Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
stick with (someone)
Meanings of
"stick with (someone)"
in Turkish English Dictionary : 2 result(s)
Category
English
Turkish
Phrasals
1
Phrasals
stick with (someone)
v.
(birinin) aklında kalmak
2
Phrasals
stick with (someone)
v.
(birinin) hafızasında yer etmek
Meanings of
"stick with (someone)"
with other terms in English Turkish Dictionary : 48 result(s)
Category
English
Turkish
Phrasals
1
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birine) yüklemek
2
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birinin) üstüne yıkmak
3
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birinin) sırtına yüklemek
4
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birinin) üstüne atmak
5
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini istemediği biriyle/bir şeyle) baş başa bırakmak
6
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
birini/bir şeyi birinin başına sarmak
7
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) sadık kalmak
8
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) yanında kalmak
9
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) yanından ayrılmamak
10
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
kendini (birine/bir şeye) adamak
11
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak
12
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) destekçisi olmak
13
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) desteklemek
14
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) devam etmek
15
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birine yüklemek
16
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin üstüne yıkmak
17
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin sırtına yüklemek
18
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin üstüne atmak
19
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini istemediği biriyle/bir şeyle başbaşa bırakmak
20
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini birine/bir şeye esir etmek
21
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin başına sarmak
22
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birine yüklemek
23
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin üstüne yıkmak
24
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin sırtına yüklemek
25
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin üstüne atmak
26
Phrasals
stick someone with something
v.
birini istemediği bir şeyle baş başa bırakmak
27
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin başına sarmak
Idioms
28
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
kızmak/söylenmek/eleştirmek için bahane
29
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
söylenmek/eleştirmek için bahane
30
Idioms
a stick to beat someone or something with
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
31
Idioms
a stick with which to beat someone [brit]
n.
söylenmek/eleştirmek için bahane
32
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
üstüne gitmek/cezalandırmak için bulunan açık
33
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
üstüne gitmek/cezalandırmak için bulunan açık
34
Idioms
a stick with which to beat someone [brit]
n.
üstüne gitmek/cezalandırmak için bulunan açık
35
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
36
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
37
Idioms
a stick with which to beat someone [brit]
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
38
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
(birini) azarlamak/paylamak için bahane
39
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
bahanesi/sebebi olma
40
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
bahane ederek azarlama/paylama
41
Idioms
a stick to beat someone with [uk]
n.
(birini) azarlamak/paylamak için bahane
42
Idioms
a stick to beat someone with [uk]
n.
bahanesi/sebebi olma
43
Idioms
a stick to beat someone with [uk]
n.
bahane ederek azarlama/paylama
44
Idioms
a stick with which to beat someone [uk]
n.
(birini) azarlamak/paylamak için bahane
45
Idioms
a stick with which to beat someone [uk]
n.
bahanesi/sebebi olma
46
Idioms
a stick with which to beat someone [uk]
n.
bahane ederek azarlama/paylama
47
Idioms
a stick to beat someone or something with
n.
aba altından sopa gösterme
48
Idioms
stick someone with the bill
v.
faturayı başkasına ödetmeye çalışmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of stick with (someone)
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy