English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | cajole (one) into (something) v. | (birini bir şey) yapmaya ikna etmek |
Phrasals | cajole (one) into (something) v. | (birini bir şey) yapması için kandırmak |
Phrasals | cajole (one) into (something) v. | (birini bir şey) yapmaya razı etmek |