gözaltında - Turkish English Dictionary
History

gözaltında



Meanings of "gözaltında" in English Turkish Dictionary : 5 result(s)

Turkish English
General
gözaltında under surveillance adv.
Phrases
gözaltında in custody expr.
Idioms
gözaltında in custody (of someone or something) adj.
gözaltında in someone's or something's custody adj.
gözaltında in dock [uk] expr.

Meanings of "gözaltında" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

Turkish English
General
gözaltında tutma koşuluyla salıverme probation n.
gözaltında bulunan kimse détenu n.
gözaltında bulunan kadın détenue n.
gözaltında bulunan birini salma parole n.
gözaltında tutmak keep under surveillance v.
sorgulanmak amacıyla gözaltında bulundurulmak/tutulmak be detained for questioning v.
resmi olarak gözaltında tutmak (ruh sağlığı tesisi) commit v.
(gözaltında, tutuklu halde) tutmak remand v.
gözaltında bulunan detained adj.
Phrases
gözaltında bir şüpheli var we have one suspect in custody expr.
Speaking
bu adam gözaltında mı? is this man under arrest? expr.
polisler beni gözaltında tutup ifademi aldılar the cops took me in for questioning expr.
tam bir psikolojik muayeneden geçene kadar gözaltında kalacaksınız you are remanded until you have undergone a full psychological evaluation expr.
Law
suçluların mahkeme öncesi gözaltında tutulduğu kurum remand center n.
suçluların mahkeme öncesi gözaltında tutulduğu kurum remand centre [brit] n.
8-14 yaş arası genç suçluların gözaltında tutulduğu yer remand home n.
gözaltında ya da cezaevlerinde ölenler deaths in detention n.
gözaltında tutulmak be remanded in custody v.
gözaltında bulunmak be in custody v.
Politics
gözaltında ya da cezaevlerinde ölenler deaths in prisons n.
uluslararası gözaltında kayıplarla mücadele komitesine international committee against disappearances n.
gözaltında tutulan göçmen immigration detainee n.
Slang
(vasıfsız veya rüşvet alan seçmenleri) seçim gününe kadar gözaltında tutmak coop v.