gelin - Turkish English Dictionary
History

gelin



Meanings of "gelin" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

Turkish English
Common Usage
gelin bride n.
General
gelin daughter in law n.
gelin bride n.
gelin daughter-in-law n.
gelin bahu [india] n.
gelin spousess n.
gelin bridal adj.
Law
gelin daughter in law n.

Meanings of "gelin" with other terms in English Turkish Dictionary : 135 result(s)

Turkish English
General
gelin odası bridal chamber n.
gelin soğanı corn lily n.
gelin alayı bridal procession n.
gelin teli tinsel n.
gelin ve damat bride and groom n.
evlenmekten vazgeçmiş gelin jilted bride n.
müstakbel gelin intended bride n.
gelin adayı prospective bride n.
gelin güvey the bride and groom n.
gelin dergisi bridal magazine n.
gelin dergisi bride magazine n.
gelin adayı bride-to-be n.
müstakbel gelin bride-to-be n.
çiçeği burnunda gelin newly-wed bride n.
gelin başı saç modelleri bridal hair-do n.
gelin başı saç modelleri bridal hair styles n.
gelin eşyası trousseau n.
müstakbel gelin prospective bride n.
gelin için hediye partisi bridal shower n.
gelin evi bride's house n.
gelin duvağı bride's veil n.
gelin ile damat bride and groom n.
gelin arabası bridal car n.
zor gelin bridezilla n.
gelin çiçeği bouquet toss n.
gelin çantası wedding purse n.
gelin çantası bridal purse n.
gelin ve damat bridal couple n.
gelin damat bridal couple n.
evlenmeden hemen önce terkedilen gelin jilted bride n.
çin düğünlerinde ailelerin gelin ve damada verdiği hediye red envelope n.
çin düğünlerinde gelin ve damadın bekar gençlere verdiği hediye red envelope n.
gelin ve damadın isimlerinin baş harfleri ve düğün tarihini içeren alyans alliance ring n.
gelin sağdıcı honor attendant n.
gelin yatağı bridebed n.
gelin hediyesi bride-gift n.
gelin nedimesi bridemaid [obsolete] n.
gelin nedimesi bridemaiden [obsolete] n.
görücüye çıkmak (gelin adayı) be seen v.
gelin teli ile süslemek tinsel v.
kendi kendine gelin güvey olmak reckon without one's host v.
gelin almak wive v.
gelin gitmek marry into a family v.
gelin güvey olmak make illusions v.
kısmeti açılmak (gelin olma) receive a marriage proposal v.
gelin olmak become a bride v.
(zengin bir aileye) gelin gitmek be married into (a wealthy family) v.
(zengin bir aileye) gelin gitmek get married into (a wealthy family) v.
bir aileye gelin gitmek be married into a (family) v.
gelin gitmek be married into a (family) v.
gelin/damat girmek marry into a family v.
gelin almak wife v.
gelin vermek wife v.
gelin gibi görünmek bride [obsolete] v.
gelin ya da düğünle ilgili bridal adj.
gelin gibi bridally adv.
Phrasals
(bir aileye) gelin gitmek marry into v.
(bir aileye) gelin gitmek marry in v.
Phrases
uğurböceğinin/uçuç böceğinin ya da gelin böceğinin uçup gitmesi için söylenen ezgi ladybug, ladybug, fly away home expr.
Proverb
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar der bad workman blames his tools
oynamayı bilmeyen gelin yerim dar dermiş a poor craftsman blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş a bad carpenter blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş a poor craftsman blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş bad workers always blame their tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş it's a poor carpenter who blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar dermiş it's a poor workman who blames his tools
oynamasını bilmeyen gelin yerim dar der a bad workman blames his tools
Colloquial
yeni gelin new bride n.
özellikle gelin çeyizi saklamak için kullanılan büyük ahşap sandık kist [south africa] n.
(bekarlığa veda partisinde) gelin adayı hen [uk/australia] n.
(bekarlığa veda partisinde) müstakbel gelin hen [uk/australia] n.
buyurun gelin come right in expr.
buyrun gelin oturun come in and have a seat expr.
içeri buyurun/buyurun içeriye (gelin) come on in expr.
içeri gelin lütfen come in please expr.
içeri gelin come on in expr.
tekrar gelin call again expr.
yine gelin call again expr.
(yemek hazır) gelin alın! come and get it! expr.
(yemek hazır) gelin alın! come 'n' get it! expr.
Idioms
oynamayı bilmeyen gelin yerim dar dermiş a bad carpenter blames his tools n.
gelin ve damadın bir tutam tuzu değiş tokuş ettikleri evlilik töreni covenant of salt n.
bir gelin adayına ev eşyaları hediye edilen parti aluminum shower [us] n.
gelin güvey olmak reckon without one's host v.
kendi kendine gelin güvey olmak build castles in the air v.
kendi kendine gelin güvey olmak build castles in spain v.
buyrun (gelin oturun) come in and set a spell expr.
buyrun (gelin oturun) come in and sit a spell expr.
buyrun (gelin oturun) come in and sit down expr.
buyrun (gelin oturun) come in and take a load off your feet expr.
Speaking
bizimle gelin come with us interj.
benimle gelin come with me interj.
daha uzun vaktiniz olduğunda yine gelin come back when you can stay longer expr.
lütfen gelin please welcome expr.
sıkıyorsa gelin bring it on expr.
sadede gelin get to the point expr.
yeniden gelin come again expr.
Technical
gelin teli iletken tinsel conductor n.
gelin şapkası juliet cap n.
Computer
lütfen gelin please come expr.
seçeneğine gelin sonra point to expr.
Gastronomy
ezo gelin çorbası red lentil and mint soup n.
Marine Biology
gelin balığı mediterranean rainbow wrasse n.
Botanic
gelin mantarı fly agaric (amanita muscaria) n.
gelin mantarı fly amanita n.
gelin mantarı fly mushroom n.
gelin mumu çiçeği stephanotis (stephanotis floribunda) n.
gelin çiçeği cockscomb n.
gelin çiçeği celosia cristata n.
gelin küpesi ruscus hypoglossum n.
gelin çiçeği common cockscomb n.
gelin küpesi spineless butcher's broom n.
gelin küpesi horse tongue lily n.
gelin küpesi mouse thorn n.
gelin çiçeği celosia argentea cristata n.
gelin çiçeği arum lily [brit] n.
gelin çiçeği arum (zantedeschia aethiopica) n.
gelin çiçeği calla lily n.
gelin çiçeği calla n.
gelin düğmesi cockspur (centaurea melitensis) n.
gelin mumu çiçeği madagascar jasmine (stephanotis floribunda) n.
gelin mumu çiçeği waxflower (stephanotis floribunda) n.
gelin çiçeği may flower n.
gelin çiçeği mayflower n.
gelin mantarı flybane n.
gelin soğanı ixia n.
gelin soğanı genus ixia n.
Social Sciences
çocuk gelin child bride n.
geleneksel yahudi evlenme törenlerinde gelin ve damadın altında durduğu tente huppa n.
geleneksel yahudi evlenme törenlerinde gelin ve damadın altında durduğu tente huppah n.
Religious
doğu kilisesinde gelin ve damadın başına rahibin taç taktığı evlilik merasimi crowning n.
Cinema
ölü gelin, tim burton'ın animasyon filmi corpse bride n.
Archaic
gelin odası bridechamber n.
Slang
iyi gelin/koca adayı catch n.
Modern Slang
misafirlerin sıradan bir etkinliğe davet edilir gibi davet edildiği ve gelin ve damadın sürpriz bir şekilde evlendiği düğün ambush wedding n.