Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | sonraları | afterwards adv. |
General | sonraları | later adv. |
General | sonraları | latterly adv. |
General | sonraları | after prep. |
General | sonraları | by [dialect] [uk] prep. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | daha sonraları | afterwards adv. |
General | daha sonraları | later on adv. |
General | öğleden sonraları | in the afternoons adv. |
General | öğleden sonraları | afternoons adv. |
Phrases | ||
Phrases | sabahları/öğleden sonraları/akşamları | of a morning/afternoon/evening expr. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | eskiden madeni paranın madeni değeri ile nominal değeri arasındaki fark sonraları bankaların sattıkları dövizler karşılığı aldıkları ücretler | agiotage n. |
Trade/Economic | eskiden madeni paranın madeni değeri ile nominal değeri arasındaki fark sonraları bankaların sattıkları dövizler karşılığı aldıkları ücretler | agio n. |
Linguistics | ||
Linguistics | önceden çok yaygın olup daha sonraları yalnızca sınırlı bölgede kullanılmaya başlayan terim, biçim veya telaffuz | relic n. |