devrim - Turkish English Dictionary

devrim

Meanings of "devrim" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

Turkish English
Common Usage
devrim revolution n.
We should draw up training plans for new developments relating to the electronic revolution, in industry as well.
Endüstride de elektronik devrimle ilgili yeni gelişmeler için eğitim planları hazırlamalıyız.

More Sentences
General
devrim revolutionary adj.
The revolutionary council met to plan strategy.
Devrim konseyi strateji planlamak için toplandı.

More Sentences
Trade/Economic
devrim revolution n.
We should draw up training plans for new developments relating to the electronic revolution, in industry as well.
Endüstride de elektronik devrimle ilgili yeni gelişmeler için eğitim planları hazırlamalıyız.

More Sentences
General
devrim upheaval n.
devrim reformation n.
devrim reform n.
devrim rev (revolution) abrev.
Politics
devrim revolutionist n.

Meanings of "devrim" with other terms in English Turkish Dictionary : 107 result(s)

Turkish English
General
sosyal devrim social revolution n.
They took no part in the social revolution.
Sosyal devrimde hiçbir rol almadılar.

More Sentences
devrim yaratmak revolutionise v.
We could revolutionise the world.
Dünyada devrim yaratabiliriz.

More Sentences
devrim niteliğinde revolutionary adj.
This budget will not be an historic one because of any dramatic conflicts or major new revolutionary budget initiatives.
Bu bütçe, dramatik çatışmalar ya da devrim niteliğinde yeni bütçe girişimleri nedeniyle tarihi bir bütçe olmayacaktır.

More Sentences
History
kansız devrim bloodless revolution n.
Romania's bloodless revolution has brought her through into the free world.
Romanya'nın kansız devrimi onu özgür dünyaya taşıdı.

More Sentences
General
dinsel devrim reformation n.
bilimsel devrim scientific revolution n.
sürekli devrim permanent revolution n.
cinsel devrim sexual revolution n.
karşı devrim counter revolution n.
teknolojik devrim technological revolution n.
devrim felsefesi revolution philosophy n.
neolitik devrim neolithic revolution n.
sosyalist devrim sembolü red flag n.
karşı devrim counterrevolution n.
devrim niteliğinde düşünceler revolutionary ideas n.
türk devrim tarihi history of turkish revolution n.
devrim niteliğinde fikir bombshell n.
devrim niteliğinde hareket bombshell n.
geyik derisi kıyafet giyen devrim askeri buckskin n.
(fransa'da devrim öncesi) adliye mahkemesi parliament n.
devrim ile devirmek revolutionize v.
devrim yapmak reform v.
devrim yapmak revolutionize v.
devrim yaratmak revolutionize v.
devrim yaşamak see a revolution v.
devrim yapmak revolutionise v.
-de devrim yapmak revolutionize v.
-de devrim yapmak revolutionise v.
devrim ile devirmek revolutionise v.
devrim niteliğinde olmayan unrevolutionary adj.
devrim niteliğinde revolutional adj.
devrim öncesine ait prerevolution adj.
devrim öncesi döneme ait prerevolution adj.
Phrases
düzenbazlığın düzen haline geldiği dönemde hakikati konuşmak devrim yapmaktır in a time of universal deceit expr.
düzenbazlığın düzen haline geldiği dönemde hakikati konuşmak devrim yapmaktır telling the truth is a revolutionary act expr.
Trade/Economic
neo-klasik karşı devrim neoclassical counter revolution n.
tarımsal devrim agricultural revolution n.
ticari devrim commercial revolution n.
yeşil devrim green revolution n.
Politics
halihazırda var olan bütün toplumsal, ekonomik ve politik kurumları tamamıyla ortadan kaldırıp, devrim yapmak isteyen inanış nihilism n.
aksayan sürekli devrim deflected permanent revolution n.
bolivarcı devrim bolivarian revolution n.
devrim hükümeti insurgent government n.
devrim muhafızları revolutionary guards n.
devrim düşmanı kesim class enemy n.
devrim yanlısı prorevolutionary n.
devrim karşıdevrim revolution and counter-revolution n.
devrim sonrası post-revolution n.
devrim öncesi prerevolutionary n.
devrim lideri revolutionary leader n.
karşı devrim contre-revolution n.
kadife devrim gentle revolution n.
kadife devrim velvet revolution n.
milli devrim ordusu national revolutionary army n.
mukabil devrim contre-revolution n.
politik devrim political upheaval n.
pasif devrim passive revolution n.
renkli devrim colored revolution n.
siyasi devrim political upheaval n.
sosyalist devrim socialist revolution n.
sürekli devrim permanent revolution n.
turuncu devrim colour revolution n.
türkiye devrim partisi revolutionary party of turkey n.
devrim karşıtı kimse antirevolutionary n.
devrim niteliğinde olay revolutionist n.
devrim yanlısı revolutionist n.
devrim destekçisi revolutionist n.
karşı devrim counterrevolution n.
devrim karşıtı kimse counter-revolutionary n.
(hindistan, pakistan)devrim inqilab n.
1979-1990 yılları arasında nikaragua'da faaliyet gösteren devrim karşıtı bir gerilla kuvveti contras n.
devrim karşıtı antirevolutionary adj.
devrim niteliğinde revolutionist adj.
devrim ile ilgili revolutionist adj.
devrim karşıtı counter-revolutionary adj.
devrim sonrası döneme ait post-revolutionary adj.
devrim sonrası dönem ile ilgili post-revolutionary adj.
Medical
bilimsel devrim scientific revolution n.
Social Sciences
cinsel devrim sexual revolution n.
History
(küba devrim yıllarında) gözaltına alınarak kamp ya da askeri garnizona hapsedilen kübalı kimse reconcentrado [spanish} n.
(küba devrim yıllarında) denetim sağlamak için kübalı kırsal nüfusun kamp ya da askeri garnizonlara hapsedilmesi reconcentration n.
muhteşem devrim sonrasında william ile mary’ye ve haleflerine sadakat yemini etmeyi reddeden anglikan din adamı nonjuror n.
muhteşem devrim sonrasında william ile mary’ye ve haleflerine sadakat yemini etmeyi reddeden anglikan din adamları nonjurors n.
fransız devrim takvimin on birinci ayı thermidor n.
fransız devrim takvimin on birinci ayı fervidor n.
şanlı devrim (ingiltere, 1688) glorious revolution n.
zirai devrim agricultural revolution n.
muhteşem devrim english revolution n.
(kanada) sessiz devrim quiet revolution n.
sosyal devrimcilerin devrim sonrası acilen demokrasinin uygulanmaya başlamasını savunan fraksiyonuna mensup kimse minimalist n.
devrim savaşları revolutionary wars n.
fransız devrim savaşları revolutionary wars n.
devrim sonrası jefferson liderliğinde eyaletlerin haklarını savunmak için bir araya gelmiş küçük çiftçilerden ve işçilerden meydana gelen siyasi bir grup democratic-republicans n.
merkezi hükümeti savunan devrim sonrası siyasi grup federalists n.
fransa'da devrim sonrası yönetim şekli directoire n.
fidel castro öncülüğünde gerçekleştirilen devrim cuban revolution n.
(küba devrim yıllarında) denetim sağlamak için kübalı kırsal nüfusu kamp ya da askeri garnizona hapsetmek reconcentrate v.
fransız devrim takvimin on birinci ayına ait thermidorean adj.
fransız devrim takvimin on birinci ayıyla ilgili thermidorean adj.
fransız devrim takvimin on birinci ayın özelliklerini taşıyan thermidorean adj.
fransız devrim takvimin on birinci ayına ait thermidorian adj.
fransız devrim takvimin on birinci ayıyla ilgili thermidorian adj.
fransız devrim takvimin on birinci ayın özelliklerini taşıyan thermidorian adj.
Religious
muhteşem devrim sonrasında sadakat yeminini reddeden anglikan din adamlarının bir kısmı usager n.
Geography
abd'nin amerikan devrim savaşı'ndan sonra kurulan kuzeybatı bölgesi northwest territory n.
Military
devrim savaşı döneminde macaristan ordusu honved n.
devrim sırasında kıta ordusu'nda savaşan amerikan askeri continental n.