Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
sabit şekilde
sabit şekilde
History
Sentences
Meanings of
"sabit şekilde"
in English Turkish Dictionary : 4 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
sabit şekilde
fixed
adj.
2
General
sabit şekilde
steadily
adv.
3
General
sabit şekilde
stably
adv.
Archaic
4
Archaic
sabit şekilde
reposedly
adv.
Meanings of
"sabit şekilde"
with other terms in English Turkish Dictionary : 29 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
(kristali) kristalografik eksenleri sabit yönlerde uzanacak şekilde yerleştirmek
orient
v.
2
General
(katı, solüsyon) sabit ve homojen şekilde karıştırılamayan
incompatible
adj.
3
General
sabit bir şekilde
staidly
adv.
4
General
sabit bir şekilde
unshakably
adv.
5
General
sabit bir şekilde
irremovably
adv.
6
General
sabit bir şekilde durarak
steadyingly
adv.
7
General
sabit bir şekilde
unshakeably
adv.
8
General
sabit bir şekilde
unshakenly
adv.
9
General
sabit bir şekilde
firm
adv.
10
General
sabit olmayan bir şekilde
floatingly
adv.
11
General
sabit bir şekilde
four-square
adv.
12
General
sabit bir şekilde
solidly
adv.
13
General
yavaş ve sabit bir şekilde
soakingly
adv.
14
General
sabit bir şekilde
stagnantly
adv.
15
General
sabit bir şekilde
statarianly
adv.
16
General
sabit bir şekilde, yerleşik bir şekilde
statedly
adv.
Phrasals
17
Phrasals
-e sabit bir şekilde bakmak
stare into
v.
18
Phrasals
(bir şeye) sabit bir şekilde bakmak
stare into (something)
v.
Idioms
19
Idioms
(bir şeyi) değiştirilemez/sabit şekilde kurmak
set (something) in concrete
v.
Insurance
20
Insurance
katkı paylarının sabit oranda olduğu ve yan ödemelerin bu şekilde ayrılan paraya göre belirlendiği (emeklilik geliri)
money-purchase
adj.
Technical
21
Technical
elmas kesme aletinin, taşı düzgün kesip cilalayacak şekilde sabit durabilmesi için gereken aygıt
tang
n.
22
Technical
radyo alıcısında çıktının sabit tutulması için kazancın giriş büyüklüğüyle ters orantılı olarak değişkenlik gösterecek şekilde kontrol edilmesi
agc (automatic gain control)
n.
23
Technical
(çan farklı sesler çıkaracak şekilde çalınırken) tek bir çanın sabit tutulduğu çalma sırası değişikliği
single
n.
24
Technical
sabit bir şekilde
stably
adv.
Computer
25
Computer
veri okuma düzeneğinden çıkarılabilir şekilde tasarlanmış (sabit disk)
demountable
adj.
Marine
26
Marine
geminin sabit bir şekilde çekilmesine olanak tanıyan çekme halatı
guest rope
n.
27
Marine
geminin sabit bir şekilde çekilmesine olanak tanıyan çekme halatı
guess-warp
n.
28
Marine
geminin sabit bir şekilde çekilmesine olanak tanıyan çekme halatı
geswarp
n.
Sport
29
Sport
(artistik buz pateninde) erkek patencinin sabit bir şekilde etrafında dönerken kolundan tuttuğu kadın patencinin onun etrafında daire çizmesiyle oluşan hareket
death spiral
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sabit şekilde
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy