harap - Turkish English Dictionary
History

harap



Meanings of "harap" in English Turkish Dictionary : 43 result(s)

Turkish English
General
harap dilapidation n.
harap wrack and ruin n.
harap blasted adj.
harap in disrepair adj.
harap ramshackle adj.
harap dilapidated adj.
harap devastated adj.
harap waste adj.
harap flat adj.
harap desolate adj.
harap creaky adj.
harap ruinous adj.
harap worn out adj.
harap exhausted adj.
harap ratty adj.
harap decayed adj.
harap broken-down adj.
harap run-down adj.
harap tumbledown adj.
harap rundown adj.
harap kaputt adj.
harap tackey adj.
harap tacky adj.
harap rattlebag adj.
harap devastated adj.
harap bankrupt adj.
harap lorn adj.
harap moth-eaten adj.
harap damnatory adj.
harap derelict adj.
harap overweary adj.
harap rock adj.
harap disjaskit [scotland] adj.
harap schleppy adj.
harap shattery adj.
harap shauchly adj.
harap beat-up adj.
Colloquial
harap beat adj.
Archaic
harap nought adj.
Slang
harap whacked-out adj.
harap wacked-out adj.
harap whacked out adj.
British Slang
harap shed adj.

Meanings of "harap" with other terms in English Turkish Dictionary : 186 result(s)

Turkish English
Common Usage
harap olmak be devastated v.
harap etmek devastate v.
harap olmuş ruined adj.
General
harap etme devastating n.
harap etme destruction n.
bakımsızlık yüzünden harap olma estrepement n.
harap etme devastation n.
büyük ve harap apartman tenement n.
harap olma wreck n.
harap olma dilapidations n.
çok aileli harap bina rookery n.
harap olma devastation n.
harap gemi hulk n.
harap olma dilapidation n.
harap eden dilapidator n.
harap eden devastator n.
harap ev hovel n.
yıkılıp harap olma ruination n.
harap olma destruction n.
harap eden imse undoer n.
harap eden imse uprooter n.
harap olma lapse n.
büyük bir yapının harap olmuş veya terk edilmiş iskeleti hulk n.
harap yapı rickle n.
harap etme desolation n.
bir şeyin harap olmasına veya yıkılmasına yol açarak yapılan tahribat ruination n.
harap mahalle run-down neighborhood n.
kendini harap etme self-torment n.
kendini harap etme self-torture n.
harap olma shamble n.
harap olma decay n.
harap olmak be ruined v.
harap etmek desolate v.
harap olmak be devastated v.
harap olmak go to ruin v.
bakımsızlık yüzünden harap olmak estrepe v.
harap olmak go to rack and ruin v.
harap olmak go to wrack v.
kendini boş yere harap etmek ruin oneself in vain v.
harap etmek devastate v.
harap etmek shatter v.
harap etmek play havoc with v.
harap olmak crumble v.
harap etmek tear up v.
harap etmek ruin v.
harap etmek waste v.
harap olmak lie in ruins v.
harap etmek ravage v.
harap etmek deflower v.
hali harap olmak be in great trouble v.
harap etmek make havoc of v.
harap olmak shipwreck v.
harap etmek destroy v.
harap etmek work havoc v.
harap etmek impair v.
harap olmak be damaged v.
harap olmak be destroyed v.
harap etmek lay waste v.
harap olmak come to grief v.
harap etmek acrase v.
harap etmek labefy [obsolete] v.
harap etmek appair [obsolete] v.
harap olmak appair [obsolete] v.
harap etmek empair [obsolete] v.
harap etmek bedash v.
harap etmek bewreck v.
kendini harap etmek bust v.
harap etmek overrun v.
harap düşürmek overtire v.
harap olmak overweary v.
harap etmek devast [obsolete] v.
harap etmek shoot v.
harap etmek forwaste [obsolete] v.
tamamen harap etmek smash up v.
harap olmuş wrecked adj.
harap olmuş destroyed adj.
harap edilmiş devastated adj.
harap olmuş tost adj.
harap edici devastating adj.
harap edilmiş dilapidated adj.
terkedilmiş ve harap forlorn adj.
harap edilmiş wrecked adj.
harap edilmiş sacked adj.
harap olmuş slummed adj.
harap eden wasting adj.
harap edici ruinous adj.
harap edilmiş canker-bit adj.
uzun süren endişeden harap olmuş trauchled adj.
harap olmuş ravaged adj.
harap edilmemiş uneffaced adj.
harap edilemeyen unimpairable adj.
harap olmuş half-ruined adj.
son derece harap bombed-out adj.
harap olmuş haywire adj.
harap olmuş destructed adj.
harap olmuş ruinate adj.
harap bir halde desolately adv.
harap edici bir şekilde destroyingly adv.
harap edici bir şekilde devastatingly adv.
harap bir halde forlornly adv.
harap halde awrack adv.
harap edilmiş divast [obsolete] adv.
Phrasals
harap etmek carry away v.
harap olmak carry away v.
harap etmek rack up v.
yakıp harap etmek burn through v.
(bir şeyi) harap etmek tear through (something) v.
-i harap etmek tear through v.
harap etmek take out v.
bir şeyi harap etmek take something out v.
bir şeyi harap etmek bang something up v.
bir şeyi harap etmek beat something up v.
(bir şeyi) yakıp harap etmek/kül etmek burn through (something) v.
birini/bir şeyi harap etmek crack someone or something up v.
bir şeyi harap etmek crack something up v.
harap olmak conk out v.
harap etmek smash down v.
birini/bir şeyi harap etmek tear someone/something up v.
Proverb
millet, fakrü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir the country may be impoverished, ruined and exhausted
Colloquial
harap ev rattrap n.
harap olmak be shot v.
harap olmak be (all) shot (to pieces) v.
harap etmek crack up v.
yorgunluktan harap olmuş bir halde bruised and battered adj.
harap olmuş all to pot expr.
harap olmuş gone to pot expr.
Idioms
harap olma beggar's bush n.
harap olmuş kimse veya şey basket case n.
harap olmak end in smoke v.
harap olmak be tainted by (something) v.
harap etmek bust up v.
harap olmak lie in ruins v.
harap etmek take something apart v.
harap olmak go under the wrecking ball v.
harap olmak go to rack and ruin v.
harap olmak go to wrack and ruin v.
harap etmek bugger up v.
tahrip/harap etmek rip somebody/something to bits v.
tahrip/harap etmek rip somebody/something to shreds v.
tahrip/harap etmek rip somebody/something apart v.
(birini) harap etmek rip (someone) in two v.
harap edilmek/olmak be ripped to shreds v.
harap olmak be toast v.
birini/bir şeyi harap etmek do a dump on someone/something v.
birini/bir şeyi harap etmek dump all over someone/something v.
birini/bir şeyi harap etmek dump on someone/something v.
(bir şeyi) harap etmek lay (something) to waste v.
(bir şeyi) harap etmek lay (something) waste v.
bir şeyi harap etmek lay something waste v.
bir şeyi harap etmek lay waste to something v.
(bir şeyi) harap etmek lay waste to (something) v.
(bir şeyi) harap etmek leave (something) in ruins v.
harap etmek play havoc v.
(birini/bir şeyi) harap etmek play havoc with (someone or something) v.
harap olmuş all to smash adj.
hali harap in a pickle adj.
Law
büyük ve harap apartman tenement house n.
harap etmek impair v.
Technical
harap kulübe hovel n.
harap etmek unmake v.
Automotive
(silindir) mekanik gerilim altında harap olmuş blown adj.
Marine
harap etmek wreck v.
Medical
sinir hücrelerinin fagositoz ile harap olması neuronophagia n.
Social Sciences
harap haldeki veya gecekondu mülklerinde bulunan kiracıların mülk sahipleri tarafından sömürülmesi rachmanism n.
History
hindistan'da harap bir şehir golconda n.
Archaic
harap olma teen n.
harap olma depopulation n.
harap etmek dilapidate v.
harap olmak dilapidate v.
bakımsızlıktan harap etmek dilapidate v.
bakımsızlıktan harap olmak dilapidate v.
harap eden pining adj.
Slang
hali duman/harap buzzard meat n.
harap edici darbe/söylem/hareket sunday punch n.
hali harap/duman olmak be in a pickle v.
hali harap/duman olmak get in a pickle v.
harap olmak be shot to pieces v.
bir şeyi harap etmek do a number on something v.
(bir şeyi) harap etmek shoot (something) (all) to hell v.
harap olmuş screwed up adj.
harap olmuş fragged adj.
harap olmuş beat all to hell expr.
British Slang
harap etmek banjax (irish) v.
harap edilmiş banjaxed (irish) adj.
harap olmuş ballsed-up expr.
Modern Slang
harap olmuş all jacked up adj.