on-board - Turkish English Dictionary
History

on-board

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "on-board" in Turkish English Dictionary : 24 result(s)

English Turkish
General
on-board adj. uçaktaki
on-board adj. gemideki
on-board adj. yerleşik
on-board adj. üstüne takılı
on-board adj. hemfikir olan
on-board adj. destekleyen
on-board adj. ulaşım aracında olan
on-board adj. dahil olan
on-board adj. iştirak eden
on-board adv. taşıtta
on-board adv. gemide
on-board adv. taşıtın içinde
on-board adv. taşıtın içine
on-board adv. uçakta
on-board adv. dahil olarak
on-board adv. içinde olarak
Trade/Economic
on-board v. (yeni çalışana) işinde başarılı olması için gerekli beceri ve bilgi konusunda yardımcı olmak
on-board v. (yeni müşteriyle) bilgi alışverişinde bulunmak
Technical
on-board adj. araca monte
Computer
on-board adj. yerleşik
on-board adj. üstünde
on-board adj. üstüne takılı
Telecom
on-board adj. tümleşik
on-board adj. yerleşik

Meanings of "on-board" with other terms in English Turkish Dictionary : 111 result(s)

English Turkish
General
gear on board n. donanım
no text on board pledge day n. araba kullanırken cep telefonu ile mesaj göndermemek üzerine ant içme günü
come on board the ship v. gemiye binmek
come on board the ship v. gemiye çıkmak
go on board the ship v. gemiye çıkmak
go on board the ship v. gemiye binmek
get on board v. gemiye binmek
take on board v. güvertede almak
put on board v. güverteye koymak
on board adv. kişinin gemi veya tekne vb'ye binmiş olması durumu
on board adv. trende
on board adv. gemiye
on board adv. gemide
on board ship adv. gemide
on board ship adv. güvertede
on board adv. güvertede
on board expr. ekibin üyesi
on board expr. kuruluşun üyesi
Phrases
on board with expr. ile aynı düşünde
on board with expr. ile uyumlu
on board with expr. -e uygun
Idioms
get on board v. aynı fikirde olmak
get on board v. birine katılmak
take on board something v. dikkate almak
take something on board v. göz önünde bulundurmak
take something on board v. ele almak
come on board v. kabul edenler arasına katılmak
take (something) on board v. anlayıp kabul etmek
come on board v. bir taşıta binmek
come on board v. bir araca binmek
come on board v. gemi, tren, uçak gibi bir yolcu aracına binmek
come on board v. ekibe gelmek/katılmak
come on board v. gruba gelmek/katılmak
come on board v. şirkete girmek/katılmak
on board adj. katılmaya hazır
on board adj. dahil edilmeye hazır
on board adj. anlaşmaya hazır
on board expr. hemfikir
Speaking
baby on board expr. arabada bebek var
welcome on board expr. gemiye hoş geldiniz
welcome on board expr. uçağa hoş geldiniz
Trade/Economic
free on board n. fob
free on board n. gemi bordosunda teslim fiyatı
free on board n. güvertede teslim kaydıyla satış
free on board price n. güvertede teslim fiyatı
free on board n. nakliyecinin aracına ücretsiz teslim
free on board n. vapurda teslim
on board notation n. yükleme kaydı
on board bill of lading n. yükleme konşimentosu
take on board v. güvertede almak
deliver goods on board v. malları güvertede teslim etmek
free on board adj. gemi bordasında teslim
free on board adj. gemide (çıkış limanında) teslim
free on board adj. gemi güvertesinde teslim
free on board adj. fob gemi bordasında teslim
free on board adv. gemide teslim
free on board adv. güvertede teslim
clean on board expr. hasarsız yüklenmiştir
free on board expr. bordada teslim
clean on board expr. hasarsız yüklenmiştir
Politics
committee for the technical adaptation of legislation on the minimum safety and health requirements for improved medical treatment on board vessels n. gemilerde gelişmiş tıbbi bakım için asgari sağlık ve güvenlik gerekleri konusundaki mevzuatın teknik adaptasyonu komitesi
Insurance
free on board expr. bordada teslim
no cargo on board expr. gemi bordasında emtia yok
Tourism
souls on board n. uçuş sırasında uçakta bulunanlar
Technical
on board n. araca monteli
on board kit n. araç içi kiti
on-board electrical wiring harnesses n. araç üzerindeki elektrik kablo donanımı
on board diagnostics n. göstergeden arıza teşhisi
on board energy storage n. taşıt üzerinde enerji depolanması
fuel on board n. uçaktakı mevcut yakıt miktarı
fuel on board n. uçaktaki mevcut yakıt miktarı
on-board electrical wiring harnesses n. yüzeydeki elektrik tesisatı aksesuarları
Computer
on-board-units n. anakarta yerleşik birimler
port on board n. karttaki bağlantı noktası
on-board floppy n. yerleşik disket
Informatics
on-board computer n. tümleşik bilgisayar
on-board computer n. yerleşik bilgisayar
Telecom
on-board unit n. araca monteli birim
on-board data handling n. uydu güverte veri işleme
Construction
board on board siding n. bindirmeli cephe kaplaması
Automotive
european on-board diagnostics n. avrupa araç diyagnostik düzeni
on-board diagnostics n. araç diyagnostik düzeni
on-board cameras n. araç kameraları
vehicle on-board radar n. araç radarı
on-board safety and security monitoring n. araç üstü güvenlik ve izleme
on-board refueling vapor recovery system n. araç üstü yakıt dolum buharı geri kazanım düzeni
on-board fire extinguisher system n. araç üstü yangın söndürme düzeni
on-board diagnostics 1 n. araç diyagnostik düzeni 1
on-board diagnostics 2 n. araç diyagnostik düzeni 2
on-board diagnostics 3 n. araç diyagnostik düzeni 3
on-board equipment n. araç üstü donanım
on-board charger n. araç üstü şarj aygıtı
on-board diagnostic system status n. diyagnostik düzen durumu
speed limitation devices or similar speed limitation on-board systems of certain categories of motor vehicles n. motorlu araçların hız sınırlayıcı donanımları ve bunların takılması
on-board charger n. taşıt üzerindeki şarj edici
free on board adj. çıkış limanında (gemide) teslim
Railway
traction transformer installed on board rolling stock n. demiryolu taşıtları üzerine tesis edilen cer transformatörü
Aeronautic
fuel on board n. uçağımda yakıt var
Marine
shipped on board bill of lading n. gemi yüklendikten sonra tanzim edilen konşimento
on board spares n. gemi üzerindeki yedek parçalar
on-board bill of lading n. yükleme konşimentosu
free on board adj. güvertede teslim
free on board adj. gemi bordasına teslim
free on board adj. gemide teslim
on board adv. bordada
on board adv. gemide
Tobacco
free on board adv. güvertede teslim
Military
on board guidance system n. füze üstü güdüm sistemi
free on board expr. bordada teslim
Baseball
on board expr. kalede
Archaic
board on board expr. (gemiler) yan yana