ride (on) - Turkish English Dictionary
History

ride (on)



Meanings of "ride (on)" in Turkish English Dictionary : 2 result(s)

English Turkish
Wagering
ride (on) v. (iddiada) yerinde saymak
ride (on) v. (iddiada) yerinde kalmak

Meanings of "ride (on)" with other terms in English Turkish Dictionary : 52 result(s)

English Turkish
General
ride on v. binmek
ride herd on v. gözkulak olmak
ride herd on v. gözetip denetleyerek idare etmek
ride herd on v. korumak
ride on a swing v. salıncakta sallanmak
ride on v. -e binmek
ride someone on a rail v. katran ve tüye bulayıp demiryolunda cezalandırmak
ride a bicycle on the street v. sokakta bisiklet sürmek
ride the bike on the sidewalk v. bisikleti kaldırımda sürmek
ride on a skateboard v. kaykay yapmak
ride on a skateboard v. kaykayda kaymak
ride on a skateboard v. kaykaya binmek
ride on a bicycle v. bisiklete binmek
Phrasals
ride on something v. -e bağlı/tabi olmak
ride down on (something) v. bir araç üstünde veya içerisinde çömelerek gitmek
ride on v. bağlı olmak
ride on v. dayanmak
ride (on) a wave of (something) v. (bir şeyin) tadını çıkarmak
ride (on) a wave of (something) v. (bir şeyden) faydalanmak
Proverb
set a beggar on horseback and he'll ride to the devil çingeneye beylik vermişler önce babasını asmış
If two ride on a horse one must ride behind bir çöplükte iki horoz ötmez
if two ride on a horse, one must ride behind bir koltukta iki karpuz taşınmaz
if two ride on a horse, one must ride behind bir ipte iki cambaz oynamaz
Idioms
ride the high horse; get on the high horse v. abartmak
ride the high horse; get on the high horse v. bilgiçlik taslamak
ride on someone's coattails v. birinin başarısından/çevresinden/statüsünden nemalanmak
ride herd on somebody v. birilerinden sorumlu olmak
ride herd on someone v. birinin peşinde dolaşmak
ride the high horse; get on the high horse v. caka satmak
ride the high horse; get on the high horse v. kibir satmak
ride the high horse; get on the high horse v. palavra atmak
ride the high horse; get on the high horse v. ukalalık etmek
ride the high horse; get on the high horse v. yüksekten atmak
ride on a wave v. yakaladığı olumlu hava/arkasına aldığı rüzgar ile hareket etmek/gelişmek
ride on the back of something v. (başka bir şeyin başarısından) yararlanmak
ride on the wave v. yakaladığı olumlu hava/arkasına aldığı rüzgar ile hareket etmek/gelişmek
ride (on) the coattails of (someone) v. (birinin) başarısından/çevresinden/statüsünden nemalanmak
ride (on) the wave (of something) v. (bir şeyin) tadını çıkarmak
ride (on) the wave (of something) v. (bir şeyden) faydalanmak
ride herd on (someone or something) v. (birine/bir şeye) göz kulak olmak
ride herd on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) gözetip denetleyerek idare etmek
ride herd on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) korumak
ride herd on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) yakından gözlemlemek
ride herd on (someone or something) v. (birine/bir şeye) gözetmenlik yapmak
ride on a rail v. herkesin önünde cezalandırılıp sürgün edilmek
ride on coattails v. (birinin) başarısından/çevresinden/statüsünden nemalanmak
ride on someone's/something's coat-tails v. birinin/bir şeyin başarısından/çevresinden/statüsünden nemalanmak
ride on the wave expr. (bir şey etrafında) estirilen rüzgardan yararlanarak
ride on a wave expr. (bir şey etrafında) estirilen rüzgardan yararlanarak
Agriculture
ride-on tractor n. binmeli traktör
ride-on tractor n. oturaklı traktör
Slang
send someone on a ride v. birini hapse göndermek