English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | sting with v. | ile sokmak |
Phrasals | sting with v. | (yüksek bir ceza, ücret) sokmak |
Phrasals | sting with v. | (yüksek bir ceza, ücret) çıkarmak |
Phrasals | sting with v. | kazıklamak |
English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | sting (one) with (something) v. | (birini bir şeyle) sokmak |
Phrasals | sting (one) with (something) v. | (birine yüksek bir ceza, ücret) sokmak |
Phrasals | sting (one) with (something) v. | (birine yüksek bir ceza, ücret) çıkarmak |
Phrasals | sting (one) with (something) v. | (birini) kazıklamak |
Phrasals | sting someone with something v. | birini bir şeyle sokmak |