gözenek - Turkish English Dictionary
History

gözenek



Meanings of "gözenek" in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

Turkish English
Common Usage
gözenek pore n.
General
gözenek pore n.
gözenek vug n.
gözenek stoma n.
gözenek stigma n.
Technical
gözenek pore n.
gözenek pinhole n.
Construction
gözenek mesh n.
gözenek pore n.
Automotive
gözenek pore n.
Food Engineering
gözenek pinhole n.
gözenek pore n.
Chemistry
gözenek stoma n.
Biology
gözenek alveola n.
gözenek stoma n.
Zoology
gözenek pore n.
gözenek fenestrule n.
Botanic
gözenek lenticel n.
gözenek lenticelle n.
Agriculture
gözenek pore n.
Apiculture
gözenek stigma n.
Geology
gözenek foramen n.
Archaic
gözenek vogle n.

Meanings of "gözenek" with other terms in English Turkish Dictionary : 46 result(s)

Turkish English
General
gözenek biçimli poriform adj.
Technical
elektrik izolasyonlu bir membrandaki mikroskobik küçüklükte gözenek nanopore n.
açık gözenek open pore n.
açık gözenek oylumu open pore volume n.
aşırı gözenek suyu basıncı excess porewater pressure n.
cıvalı gözenek ölçümü mercury porosimetry n.
gözenek büyüklüğü pore size n.
gözenek suyu pore water n.
gözenek ölçümü porosimetry n.
gözenek kapatma işlemi görmüş anodik oksidasyon (eloksal) kaplama sealed anodic oxidation coating n.
gözenek oylumu pore volume n.
gözenek büyüklüğü dağılımı pore size distribution n.
gözenek miktarı proportion of porous n.
gözenek hacim dağılımı pore volume distribution n.
gözenek çapı bore diameter n.
gözenek kapatıcı aygıt mogullizer n.
gözenek tipi pore type n.
kapalı gözenek closed pore n.
kabarcık deneyiyle gözenek boyutu tayini determination of bubble test pore size n.
toplam gözenek boşluğu total pore space n.
gözenek içeren poriferous adj.
gözenek oluşturucu vesicant adj.
Textile
eşdeğer gözenek equivalent pore n.
bazı ağaçların teğetsel kesitinde oluşan ince gözenek çizgisi hatching n.
Construction
gözenek barındırmayan döküm sound casting n.
Automotive
gözenek kusuru porosity n.
Medical
tıkamak (gözenek, bağırsak) oppilate [obsolete] v.
Anatomy
genital gözenek tocostome n.
Food Engineering
açık gözenek through pore n.
kapalı gözenek closed pore n.
kör gözenek blind pore n.
Physics
gözenek suyu basıncı pore water pressure n.
Biology
yosun hayvanının içindeki keselerde bulunan gözenek trypa n.
yüksek gözenek bağlantılı doku iskelesi highly interconnected porous tissue scaffold n.
tek bir ağız ve gözenek benzeri açıklığa sahip olan monostomous adj.
Marine Biology
gözenek benzeri solungaç açıklıkları olup göğüs yüzgeçleri olmayan tropikal yılanbalıkları morays n.
Zoology
bazı hayvanların yumurtalıklarını saran zarda görülen erkek dölleme hücresinin girebileceği gözenek micropyle n.
Botanic
gözenek altı odacığı substomatic chamber n.
gözenek hücreleri stomatic cells n.
kaktüs üzerinde tüy, diken, dal veya çiçeklerin çıktığı küçük, yastığımsı gözenek areole n.
yumurta hücresinin iç zarındaki küçük boşluk veya gözenek endostome n.
Environment
gözenek tıkanması pore blocking n.
Geology
gözenek suyu connate water n.
gözenek suyu tuzluluğu pore water salinity n.
sedimanter kayaçların gözenek alanında bulunan connate adj.
Entomology
içinden duyusal saç veya kıl çıkan gözenek trichopore n.