History

encumber

Meanings of "encumber" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	encumber v.	ayağına dolaşmak
2	General	encumber v.	engellemek
3	General	encumber v.	yüklemek
4	General	encumber v.	engel olmak
5	General	encumber v.	doldurmak
6	General	encumber v.	tıka basa doldurmak
7	General	encumber v.	sorumluluk yüklemek
8	General	encumber v.	ayak bağı olmak
9	General	encumber v.	sorumluluk altında bırakmak
10	General	encumber v.	borçlu olmak

Meanings of "encumber" with other terms in English Turkish Dictionary : 19 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	encumber with a mortgage v.	ipotek tesis etmek
2	General	encumber someone with something v.	birine engel olmak
3	General	encumber someone with debts v.	birisine borç yüklemek
Phrasals
4	Phrasals	encumber someone or something with someone or something v.	birine/bir şeye biriyle/bir şeyle yük olmak
5	Phrasals	encumber someone or something with someone or something v.	biriyle/bir şeyle birinin/bir şeyin ayağına dolanmak
6	Phrasals	encumber someone or something with someone or something v.	birine/bir şeye biriyle/bir şeyle sıkıntı vermek
7	Phrasals	encumber someone or something with someone or something v.	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle sıkmak
8	Phrasals	encumber someone or something with someone or something v.	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle bunaltmak
9	Phrasals	encumber (someone or something) with (something) v.	(birine/bir şeye bir şeyle) yük olmak
10	Phrasals	encumber (someone or something) with (something) v.	(bir şeyle birinin/bir şeyin) ayağına dolanmak
11	Phrasals	encumber (someone or something) with (something) v.	(birine/bir şeye bir şeyle) sıkıntı vermek
12	Phrasals	encumber (someone or something) with (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyle) sıkmak
13	Phrasals	encumber (someone or something) with (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyle) bunaltmak
14	Phrasals	encumber with v.	ile yük olmak
15	Phrasals	encumber with v.	ile ayağına dolanmak
16	Phrasals	encumber with v.	ile sıkıntı vermek
17	Phrasals	encumber with v.	ile sıkmak
18	Phrasals	encumber with v.	ile bunaltmak
Trade/Economic
19	Trade/Economic	issue, sell, pledge, dispose of, grant, transfer, lease, license, guarantee, encumber n.	ihracı, satışı, rehine verilmesi, elden çıkarılması, devredilmesi, kiralanması, lisansının verilmesi, teminat gösterilmesi, ipotek edilmesi