burn in - Turkish English Dictionary
History

burn in

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "burn in" in Turkish English Dictionary : 14 result(s)

English Turkish
Phrasals
burn in v. bir fotoğrafın veya negatifin alanlarını karartmak için ışığa maruz bırakmak
burn in v. bir malzemeye kazımak veya gravürlemek için ısı kullanmak
burn in v. bir şey üzerinde kalıcı bir iz bırakmak
burn in v. düzgün çalıştığını doğrulamak için belirli bir süre için yeni bir elektronik ekipman parçası kullanmak
burn in v. ekranda kalıcı olarak görünmeye neden olmak
burn in v. aklına kazımak
burn in v. hafızasına kazımak
burn in v. elektronik bir aleti deneme sürecine tabi tutmak
Technical
burn in n. bir sistemi ısındırma
burn in n. çalıştırma öncesi ısındırma
burn in n. çalışmaya hazırlama
burn in n. doğru çalışıp çalışmadığını anlamak için bilgisayarı bir iki gün çalıştırma
burn in v. yarıiletken belleğe yazmak
burn in v. metal parçalarını erimiş metal kullanarak birleştirmek

Meanings of "burn in" with other terms in English Turkish Dictionary : 18 result(s)

English Turkish
General
burn someone in effigy v. protesto olarak sevilmeyen birinin kuklasını yakmak
burn in fire v. ateşte yanmak
burn in hell v. cehennemde yanmak
burn in effigy v. nefret edilen birini simgeleyen (resim, kukla gibi) bir şeyi yakmak
Idioms
burn something in v. aklına kazımak
burn one's bridges in front of one v. kendi kendini yakmak
burn a hole in the pocket v. para suyunu çekmek
burn something in v. (deneme amacıyla) bir cihazı çalıştırmak
burn (one) in effigy v. karşıt olunan birini temsil eden bir şeyi yakmak
burn (one) in effigy v. (birinin) temsili kuklasını/portresini/heykelini/büstünü yakmak
burn a hole in (one's) pocket v. (birinin) parasını/elindekini avucundakini/cebindekini tüketmek
burn a hole in (one's) pocket v. (birinin) ceplerini boşatmak
burn a hole in (one's) pocket v. (birinin) parasının suyunu çektirmek
burn bridges in front of v. kendini yakmak
burn bridges in front of v. köprüleri yakmak
burn bridges in front of v. gemileri yakmak
one does not burn a blanket in to get rid of a flea expr. pire için yorgan yakılmaz
Speaking
you will burn in hell expr. cehennemde yanacaksın