inatla - Turkish English Dictionary
History

inatla



Meanings of "inatla" in English Turkish Dictionary : 22 result(s)

Turkish English
General
inatla obstinately adv.
inatla adamantly adv.
inatla doggedly adv.
inatla woodenly adv.
inatla tenaciously adv.
inatla persistently adv.
inatla mulishly adv.
inatla stubbornly adv.
inatla perseveringly adv.
inatla sedulously adv.
inatla refractorily adv.
inatla obdurately adv.
inatla unrelentingly adv.
inatla relentlessly adv.
inatla contrarily adv.
inatla willfully adv.
inatla grumly adv.
Colloquial
inatla stubbornly adv.
inatla obdurately adv.
inatla obstinately adv.
inatla pig-headedly adv.
inatla cussedly adv.

Meanings of "inatla" with other terms in English Turkish Dictionary : 43 result(s)

Turkish English
General
inatla takip eden tagalong n.
inatla tutuculuğunu sürdüren kimse diehard n.
fikri inatla savunma obstinacy n.
inatla yapışan kimse rock barnacle n.
davranış veya düşünce kurallarına inatla bağlılık rubricism n.
inatla geri geri gitmek jib v.
inatla yürümemek balk v.
inatla yürümemek baulk v.
inatla uğraşmak threap v.
(at) inatla yürümemek reest v.
(at) inatla yürümemek reast v.
inatla uğraşmak threep v.
inatla reddetmek bauk v.
inatla devam ettirmek opiniate v.
inatla sürdürmek opiniatre [obsolete] v.
inatla ilerlemek soldier v.
yanlış bir fikre inatla bağlı olan wrongheaded adj.
inatla pişman olmayan obdure adj.
daima ve inatla consistently and stubbornly adv.
Phrasals
inatla bir inancı sürdürmek hunker down v.
inatla bir duruma bağlı/takılı kalmak hunker down v.
inatla devam etmek/ilerlemek press forward v.
inatla devam etmek/ilerlemek push forward v.
inatla devam etmek/ilerlemek push forward v.
inatla tutunmak dig in v.
(bir şeyi) inatla sürdürmek stick with (something) v.
inatla ilerlemek press onward v.
inatla/ısrarla (bir şey yapmayı) sürdürmek go on (doing something) v.
Idioms
kaçınılmaz olmasına rağmen inatla değişim ve reformlara direnen kişi dame partington and her mop n.
inatla karşı gelmek put one's back up v.
duruşunu inatla sürdürmek/devam ettirmek take a firm stand on something v.
inatla karşı çıkmaya devam etmek argue the toss v.
tartışmayı/münakaşayı inatla sürdürmek argue the toss v.
inatla direnmek bid defiance v.
(birine/bir şeye) inatla karşı durmak make a dead set upon (someone or something) [obsolete] v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) duruşunu inatla sürdürmek take a firm line (on or against something) v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) duruşunu inatla sürdürmek take a firm line/stand (on/against something) v.
(birine/bir şeye) inatla karşı durmak make a dead set at (someone or something) [obsolete] v.
(bir şeyle ilgili/bir şeye karşı) duruşunu inatla sürdürmek take a firm stand (on or against something) v.
(bir konuda) duruşunu inatla sürdürmek/devam ettirmek take a stand on (something) v.
Religious
roma katolik kilisesi'nde vaftiz olmuş birinin açık bir gerçeği kasten ve inatla inkar etmesi heresy n.
roma katolik kilisesi'nin açık olan bir gerçeği kasten ve inatla reddeden vaftiz edilmiş bir üyesi heretic n.
Military
inatla savunma defence in place n.