lipstick - Turkish English Dictionary

lipstick

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "lipstick" in Turkish English Dictionary : 2 result(s)

English Turkish
Common Usage
lipstick n. ruj
She applied her favourite shade of lipstick before heading out for the night.
Dışarı çıkmadan önce en sevdiği rujunu sürdü.

More Sentences
General
lipstick n. dudak boyası

Meanings of "lipstick" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

English Turkish
General
red lipstick n. kırmızı ruj
Mary put on some bright red lipstick.
Mary parlak kırmızı ruj sürmüştü.

More Sentences
wear lipstick v. ruj sürmek
My mother always wears lipstick.
Annem her zaman ruj sürer.

More Sentences
lip plumping lipstick n. dudak dolgunlaştırıcı ruj
plumping lipstick n. dudak dolgunlaştırıcı ruj
permanent lipstick n. kalıcı ruj
lipstick stain n. ruj lekesi
wipe off lipstick v. rujunu silmek
take off lipstick v. rujunu silmek
put on lipstick v. ruj sürmek
remove lipstick v. rujunu silmek
apply lipstick v. ruj sürmek
with lipstick adj. rujlu
Proverb
you can put lipstick on a pig, but it's still a pig eşeğe altın semer de vursan eşek yine eşektir
Idioms
lipstick on a pig n. yüzeysel değişiklik
lipstick on a pig n. makyajlama
lipstick on a pig n. dış görünüşte yapılan değişiklik
put lipstick on a pig v. yüzeysel değişiklik yapmak
put lipstick on a pig v. makyajlamak
put lipstick on a pig v. dış görünüşte değişiklik yapmak
Speaking
do you wear lipstick every day? expr. her gün ruj sürer misin?
Technical
oil lipstick n. yağ çubuğu
Botanic
lipstick plant (aeschynanthus radicans) n. rujçiçeği
British Slang
lipstick lesbian n. kadınsı lezbiyen