Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | varlıklar | assets n. | ||
Some European countries, including France, Germany and the United Kingdom, have already frozen these assets. Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık dahil olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri bu varlıkları çoktan dondurmuştur. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Politics | varlıklar | assets n. | ||
This rich biodiversity holds the assets for the development of future generations. Bu zengin biyoçeşitlilik, gelecek nesillerin gelişimi için gerekli varlıkları barındırmaktadır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | varlıklar | nature n. | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | varlıklar | holdings n. |