someone or something) v.
16	Idioms	özel durumlardan ötürü birine ya da bir şeye müsaade etmek	make allowances for (someone or something) v.
17	Idioms	(bir şeyi) birine özel dikmek	make (something) to measure v.
18	Idioms	özel durumlardan ötürü birine müsaade etmek	make allowances for somebody v.
19	Idioms	bir şeyi birine özel olarak dikmek	make something to measure [uk] v.
Religious
20	Religious	dini tarikatta yetkilinin cemaatten birine verdiği özel yazılı emir	obedience n.