Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
German - English
History
verilen izin
Meanings of
"verilen izin"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
verilen izin
granted permission
n.
Meanings of
"verilen izin"
with other terms in English Turkish Dictionary : 142 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
izin verilen en yüksek basınç
maximum permissible pressure
n.
2
General
özel izin (kuraldışı bir şeyin yapılması için verilen)
dispensation
n.
3
General
izin verilen bagaj miktarında ağırlığın değil ebat ve sayının esas alındığı havayolu bagaj sistemi
piece concept
n.
4
General
öğrenciye verilen izin
exeat
n.
5
General
izin verilen en yüksek doz
maximum permissible dose
n.
6
General
izin verilen hız
allowed speed
n.
7
General
izin verilen akım şiddeti
ampacity
n.
8
General
izin verilen
empoweree
n.
9
General
fotoğrafların yayınlanabilmesi için verilen ya da alınan izin
photo release
n.
10
General
çalışanın kişisel ihtiyaçlarını karşılaması için izin verilen süre
time allowance
n.
11
General
(bir işin gerçekleştirilmesi için alınan/verilen) izin
authority
n.
12
General
izin verilen miktarı aşma
exceedance
n.
13
General
gerekenden fazla izin verilen miktar
margent
n.
14
General
(feodal ingiltere'de) derebeyine kiracısı tarafından kızının evlenmesine izin vermesi için verilen harç
merchet [obsolete]
n.
15
General
(kil misali) yaratıcının şekillendirmesine izin verilen insan özelliği
clay
n.
16
General
hayat kadınlığına izin verilen bölge
green light district
n.
17
General
avlanmaya izin verilen dönem
open
n.
18
General
fazla mesai ücreti yerine çalışana verilen izin
comp time
n.
19
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favor
n.
20
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favors
n.
21
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favour
n.
22
General
(özellikle kadın tarafından izin verilen) cinsel yakınlık
favours
n.
23
General
(geminin dengelenmesi amacıyla) eski kargolar indirilmeden yeni kargoların kabulü için gümrük tarafından verilen bir izin
stiffening order
n.
24
General
izin verilen bina sayısını sınırlamak
downzone
v.
25
General
izin verilen
allowing
adj.
26
General
izin verilen
allowed
adj.
27
General
açık kapaktan akmasına izin verilen
on
adj.
28
General
kapalı anahtardan akmasına izin verilen
on
adj.
29
General
ihracına izin verilen
issuable
adj.
30
General
izin verilen
supposed
adj.
Idioms
31
Idioms
abd'de açıkça eşcinsel olanların orduda görev yapmasına izin vermeyen, eşcinsel kimliklerini gizli tuttukları sürece orduda görev yapmasına izin verilen ordu politikası
dadt (don't ask, don't tell)
abrev.
Trade/Economic
32
Trade/Economic
yasal ağırlık ve incelikten izin verilen ölçüde sapma
tolerance of the mint
n.
33
Trade/Economic
yasal ağırlık ve incelikten izin verilen ölçüde sapma
remedy of the mint
n.
34
Trade/Economic
bir işçinin yetki alanı dışında bir iş yapmasına izin veren, yerel sendika tarafından verilen kart
traveling card
n.
35
Trade/Economic
alacaklılar tarafından borcunu ödeyemeyecek durumda olan borçluya işlemlerinin sınırlı bir süre zarfında devamı hakkında verilen izin
letter of licence
n.
36
Trade/Economic
alacaklılar tarafından borcunu ödeyemeyecek durumda olan borçluya işlemlerinin sınırlı bir süre zarfında devamı hakkında verilen izin
letter of license
n.
37
Trade/Economic
belli bir ödeme karşılığında başka bir üreticinin ürünlerini satmasına markasını kullanmasına izin verilen ufak ölçekli işletme
franchisee
n.
38
Trade/Economic
bir parti malda bulunmasına izin verilen hatalı mal oranı
lot tolerance percent defective
n.
39
Trade/Economic
bir menkul değerin fiyatında izin verilen en düşük dalgalanma
tick
n.
40
Trade/Economic
bir işçiye fazla çalışma ücreti ödenmesini engellemek için standart çalışma saatleri dahilinde verilen izin
compensatory time
n.
41
Trade/Economic
fazla mesai karşılığı izin verilen hafta içi günleri
lieu days
n.
42
Trade/Economic
izin verilen fazlalık
authorized excess
n.
43
Trade/Economic
izin verilen rehinler
permitted liens
n.
44
Trade/Economic
izin verilen alternatif yöntem
allowed alternative treatment
n.
45
Trade/Economic
iş kazası veya iş kaynaklı rahatsızlık nedeniyle verilen ücretli izin
workers' compensation leave
n.
46
Trade/Economic
izin verilen iskonto
discount allowed
n.
47
Trade/Economic
izin verilen hata
permissible error
n.
48
Trade/Economic
izin verilen külfetler
permitted encumbrances
n.
49
Trade/Economic
motorlu araçların izin verilen gürültü seviyesi ve egzoz sistemi
permissible sound level and the exhaust system of motor vehicles
n.
50
Trade/Economic
ölçme cihazının izin verilen en büyük hatası
error (for a measuring instrument) largest permissible
n.
51
Trade/Economic
mahkeme kararıyla izin verilen
judicial
adj.
52
Trade/Economic
izin verilen miktarın tamamında ihraç edilen
closed-end
adj.
Law
53
Law
tutukluya verilen izin
parole
n.
54
Law
bir fiilin gerçekleştirilmesi için izin verilen bir yıl bir günlük yasal ara
year and a day
n.
55
Law
hücrede kalan bir suçlunun topluma dönüş için hazırlık olarak dışarıda geçirmesine izin verilen süre
mobility
n.
56
Law
avlanmaya izin verilen dönem
open season
n.
57
Law
(abd hukuku) ülkeye girme şartlarını sağlamayan yabancıya insani gerekçelerle verilen izin
parole [us]
n.
Advertising
58
Advertising
izin verilen reklam yayınlama süresi
minutage
n.
Technical
59
Technical
madeni paralarda yasal olarak izin verilen ağırlık veya incelik sapması
remedy
n.
60
Technical
madeni paralarda yasal olarak izin verilen ağırlık veya incelik sapması
remedy of the mint
n.
61
Technical
izin verilen limit değeri
threshold limit value
n.
62
Technical
izin verilen kazık yükü
admissible pile load
n.
63
Technical
izin verilen taşıma kapasitesi
allowable bearing capacity
n.
64
Technical
izin verilen yük
permitted duty
n.
65
Technical
izin verilen yük
permitted load
n.
66
Technical
izin verilen boşluk
admissible play
n.
67
Technical
izin verilen en yüksek doz
maximum permissible dose
n.
68
Technical
izin verilen zemin basıncı
admissible soil pressure
n.
69
Technical
izin verilen basınç
allowable pressure
n.
70
Technical
izin verilen zemin basıncı
allowable soil pressure
n.
71
Technical
izin verilen en yüksek basınç
maximum permissible pressure
n.
72
Technical
izin verilen değişim
(permissible transformation
n.
73
Technical
izin verilen aralık
allowable range
n.
74
Technical
izin verilen maksimum seviye
maximum permissible level
n.
75
Technical
izin verilen akım şiddeti
ampacity
n.
76
Technical
izin verilen yük
safe load
n.
77
Technical
izin verilen akım şiddeti
current capacity
n.
78
Technical
izin verilen yük
allowable load
n.
79
Technical
izin verilen görev
permitted duty
n.
80
Technical
sigara içilmesine izin verilen demiryolu vagonu
smoking car
n.
81
Technical
tek yöne dönüşüne izin verilen dişli
ratchet wheel
n.
82
Technical
zeminin izin verilen taşıma gücü
allowable bearing value of soil
n.
83
Technical
izin verilen gerilme
allowable stress
v.
Computer
84
Computer
izin verilen en yüksek sayı
maximum allowed
n.
85
Computer
izin verilen yöneticiler
permitted managers
n.
86
Computer
izin verilen kullanıcı sayısı
allow
n.
87
Computer
izin verilen ole türü
ole type allowed
n.
88
Computer
izin verilen görünümler
views allowed
n.
89
Computer
izin verilen kullanıcılar
allowed users
n.
90
Computer
izin verilen öğeler
allowed items
n.
91
Computer
izin verilen
permitted
adj.
92
Computer
izin verilen
allowable
adj.
93
Computer
izin verilen en çok
maximum allowed
expr.
94
Computer
resminiz için izin verilen maksimum genişlik ve yüksekliği piksel cinsinden girin
enter the maximum width and height in pixels that are allowed for your image
expr.
Informatics
95
Informatics
dosyada izin verilen işlemler
file permission
n.
Telecom
96
Telecom
dosyada izin verilen işlemler
file permission
n.
Automotive
97
Automotive
izin verilen azami miktar
maximum allowable emissions
n.
98
Automotive
izin verilen maruz kalma sınırı
permission exposure limit
n.
99
Automotive
izin verilen azami kütle
gross vehicle weight rating
n.
100
Automotive
motorlu araçların izin verilen gürültü seviyesi ve egzoz sistemi
permissible sound level and the exhaust system of motor vehicles
n.
101
Automotive
teknik açidan izin verilen azami yüklü kütle
maximum technical permissible laden mass
n.
102
Automotive
teknik olarak izin verilen azami kütle
technically permissible maximum laden mass
n.
103
Automotive
ulusal ve uluslararası trafikte izin verilen azami boyut
maximum authorized dimension in national and international traffic
n.
104
Automotive
uluslararası trafikte izin verilen azami ağırlık
maximum authorized weight in international traffic
n.
Transportation
105
Transportation
günlük olarak istasyondan çıkmasına izin verilen yük veya personel miktarı
terminal clearance capacity
n.
Traffic
106
Traffic
otomobil kullanmayı öğrenme aşamasında sürücülere verilen bir ön izin belgesi
learner's permit
n.
Railway
107
Railway
üzerinde iki ya da daha fazla trenin seyahatine yasal olarak izin verilen hat bloğu
cautionary block
n.
108
Railway
izin verilen hat hızı
permissible line speed
n.
Aeronautic
109
Aeronautic
kalkmak için bekleyen uçağa yoluna devam etmesi için verilen izin
clearance
n.
110
Aeronautic
uçuş rotası üzerinde izin verilen irtifa
overhead clearance
n.
Marine
111
Marine
bir yatın hareket etmesine izin verilen süre
time allowance
n.
112
Marine
azami izin verilen draft
scantling draft
n.
113
Marine
tam yüklü olarak izin verilen yükleme sınırına kadar batmış gemi
full and down
n.
Medical
114
Medical
maksimum izin verilen konsantrasyon
maximum permissible concentration
n.
Pharmaceutics
115
Pharmaceutics
abd gıda ve ilaç idaresi tarafından klinik deneylerde kullanımına sınırlı izin verilen onaysız ilaç
investigative new drug
n.
Food Engineering
116
Food Engineering
izin verilen tatlandırıcı maddeler
permitted flavouring substances
n.
117
Food Engineering
izin verilen tatlandırıcılar
permitted flavouring substances
n.
Agriculture
118
Agriculture
toplam izin verilen av
total allowable catch
n.
119
Agriculture
tekrar tekrar ekilip otlatılmasına izin verilen alan
sacrifice paddock [new zealand]
n.
Forestry
120
Forestry
devlet tarafından ağaç kesmeye izin verilen alan
timber limit
n.
Fishery
121
Fishery
izin verilen miktardan az balık avlamak
underfish
v.
Social Sciences
122
Social Sciences
sınırlı ebeveyn müdahalesiyle kendi kendini idare etmesine izin verilen çocuklar
free-range kids
n.
123
Social Sciences
kendi işini kendi görmesine izin verilen çocuklar
free-range kids
n.
124
Social Sciences
sınırlı yardımla çoğu şeyi tek başına yapmasına izin verilen çocuklar
free-range kids
n.
125
Social Sciences
kendini idare etmesine izin verilen çocuklar
free-range kids
n.
Education
126
Education
her yedi yılda bir üniversite personeline, öğretmenlere verilen izin
sabbatical term
n.
History
127
History
eski roma'da erkek çocuklarının 15 yaşına kadar giymelerine izin verilen beyaz elbise
toga virilis
n.
128
History
roma din hukukunda laik faaliyetlere izin verilen gün
dies fasti
n.
129
History
antik roma'daki sulh hakimine davayı muhakeme etmesi için izin verilen günlerle ilgili
triverbial
adj.
130
History
antik roma'daki sulh hakimine davayı muhakeme etmesi için izin verilen günleri belirten
triverbial
adj.
131
History
roma din hukukunda laik faaliyetlere izin verilen güne ait
triverbial
adj.
132
History
roma din hukukunda laik faaliyetlere izin verilen gün ile ilgili
triverbial
adj.
Religious
133
Religious
yahudilerin şabat günü seyahat etmelerine izin verilen yaklaşık bir millik mesafe
sabbath-day's journey
n.
134
Religious
perhiz günlerinde yenmesine izin verilen yiyecek
maigre food
n.
135
Religious
özel mülk tutmasına izin verilen bekaret ve sadakat yeminli rahibe
secular canoness
n.
Military
136
Military
silahlı kuvvetler mensubuna verilen, kullanılmamış izinlerden oluşan son izin
terminal leave
n.
137
Military
izin verilen elektromanyetik ve akustik yayım miktarını belirten politika
emission control policy
n.
138
Military
düşük rütbelilerin taktik engeller kullanmasına izin verilen belirli kara alanlarını belirleyen bir komuta ve kontrol tedbiri
obstacle zone
n.
Hunting
139
Hunting
silahta izin verilen minimum gabari açısı
angle of safety
n.
Card
140
Card
her zamankinden veya izin verilen tutardan daha büyük olan bahis parası
overbet
n.
141
Card
izin verilen tutardan daha fazla paraya bahse girme
overbetting
n.
142
Card
izin verilen tutardan daha fazla paraya bahse girmek
overbet
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of verilen izin
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy