Turkish | English | |
---|---|---|
Marine | ||
Marine | kıyıya paralel | alongshore n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Marine | ||
Marine | kıyıya paralel derin deniz dalgaları | edge waves n. |
Marine | kıyıya paralel katı madde taşınımı | longshore sediment transport n. |
Marine | kıyıya paralel akıntının rip akıntı haline gelmesinden önceki hali | feeder current n. |
Marine | kıyıya paralel bar | longshore bar n. |
Marine | kıyıya paralel katı madde taşıma oranı | longshore sediment transport rate n. |
Marine | kıyıya paralel akıntı | longshore current n. |
Marine | yelkenliyle kıyıya paralel gitmek | undersail v. |
Geography | ||
Geography | kıyıya paralel uzanan ve kıyıdan genellikle lagünle ayrılan alçak kum tepesi | barrier n. |
Geography | kıyıya paralel uzanan dar ve uzun ada | barrier bar n. |
Geography | kıyıya paralel uzanmak | run parallel to coastline v. |
Geography | kıyıya paralel uzanmak | run parallel along coastline v. |