kapanan - Turkish English Dictionary

kapanan

Meanings of "kapanan" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
kapanan darkening adj.

Meanings of "kapanan" with other terms in English Turkish Dictionary : 47 result(s)

Turkish English
General
açılıp kapanan köprü drawbridge n.
açılıp kapanan kamp iskemlesi campstool n.
erkek pantolonunun önündeki fermuar veya düğmelerle açılıp kapanan bölüm fly n.
açılıp kapanan kamp iskemlesi camp stool n.
açılıp kapanan kamp iskemlesi camping stool n.
porselen astarlı ve vidalı çinko kapağı lastik bir halka yardımı ile yanlardan kapanan geniş ağızlı bir cam kavanoz mason jar n.
şansı kapanan kimse declinant n.
büzme ipiyle ağzı kapanan kese biçimli çanta drawstring bag n.
açılıp kapanan köprü rolling bridge n.
uçları kendi üzerine kapanan reentrant adj.
kaydırmalı plastik fermuarla açılıp kapanan ziplock adj.
(özel konuşma yapmak için) odaya kapanan closeted adj.
açılıp kapanan bir mekanizmaya sahip concertina adj.
giderek kapanan still-closing adj.
sürekli kapanan still-closing adj.
bulutlar ile kapanan subnuvolar adj.
Trade/Economic
aynı gün açılıp kapanan menkul kıymet işlemi day trade n.
Technical
borulu orgda açılıp kapanan bir anahtar yardımıyla basınçlı hava ile çalışma prensibi tubular-pneumatic action n.
otomatik kapanan automatic shut-off n.
kendiliğinden kapanan self-closing adj.
Mechanic
alttan kapanan vana undershut valve n.
mafsallı tarafından açılıp kapanan vana flap valve n.
Textile
fermuarla veya düğmelerle açılıp kapanan bölüm fly n.
arkadan kapanan/fermuarlı back closure adj.
Construction
yatay kapanan körük panjur flat closing concertina shutters n.
Automotive
tek dokunuşla açılıp-kapanan sürücü camı one touch up-down driver's power window n.
vakumlu kapılar/otomatik kapanan kapılar soft close doors n.
Aeronautic
midyevari şekilde açılıp kapanan metal clamshell n.
Anatomy
normalde doğumdan sonra kapanan bir fetal kan damarı ductus arteriosis n.
normalde doğumdan sonra kapanan bir fetal kan damarı ductus arteriosus n.
Botanic
çiçekleri öğlen kapanan bir bitki noon-flower (tragopogon) n.
çiçekleri öğlen kapanan bir bitki goatsbeard n.
kuruyken kapanan ıslanınca açılan küçük beyaz çiçekleri olan bir asya çöl bitkisi resurrection plant (anastatica hierochuntica) n.
kuruyken kapanan ıslanınca açılan küçük beyaz çiçekleri olan bir asya çöl bitkisi rose of jericho n.
sarı çiçekleri sabah ve akşam vakitlerinde açılıp parlak güneş ışığı görünce kapanan reçineli bir ot cinsi madia n.
sarı çiçekleri sabah ve akşam vakitlerinde açılıp parlak güneş ışığı görünce kapanan reçineli bir ot cinsi genus madia n.
kuzey amerika'ya özgü kapanan yapraklara sahip bir bitki venus looking glass (triodanis perfoliata) n.
hindistan'da yetişen, gece açıp gündüz kapanan, genellikle süs ağacı olarak veya gölgesinden faydalanmak için yetiştirilen bir ağaç maple-leaved bayur n.
hindistan'da yetişen, gece açıp gündüz kapanan, genellikle süs ağacı olarak veya gölgesinden faydalanmak için yetiştirilen bir ağaç mayeng n.
hindistan'da yetişen, gece açıp gündüz kapanan, genellikle süs ağacı olarak veya gölgesinden faydalanmak için yetiştirilen bir ağaç pterospermum acerifolium n.
gündüzsefası veya ilgili cinslerden olan mavi, pembe veya beyaz çiçekleri öğleden sonra kapanan çeşitli tropikal bitkilere verilen ad morning-glory n.
günün belirli saatlerinde açılıp kapanan çiçekler solar flowers n.
gece açıp gündüz kapanan (çiçek) nocturnal adj.
(çiçek) gündüz açan gece kapanan diurnal adj.
düzenli olarak kapanan strangulated adj.
Geology
yukarı doğru kapanan yay-biçimli kayaç yapısı antiform n.
Music
orgda boruların açılıp kapanan koruncağı swell box n.