Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | hava nedeniyle rengi atmak | weather v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | (biriyle/bir hayvanla) hava atmak | parade (someone or an animal) out v. | ||
Phrasals | gösterip hava atmak | strut out v. | ||
Phrasals | ile hava atmak | parade by v. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | hava atmak için tehlikeli numaralar yapan kişi | hot dog n. | ||
Colloquial | hava atmak için tehlikeli numaralar yapmak | hot dog v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | (bir şeyle) hava atmak | shoot (one's) cuffs v. | ||
Idioms | kendinin olmayan bir şeyle hava atmak | adorn (oneself) with borrowed plumes v. | ||
Idioms | yapmadığı bir şeyle hava atmak | adorn (oneself) with borrowed plumes v. | ||
Speaking | ||||
Speaking | naber/gördün mü? ( hava atmak/caka satmak anlamında) | so there expr. | ||
Basketball | ||||
Basketball | hava topu atmak | airball v. |