labirent - Turkish English Dictionary
History

labirent



Meanings of "labirent" in English Turkish Dictionary : 7 result(s)

Turkish English
Common Usage
labirent labyrinth n.
General
labirent meander n.
labirent maze n.
labirent mizmaze [dialect] n.
Technical
labirent maze n.
Medical
labirent labyrinth n.
Archaeology
labirent maze n.

Meanings of "labirent" with other terms in English Turkish Dictionary : 67 result(s)

Turkish English
General
(labirent'de, koridor'da) çıkış yolunu bulmak unthread v.
labirent gibi labyrinthine adj.
labirent gibi maze-like adj.
labirent gibi mazelike adj.
labirent gibi labyrinth-like adj.
labirent gibi labyrinthian adj.
labirent gibi mazy adj.
labirent gibi labyrinthical adj.
labirent gibi labyrinthic adj.
labirent gibi labyrinthal [rare] adj.
labirent şeklinde labyrinthiform adj.
labirent biçiminde labyrinthiform adj.
labirent gibi labyrinthiform adj.
labirent gibi mazey [obsolete] adj.
labirent gibi daedal adj.
Technical
çift sıra labirent keçe double row labyrinth seal n.
dami labirent glendi dummy labyrinth n.
labirent keçe labyrinth seal n.
labirent bileziği labyrinth ring n.
labirent salmastra labyrinth gland n.
labirent diski labyrinth disc n.
labirent boşluğu labyrinth clearance n.
labirent mahfazası labyrinth gland casing n.
labirent halkası labyrinth ring n.
labirent buharı regülatörü steam seal regulator n.
labirent sac labyrinth sheet metal n.
labirent kleransı labyrinth clearance n.
labirent tip mil sızdırmazlığı labyrinth shaft seal n.
labirent salmastra labyrinth seal n.
labirent salmastra labyrinth packing n.
labirent haznesi labyrinth chamber n.
labirent mahfazası labyrinth casing n.
labirent bant labyrinth strip n.
labirent mahfazası labyrinth gland housing n.
labirent yer paylaşımı maze overlay n.
labirent şerit labyrinth strip n.
Computer
labirent çizimi maze overlay n.
labirent türü maze type n.
labirent ayarları maze setup n.
3b labirent 3d maze n.
Electric
akustik labirent acoustic labyrinth n.
Mechanic
sızdırmazlık gazlı labirent conta sistemi seal gas labyrinth seal system n.
Construction
labirent benzeri yeraltı geçidi catacomb n.
labirent benzeri yeraltı geçitleri catacombs n.
labirent benzeri geçitlere ait catacumbal adj.
labirent benzeri geçitlerle ilgili catacumbal adj.
Marine
labirent glend labyrinth gland n.
labirent boğaz glendleri labyrinth gland n.
Medical
labirent fistülü perilymph fistula n.
labirent hastalıkları labyrinth diseases n.
labirent fistülü labyrinthine fistula n.
vestibüler labirent vestibular labyrinth n.
yükseltilmiş artı labirent sıçan testi rat elevated t-maze test n.
Anatomy
labirent sıvısı labyrinthine fluid n.
Psychology
labirent yolu mazeway n.
fareler ve diğer küçük hayvanlarla yapılan deneysel çalışmalarda kullanılan tek dallanma noktası olan basit bir labirent t-maze n.
Marine Biology
labirent balığı labyrinth fish n.
labirent organı labyrinth organ n.
betta cinsi çeşitli labirent balıklarına verilen ad fighting fish n.
Zoology
damağında dişi olduğundan labirent diş yapılı amfibi trematosaurus n.
kemik labirent bony labyrinth n.
kemik labirent osseous labyrinth n.
Literature
borges'in hikaye ve yazılarındaki labirent, ayna, gerçeklik gibi unsurları anımsatan borgesian adj.
Archaeology
damakta da diş bulunmasından ötürü oluşan labirent diş yapısına sahip (amfibi) labyrinthodont adj.
labirent diş yapısına sahip, nesli tükenmiş amfibi grubuna ait olan labyrinthodont adj.
Mythology
minos komutasındaki girit'te, daedalus'un yarı insan-yarı boğa minotor'u hapsetmek için inşa ettiği geniş labirent labyrinth of minos n.
Star Wars
labirent (pilot kanıtlama alanı) the maze (pilot proving ground) n.