English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | choke someone up v. | birinin boğazını düğümlemek |
Phrasals | choke someone up v. | birini ağlamaklı yapmak |
Phrasals | choke someone up v. | birinin gözlerini doldurmak |
Phrasals | choke someone up v. | birini neredeyse ağlatmak |
Phrasals | choke something up v. | bir şeyi tıkamak |
Phrasals | choke something up v. | bir şeyi doldurup tıkanmasına neden olmak |
Phrasals | choke something up v. | boğazına takılan bir şeyi öksürerek atmak |
Phrasals | choke something up v. | soluk borusunu tıkayan bir şeyi öksürerek atmak/çıkarmak |