temas eden - Turkish English Dictionary

temas eden

Meanings of "temas eden" in English Turkish Dictionary : 5 result(s)

Turkish English
General
temas eden contacting adj.
temas eden contiguate adj.
temas eden contingent [obsolete] adj.
temas eden osculant adj.
Archaic
temas eden attingent adj.

Meanings of "temas eden" with other terms in English Turkish Dictionary : 40 result(s)

Turkish English
General
hafifçe temas eden libant adj.
sürekli temas eden contiguous adj.
(su geçirmez hale getirilerek) sarılacak şeye doğrudan temas eden intimate adj.
teoriden ziyade somut gerçeklerle temas eden shirt-sleeve adj.
teoriden ziyade somut gerçeklerle temas eden shirt-sleeves adj.
teoriden ziyade somut gerçeklerle temas eden shirt-sleeved adj.
Technical
temas eden yüzeyler mating surfaces n.
bir şeyin amacını gerçekleştirmesi için temas eden düz ve ince kısmı blade n.
elde üretilen kağıdın üretim sırasında kalıba temas eden yüzü wrong side n.
makinede üretilen kağıdın üretim sırasında tel eleğe temas eden yüzü wrong side n.
vida dişinin temas eden yüzü flank n.
(saatte) paletlerin hareket ettirdiği dişlere temas eden eşapman çarkı scape-wheel n.
(preslemede) yüzeye temas eden materyal soleplate n.
vana kapalıyken yüzeyin yuvaya temas eden kısmı beat n.
mekanik olarak temas eden direct adv.
Textile
yünlü tarafı cilde temas eden (kumaş) woolward [obsolete] adj.
Automotive
lastiğin yola temas eden kısmı tread n.
yolla peş peşe temas eden küçük uzantılarla çevrili bir çeşit traktör lastiği pedrail n.
Petrol
sıcak yüzeylerle temas eden akışkanların tutuşabilirlik özellikleri flammability characteristics of fluids in contact with hot surfaces n.
Medical
komşu segmentelere temas eden transsegmental adj.
Dentistry
dental ark ve diş yüzeylerinin dudak ve yanak mukozasıyla temas eden yanıyla ilgili buccolabial adj.
oklüzyondaki karşı dişin yüzeyiyle temas eden diş yüzeyiyle ilgili veya ait occlusal adj.
Food Engineering
gıdalarla temas eden malzemeler ve parçalar materials and articles in contact with foodstuffs n.
gıda maddeleri ile temas eden madde ve malzemelerde bulunacak sembolün belirlenmesi determining the symbol that may accompany materials and articles intended to come into contact with foodstuffs n.
gıda maddeleri ile temas eden ve vinil klorür monomer içeren madde ve malzemeler materials and articles which contain vinyl chloride monomer and are intended to come into contact with foodstuffs n.
gıda maddeleri ile temas eden madde ve malzemelerdeki vinil klorür monomer miktarı analiz yöntemi method of analysis for the official control of the vinyl chloride monomer level in materials and articles which are intended to come into contact with foodstuffs n.
gıdalarla temas eden madde ve mamüller materials and articles in contact with foodstuffs n.
gıda ile temas eden malzeme food contact material n.
gıdalarla temas eden madde ve mamuller materials and articles in contact with foodstuffs n.
Gastronomy
pişme sırasında bir ekmek somununun diğerine temas eden üst kabuğu kissingcrust n.
Geometry
üzerine konulduğu şeklin her bir noktasıyla birebir temas eden şekil concurring figure n.
Biology
temas eden kromomerli birçok zincirden oluşan kromozomlar ile ilgili polytene adj.
(kromozomlar) temas eden kromomerli birçok zincirden oluşan polytene adj.
temas eden kromomerli birçok zincirden oluşan kromozomları olan polytene adj.
Astronomy
temas eden çift yıldız contact binary systems n.
Agriculture
konteynırdaki bitkilerin havayla temas eden köklerinin doğal olarak budanması air pruning n.
History
ceza olarak cilde temas eden yünlü giysiler giyme woolward-going n.
Sport
tenis raketinin topa en çok temas eden kısmı sweet spot n.
(kriket) oyuncunun eli dışında vücuduna temas eden top ile yapılan sayı leg bye n.
ayağı haricinde vücudunun bir yeri zemine temas eden (boksör) down adj.