kapatılmış - Turkish English Dictionary
History

kapatılmış



Meanings of "kapatılmış" in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

Turkish English
General
kapatılmış covered adj.
kapatılmış confined adj.
kapatılmış shut adj.
kapatılmış embosomed adj.
kapatılmış pent adj.
kapatılmış closed adj.
kapatılmış close adj.
kapatılmış pent-up adj.
kapatılmış incarcerated adj.
kapatılmış booked adj.
kapatılmış caged adj.
kapatılmış unopen adj.
Idioms
kapatılmış under lock and key expr.
Technical
kapatılmış turned off adj.

Meanings of "kapatılmış" with other terms in English Turkish Dictionary : 51 result(s)

Turkish English
General
kafese kapatılmış kuş cageling n.
çevresi kapatılmış ya da açıkça tanımlanmış alan precinct n.
ingiltere'nin doğusunda kullanılan, üstü gelişigüzel biçimde kapatılmış araç veya koltuk booby hutch n.
su yolunda birbirine bağlı kütük bariyeriyle kapatılmış alan boom n.
direklere geçirilen çubuklarla kapatılmış geçit barway n.
kapatılmış konu closed book n.
üstü kapatılmış çukur biçimindeki hayvan tuzağı pit n.
bir yere kapatılmış pent up adj.
akıl hastanesine kapatılmış confined in an asylum adj.
sıkıca kapatılmış (mandal vb ile) clipped tightly adj.
set ile kapatılmış embanked adj.
sıkıca kapatılmış air tight adj.
tamamen kapatılmış (borç) paid off adj.
hesabı kapatılmış paid off adj.
sıkıca kapatılmış close-fitting adj.
geçici olarak kapatılmış temporarily closed adj.
kapsül içine kapatılmış capsulate adj.
görüş alanı kapatılmış unsighted adj.
bir yere kapatılmış uppent adj.
fermuarla kapatılmış zip-up adj.
siperlik ile kapatılmış visored adj.
kaleye kapatılmış incastellated adj.
mağaraya kapatılmış incaved adj.
mağaraya kapatılmış incaverned adj.
sıkıca kapatılmış close-barred adj.
tamamen kapatılmış smothered adj.
Colloquial
içeri atılmış/kapatılmış (hapis) locked down adj.
bantla kapatılmış taped up adj.
Idioms
tamamen kapatılmış (all) sealed up adj.
sıkıca kapatılmış tight as a drum adj.
Speaking
kapı sımsıkı kapatılmış the door is sealed shut expr.
Trade/Economic
kapatılmış hesap balanced account n.
kapatılmış hesap broken account n.
kapatılmış hesap closed account n.
kapatılmış hesap settled account n.
kapatılmış belge discharged document n.
dönem sonunda kapatılmış bir hesabın bakiyesini devretmek carry down v.
Politics
elçi ile bağlı bulunduğu merkez arasındaki yazışmaların bulunduğu, mühürlenerek kapatılmış posta torbası diplomatic pouch n.
Technical
hermetik olarak kapatılmış tek durumlu elektrik rölesi hermetically sealed monostable electrical relay n.
kapatılmış makine enclosed machine n.
kapatılmış kulak simülatörü occluded-ear simulator n.
sızdırmaz şekilde kapatılmış radyoaktif kaynak sealed radioactive source n.
ürün paketlemek için hava geçirmez şekilde kapatılmış plastik tüp chub n.
geminin makine dairesinin üzerinde bulunan, demir kafesle kapatılmış dikey boşluk fiddley n.
hermetik olarak kapatılmış hermetically sealed adj.
tecrit şeridi ile kapatılmış çatlakları olan weather-stripped adj.
Computer
hasara uğramaması için okuma-yazma kafasına kalıcı olarak kapatılmış sabit disk sealed unit n.
kısmen kapatılmış partially enclosed adj.
Food Engineering
kapatılmış kutu anma brüt kapasitesi nominal gross lidded capacity n.
Biology
genetik olarak değiştirilerek bağışıklık sistemi kapatılmış ve tümörlere hiçbir direnç göstermeyen deney faresi nude mouse n.
Botanic
toprak yığılarak kapatılmış bitki hill n.