okuyan - Turkish English Dictionary
History

okuyan



Meanings of "okuyan" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

Turkish English
General
okuyan reader n.
okuyan reading adj.

Meanings of "okuyan" with other terms in English Turkish Dictionary : 117 result(s)

Turkish English
General
meydan okuyan defier n.
mektup ve yazışmaları okuyan görevli (ordu, okul vb'de) censor n.
kilisede ibadet sırasında kutsal kitaptan bölümler okuyan kişi lector n.
epik şiir okuyan kimse (yunan) rhapsodist n.
bela okuyan execrator n.
ne bulursa okuyan kimse omnivorous reader n.
dudaktan okuyan lip reader n.
meydan okuyan challenger n.
okullda okuyan schooler n.
meydan okuyan kimse challenger n.
meydan okuyan darer n.
ilahi okuyan hymnist n.
meydan okuyan bakış defiant look n.
beddua okuyan curser n.
lanet okuyan kimse curser n.
ölüme meydan okuyan gösteri death defying stunt n.
ezberden okuyan kimse reciter n.
meydan okuyan saldırganlık truculency n.
meydan okuyan saldırganlık truculence n.
şiir okuyan kişi poem reader n.
çok okuyan kimse reading man n.
eğlence için şiir ve benzeri edebi alıntılar okuyan kimse recitationist n.
ezberden okuyan kimse rehearser n.
ayinde mektup okuyan veya ilahi söyleyen kimse epistoler n.
kitapları bir solukta okuyan kimse bibliophagist n.
yüz okuyan kimse metoposcopist n.
insani bilimler alanında okuyan öğrenci humanist n.
hızlı hızlı okuyan kimse gobbler n.
bela okuyan kimse damner n.
şiir gibi metinleri genelde müzik eşliğinde ezbere okuyan yetenekli ve profesyonel kimse diseur n.
lanet okuyan kimse belcher n.
siyaset okuyan kimse civilist [obsolete] n.
hutbe okuyan kimse pulpiteer n.
sayfaları atlayarak okuyan kimse skipper n.
(kitap tezgahında) satın almadan kitap okuyan kimse stall reader n.
doğal seleksiyona meydan okuyan gelecekteki insan superman n.
meydan okuyan defiant adj.
karma eğitimin uygulandığı bir okulda okuyan coeducational adj.
meydan okuyan challenging adj.
bildiğini okuyan headstrong adj.
ölüme meydan okuyan death defying adj.
kendi bildiğini okuyan bullheaded adj.
alışılmışa meydan okuyan edgy adj.
bildiğini okuyan raucle [scottish] adj.
pandemiye meydan okuyan pandemic-defying adj.
meydan okuyan uncomplying adj.
meydan okuyan bardy [scotland] adj.
yıllara meydan okuyan polychronious adj.
(öğrenci) ücretli okuyan fee-paying adj.
bildiğini okuyan foreright [dialect] adj.
tek düze mısra okuyan singsong adj.
meydan okuyan bir şekilde uncompliantly adv.
Colloquial
kendi bildiğini okuyan fixed in (one's) ways adj.
Idioms
hariçten gazel okuyan kimse an armchair critic n.
hariçten gazel okuyan kimse an armchair traveller n.
hariçten gazel okuyan kimse an armchair something n.
yıllara meydan okuyan şey an oldie but (a) goodie n.
yıllara meydan okuyan şey oldie but goodie n.
bildiğini okuyan kimse a law unto oneself n.
hariçten gazel okuyan kimse an armchair critic n.
hariçten gazel okuyan kimse an armchair traveller n.
hariçten gazel okuyan kimse an armchair critic n.
hariçten gazel okuyan kimse an armchair traveller n.
bildiğini okuyan law unto n.
bildiğini okuyan kimse law unto oneself n.
kendi bildiğini okuyan set in (one's) ways v.
bildiğini okuyan set in ways adj.
kendi bildiğini okuyan set in your ways adj.
canına okuyan devil of a expr.
zamana meydan okuyan for the ages expr.
meydan okuyan with (one's) gloves off expr.
Law
mahkeme emrini davalıya okuyan ve suçluyu tutuklayan şerif memuru bound bailiff n.
(mahkemede) kanunları okuyan kimse subreader n.
Politics
liderleri uluslararası hukuka veya uluslararası davranış normlarına meydan okuyan (millet) rogue adj.
Technical
doğrudan okuyan aygıtlar direct reading instruments n.
Computer
ışık okuyan kalem light reading wand n.
manyetik veya optik diske bilgi yazan ve diskten bilgi okuyan bilgisayar donanımı winchester drive n.
ön okuyan prereading adj.
Social Sciences
politik iktisat okuyan kimse chrematist n.
kadınlara ilişkin cinsel stereotiplere meydan okuyan (kadın) contrasexual adj.
Education
sınav kağıtlarını okuyan profesör asistanı reader n.
üniversitede dördüncü senesini okuyan öğrenci magistrand [scotland] n.
cambridge veya harvard'da son dönemini okuyan öğrenci questionist n.
ikinci bir uzmanlık alanında okuyan kimse minor n.
burssuz okuyan üniversite öğrencisi commoner [uk] n.
böcek bilimi okuyan kimse insectologist n.
mühendislik bölümleri ve teknik bölümlerde okuyan kız öğrenciler için kurulmuş bir kız yurdu alpha omega epsilon n.
evde okuyan home-school adj.
(amerikan lisesi veya üniversitelerinde) dördüncü sınıfta okuyan fourth-year adj.
Literature
şiir/mani okuyan kişi chansonnier n.
anlatıbilim okuyan kişi narratologist n.
(antik yunan'da) profesyonel olarak destan gibi bir şiiri ezbere okuyan kimse rhapsode n.
epik şiir okuyan kimse (yunan) rhapsode n.
epik şiir okuyan kimse (yunan) rhapsoder n.
geçinmek için şiir okuyan kimse rhapsodist n.
hararetli şiir okuyan kimse dithyrambist n.
History
(antik yunan'da) özellikle homeros'un şiirlerini ezbere okuyan kimse rhapsodist n.
(1920'lerde) geleneklere meydan okuyan genç bir kadın olma flapperhood n.
Religious
kilisede ibadet sırasında kutsal kitaptan bölümler okuyan kişi reader n.
ilahi okuyan kimse chanter n.
ilahi okuyan kimse chantor n.
doğu ortodoks kilisesi'nde yüksek sesle eski ahit'ten dersler okuyan bir din adamı anagnostes n.
hristiyan ayinlerinde mektup okuyan kimse epistler n.
komünyon servisinde ayinsel müjdeyi okuyan veya söyleyen kimse gospeler n.
komünyon servisinde ayinsel müjdeyi okuyan veya söyleyen kimse gospeller n.
sinaksarion okuyan kimse synaxarist n.
azizlerin hayatına dair kısa hikayeler okuyan kimse synaxarist n.
Music
ilahi okuyan kadın chantress n.
ilahi okuyan kadın chauntress n.
on sekizinci yüzyıl italyan operasında komik bir parça okuyan bas şarkıcı buffo bass n.
on sekizinci yüzyıl italyan operasında komik bir parça okuyan bas şarkıcı basso buffo n.
ingiliz ilahisi okuyan kimse motettist n.
rapsodi okuyan kimse rhapsodist n.
(çok sesli ortaçağ müziğinde) kilise müziğiyle kontrpuan şeklinde ezgi okuyan kimse descanter n.
Archaic
ilahi okuyan chaunter n.
Slang
hariçten gazel okuyan armchair critic n.
kendi bildiğini okuyan bull-headed adj.