History

gözetiminde

Meanings of "gözetiminde" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	gözetiminde	in trust prep.
Idioms
2	Idioms	gözetiminde	on somebody's hands expr.
3	Idioms	gözetiminde	on your hands expr.

Meanings of "gözetiminde" with other terms in English Turkish Dictionary : 22 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	polis gözetiminde	under police escort n.
2	General	bir şeyi başkasının gözetiminde kullanan kimse	usager n.
3	General	yetişkin gözetiminde bulunmak	be under adult supervision v.
4	General	yetişkin gözetiminde olmak	be under adult supervision v.
5	General	polis gözetiminde	under police supervision adv.
6	General	velayetinde/gözetiminde/nezaretinde	in the custody of prep.
Phrasals
7	Phrasals	polis gözetiminde tutmak	stake out v.
Phrases
8	Phrases	(birinin) gözetiminde	under the (watchful) eye of expr.
9	Phrases	birinin gözetiminde	under the (watchful) eye of somebody expr.
10	Phrases	(birinin/bir şeyin) gözetiminde	in (the) custody of (someone or something) expr.
Idioms
11	Idioms	(birinin) gözetiminde olmak	be in (one's) keeping v.
12	Idioms	(birinin/bir şeyin) gözetiminde	in custody (of someone or something) adj.
13	Idioms	(birinin/bir şeyin) gözetiminde	in someone's or something's custody adj.
14	Idioms	(birinin) gözetiminde	in (one's) keeping expr.
15	Idioms	birinin gözetiminde	in somebody's keeping expr.
16	Idioms	birinin gözetiminde	under the eye of somebody expr.
Technical
17	Technical	müşteri gözetiminde test	customer witnessed test n.
Medical
18	Medical	hekim olmayıp hekim gözetiminde hastaları muayene ve tedavi etme yetkisine sahip sağlık çalışanı	midlevel provider n.
19	Medical	üst sınıf öğrencilerin profesör gözetiminde hastaları tedavi ettiği özel tedavi kliniği	policlinic n.
20	Medical	doktor gözetiminde	under physician supervision/control expr.
Education
21	Education	bir grup öğrencinin ders çalışmak için öğretmen gözetiminde bir araya geldiği zaman dilimi	class n.
Military
22	Military	savunma bakanlığı gözetiminde sevk edilen silahlar	deployed nuclear weapons n.