Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
raise to
Meanings of
"raise to"
in Turkish English Dictionary : 4 result(s)
Category
English
Turkish
Phrasals
1
Phrasals
raise to
v.
daha iyi bir düzeye getirmek
2
Phrasals
raise to
v.
daha iyi bir düzeye yükseltmek
3
Phrasals
raise to
v.
(belli bir seviyeye) yükseltmek
4
Phrasals
raise to
v.
(bir şey) seviyesine yükseltmek
Meanings of
"raise to"
with other terms in English Turkish Dictionary : 76 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
campaign to raise funds
n.
para toplama kampanyası
2
General
raise the flag up to the flagpole
v.
(bayrağı) göndere çekmek
3
General
raise one's hand to somebody
v.
el kaldırmak
4
General
raise the flag up to the flagpole
v.
göndere çekmek (bayrağı)
5
General
not to raise a finger
v.
parmağını bile kıpırdatmamak
6
General
raise an objection to
v.
itiraz etmek
7
General
raise to the level of a deity
v.
ilahlaştırmak
8
General
raise to the level of a deity
v.
idolleştirmek
9
General
raise the alert level to phase 4
v.
alarm seviyesini dördüncü düzeye çıkartmak
10
General
raise (someone) to knighthood
v.
birini şövalye ilan etmek
Phrasals
11
Phrasals
raise someone to
v.
terfi ettirmek
12
Phrasals
raise someone or something to the surface
v.
yüzeye çıkarmak
13
Phrasals
raise to (some state)
v.
şartlarını daha iyi bir düzeye getirmek
14
Phrasals
raise to (some state)
v.
şartlarını daha iyi bir düzeye yükseltmek
15
Phrasals
raise to (some state)
v.
sahip olduğu değeri/önemi (belli bir seviyeye) yükseltmek
16
Phrasals
raise to (some state)
v.
sahip olduğu saygınlığı (belli bir seviyeye) yükseltmek
17
Phrasals
raise someone or something to something
v.
birini/bir şeyi bir şey seviyesine yükseltmek
18
Phrasals
raise someone or something to something
v.
birini/bir şeyi bir şeye doğru kaldırmak
19
Phrasals
raise someone to something
v.
birini bir seviyeye yükseltmek
20
Phrasals
raise someone to something
v.
birini bir rütbeye terfi ettirmek
Phrases
21
Phrases
raise your hand to speak
expr.
konuşmak için parmak kaldırın
22
Phrases
raise your hand to speak
expr.
parmak kaldırarak konuşun
Proverb
23
Proverb
it takes a village to raise a child
bir çocuk yetiştirmek için bir köy gerekir
24
Proverb
it takes a village to raise a child
bir çocuğun yetiştirilmesi pek çok kişini yardımını ve desteğini gerektirir
25
Proverb
early money is like yeast, because it helps to raise the dough
damlaya damlaya göl olur
26
Proverb
early money is like yeast, because it helps to raise the dough
sakla samanı gelir zamanı
27
Proverb
early money is like yeast, because it helps to raise the dough
ak akçe kara gün içindir
Colloquial
28
Colloquial
raise to the bait
v.
dolduruşa gelmek
29
Colloquial
raise to the bait
v.
gaza gelmek
30
Colloquial
raise to the bait
v.
kanmak
31
Colloquial
raise to the bait
v.
oltaya gelmek
Idioms
32
Idioms
land too poor to raise a racket on
n.
çorak arazi
33
Idioms
land too poor to raise a racket on
n.
çorak toprak/arazi
34
Idioms
land too poor to raise a racket on
n.
verimsiz toprak
35
Idioms
raise one's voice to someone
v.
birine sesini yükseltmek
36
Idioms
raise one's glass to someone
v.
birisine kadeh kaldırmak
37
Idioms
raise one's gaze to someone
v.
başını kaldırıp bakmak
38
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
herkesi şaşırtmak
39
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
herkesi şok etmek
40
Idioms
raise one's gaze to someone
v.
kafasını kaldırıp bakmak
41
Idioms
raise one's glass to someone
v.
kadehini birisi için kaldırmak
42
Idioms
raise one's hat to
v.
şapka çıkartmak
43
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepki almak
44
Idioms
cause some eyebrows to raise
v.
tepkiye neden olmak
45
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepki çekmek
46
Idioms
cause some eyebrows to raise
v.
tepki çekmek
47
Idioms
cause some eyebrows to raise
v.
tepki uyandırmak
48
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepki uyandırmak
49
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepkiye neden olmak
50
Idioms
cause (some) eyebrows to raise and cause some raised eyebrows
v.
tepkiye neden olmak
51
Idioms
cause (some) eyebrows to raise and cause some raised eyebrows
v.
tepki çekmek
52
Idioms
cause (some) eyebrows to raise and cause some raised eyebrows
v.
tepki uyandırmak
53
Idioms
cause (some) eyebrows to raise and cause some raised eyebrows
v.
insanları hayrete düşürmek
54
Idioms
cause (some) eyebrows to raise and cause some raised eyebrows
v.
insanları şoka sokmak
55
Idioms
cause (some) eyebrows to raise and cause some raised eyebrows
v.
insanları şaşkına çevirmek
56
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepkiye neden olmak
57
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepki çekmek
58
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
tepki uyandırmak
59
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
insanları hayrete düşürmek
60
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
insanları şoka sokmak
61
Idioms
cause eyebrows to raise
v.
insanları şaşkına çevirmek
62
Idioms
raise a glass (to someone)
v.
(birine) kadeh kaldırmak
63
Idioms
raise one's glass (to someone)
v.
(birine) kadeh kaldırmak
64
Idioms
raise glass to
v.
-e kadeh kaldırmak
65
Idioms
raise money to (do something)
v.
(bir şey yapmak) için para toplamak
66
Idioms
raise money to (do something)
v.
(bir şey yapmak) için para biriktirmek
67
Idioms
raise to the surface
v.
yüzeye çıkarmak
68
Idioms
raise your glass (to somebody)
v.
kadehini (birine/biri için) kaldırmak
69
Idioms
raise your glass (to somebody)
v.
(birine/biri için) kadeh kaldırmak
70
Idioms
raise your hat to someone
v.
birine şapka çıkartmak
Speaking
71
Speaking
don't raise your voice to your mother
expr.
annene sesini yükseltme
72
Speaking
there is a point I'd like to raise here
expr.
burada değinmek istediğim bir nokta var
73
Speaking
don't tell me how to raise my kids
expr.
çocuklarımı nasıl yetiştireceğimi bana öğretmeye/anlatmaya kalkışma
74
Speaking
raise your hand to speak
expr.
konuşmak için elini kaldır
75
Speaking
raise your hand to speak
expr.
konuşmak için parmağını kaldır
76
Speaking
don't ever raise your hand to me like that again?
expr.
sakın bir daha bana elini bu şekilde kaldırma?
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of raise to
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy