History

ziyaret

Meanings of "ziyaret" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	ziyaret	visit n.
2	Common Usage	ziyaret	visitation n.
General
3	General	ziyaret	stay n.
4	General	ziyaret	visit n.
5	General	ziyaret	visiting n.
6	General	ziyaret	visitation n.
7	General	ziyaret	call n.
8	General	ziyaret	social call n.

Meanings of "ziyaret" with other terms in English Turkish Dictionary : 336 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	kutsal bir yeri dini sebeplerle ziyaret eden kimse	pilgrim n.
2	Common Usage	ziyaret etmek	visit v.
General
3	General	mekke'de kabe'yi ziyaret etmiş müslüman	hajji n.
4	General	sadece tek ziyaret için geçerli vize	single entry visa n.
5	General	ziyaret etme	visitation n.
6	General	özel giriş yetkisiyle ziyaret	visit with special right of access n.
7	General	beklenmedik ziyaret	unexpected visit n.
8	General	ziyaret süresi	stay n.
9	General	ziyaret etme	call n.
10	General	kısa ziyaret	call on n.
11	General	kısa ziyaret	call n.
12	General	ziyaret saatleri	visiting hours n.
13	General	tarihi değeri ya da doğal güzelliği sebebiyle sıkça ziyaret edilen yer	showplace n.
14	General	resmi ziyaret	courtesy visit n.
15	General	resmi ziyaret	courtesy call n.
16	General	resmi ziyaret	formal call n.
17	General	kısa ziyaret	brief visit n.
18	General	ziyaret sayısı	number of visits n.
19	General	ziyaret raporu	visit report n.
20	General	turistik ziyaret	touristic visit n.
21	General	üç haftalık bir ziyaret	a three-week stay n.
22	General	plansız ziyaret	unplanned visit n.
23	General	son ziyaret	last visit n.
24	General	bölgeye ziyaret	visit to region n.
25	General	bölgeye yapılan ziyaret	visit to region n.
26	General	aylık ziyaret	monthly visit n.
27	General	komşuyu ziyaret etme	visiting a neighbor n.
28	General	ziyaret saati	visiting hour(s) n.
29	General	ziyaret günü	visiting day n.
30	General	planlanmış ziyaret	a planned visit n.
31	General	planlanmış ziyaret	a scheduled visit n.
32	General	halktan kimselerin bir okulu ziyaret ederek okuldaki faaliyetler hakkında bilgi sahibi olabildiği gün	open day n.
33	General	ziyaret kartı	visit card n.
34	General	ziyaret saati	visiting time n.
35	General	uzun zaman yasaklanmış ziyaret	long-banned visit n.
36	General	ziyaret edilecek kültürel yerler	cultural places to visit n.
37	General	ziyaret edilecek tarihi yerler	historic places to visit n.
38	General	ziyaret programı	visiting program n.
39	General	ziyaret programı	visit program n.
40	General	ziyaret nedeniniz	purpose of your visit n.
41	General	tarihi yerlerin ziyaret edilmesi	visiting historical places n.
42	General	tarihi yerleri ziyaret etme	visiting historical places n.
43	General	halktan kimselerin bir itfaiye istasyonunu ziyaret ederek istasyondaki faaliyetler hakkında bilgi sahibi olabildiği gün	open day n.
44	General	ziyaret edilecek yerler	places to visit n.
45	General	ziyaret sebebi	reason for visit n.
46	General	birisini tebrik etmek amacıyla gerçekleştirilen ziyaret	congratulatory visit n.
47	General	uğrama (ziyaret)	call n.
48	General	kısa ziyaret	call n.
49	General	düzenli ziyaret	recourse [obsolete] n.
50	General	ziyaret edilen kimse	visitee n.
51	General	resmi ziyaret	visitation n.
52	General	resmi inceleme veya sorgulama amaçlı ziyaret	visitation n.
53	General	görülmeye değer bir yeri ziyaret etme	visitation n.
54	General	yardım maksatlı ziyaret	visitation n.
55	General	(protestanlıkta) bir papazın yaptığı resmi ziyaret	visitation n.
56	General	çok sayıda insan tarafından ziyaret edilen yer	mekka n.
57	General	ikinci ziyaret	revisit n.
58	General	tekrarlı ziyaret	revisit n.
59	General	ikinci ziyaret	revisitation n.
60	General	iade-i ziyaret	revisitation n.
61	General	kısa ziyaret	look-in n.
62	General	düzenli ziyaret	round n.
63	General	mecburi ziyaret	duty call n.
64	General	bir grup kişinin sırayla ziyaret ettiği belirlenmiş güzergah	circuit n.
65	General	(britanya'da) gündüz istendiği gibi ziyaret edilebilen bakım evi	drop-in centre [uk] n.
66	General	kontluğu ziyaret eden krala verilen korumalık hizmeti	inward n.
67	General	sıkça ziyaret edilen yer	port of call n.
68	General	uğrak ziyaret noktası	port of call n.
69	General	akıl hastanesindeki bir hastaya belirli alanları serbestçe ziyaret hakkı verilmesi	parole n.
70	General	sık ziyaret etme	frequentation n.
71	General	sıklıkla müze ziyaret eden kişi	museumgoer n.
72	General	evinden uzakta olup aile evini ziyaret eden kimse	stranger n.
73	General	resmi ziyaret	state n.
74	General	(tanrı) dünyayı ziyaret	visitation n.
75	General	ziyaret etmek	pay a visit to v.
76	General	ziyaret etmek	come over v.
77	General	ziyaret etmek	wait on v.
78	General	ziyaret etmek	make a visit v.
79	General	çat kapı ziyaret etmek	drop in v.
80	General	ziyaret etmek	drop in v.
81	General	birini ziyaret etmek	pay someone a call v.
82	General	ziyaret etmek	call v.
83	General	ziyaret etmek	come round v.
84	General	ziyaret etmek	drop in on v.
85	General	hasta yatağında ziyaret etmek	pay a sickbed visit v.
86	General	ziyaret etmek	pay a visit v.
87	General	ziyaret etmek	call upon v.
88	General	ziyaret etmek	stop by v.
89	General	ziyaret etmek	look up v.
90	General	ziyaret etmek	haunt v.
91	General	ziyaret etmek	drop over v.
92	General	istendiği zaman ziyaret etmek	drop over v.
93	General	istendiği zaman ziyaret etmek	visit someone casually v.
94	General	ziyaret etmek	call on v.
95	General	ziyaret etmek	drop around v.
96	General	kısa bir ziyaret yapmak	look in on v.
97	General	birini ziyaret etmek	pay someone a visit v.
98	General	ziyaret etmek	call at v.
99	General	ziyaret etmek	come by v.
100	General	tekrar ziyaret etmek	revisit v.
101	General	ilginç yerleri ziyaret etmek	see the sights v.
102	General	ziyaret etmek	visit v.
103	General	hasta yatağında ziyaret etmek	visit somebody on one's sickbed v.
104	General	müzeyi ziyaret etmek	visit the museum v.
105	General	ziyaret yapmak	make a visit v.
106	General	fuarı ziyaret etmek	visit a fair v.
107	General	ziyaret gerçekleştirmek	make a visit v.
108	General	ilginç yerleri ziyaret etmek	do the sights v.
109	General	ziyaret gerçekleştirmek	visit v.
110	General	ziyaret gerçekleştirmek	pay a visit v.
111	General	ziyaret etmek	wait upon v.
112	General	hayvanat bahçesini ziyaret etmek	visit the zoo v.
113	General	ziyaret etmek	pay a call v.
114	General	akrabalarını ziyaret etmek	visit one's relatives v.
115	General	ziyaret edilmek	be visited v.
116	General	makamında ziyaret etmek	visit someone in his office v.
117	General	beyaz saray'ı ziyaret etmek	visit the white house v.
118	General	ziyaret gerçekleştirmek	perform a visit v.
119	General	ziyaret etmek	perform a visit v.
120	General	sık sık ziyaret etmek	visit frequently v.
121	General	sık sık uğramak/ziyaret etmek	visit frequently v.
122	General	birini ziyaret etmek	visit someone v.
123	General	hafta sonları ziyaret etmek	visit on weekends v.
124	General	birini hapiste ziyaret etmek	visit someone in jail v.
125	General	kiliseyi ziyaret etmek	visit the church v.
126	General	eski bir arkadaşı ziyaret etmek	visit an old friend v.
127	General	bir arkadaşı ziyaret etmek	visit a friend v.
128	General	ziyaret etmek	travel to v.
129	General	ziyaret etmek	gam v.
130	General	kısa ziyaret gerçekleştirmek	run v.
131	General	bir dizi küçük istasyon kasabasını ziyaret etmek	whistle-stop v.
132	General	ziyaret etmek	cosher [ireland] v.
133	General	uzakta yaşayan akrabaları ziyaret etmek	cousin [dialect] v.
134	General	gezgin olarak ziyaret etmek	cover v.
135	General	kısa süreliğine ziyaret etmek	drop v.
136	General	(iklimi, bölgeyi) ziyaret etmek	climate [obsolete] v.
137	General	birbirini ziyaret etmek	intervisit v.
138	General	ziyaret etmek	see v.
139	General	önceden ziyaret etmek	previsit v.
140	General	kenar mahalleleri ziyaret etmek	slum v.
141	General	ziyaret eden	visiting adj.
142	General	tekrar ziyaret edilmiş	revisited adj.
143	General	ziyaret edilir	visitable adj.
144	General	ziyaret etmeye değer	worth a visit adj.
145	General	ziyaret etmeye değer	worth-visiting adj.
146	General	en çok ziyaret edilen	most visited adj.
147	General	ziyaret edilmemiş	untouched adj.
148	General	ziyaret edilemez	unvisitable adj.
149	General	ziyaret edilmeye uygun	visitable adj.
150	General	ziyaret eden	visitant adj.
151	General	ziyaret ile ilgili	visitative adj.
152	General	resmi ziyaret ile ilgili	visitatorial adj.
153	General	ziyaret etme yetkisi olan	visitatorial adj.
154	General	resmi ziyaret ile ilgili	visitorial adj.
155	General	ziyaret etme yetkisi olan	visitorial adj.
156	General	periler tarafından ziyaret edilen	gentle [dialect] [uk] adj.
157	General	müşterilerce ziyaret edilen	customed adj.
158	General	moda tutkunlarının sık ziyaret ettiği	fashionable adj.
Phrasals
159	Phrasals	kısa bir ziyaret yapmak	call on v.
160	Phrasals	ziyaret için (birini) getirmek	bring someone around v.
161	Phrasals	birini ziyaret etmek (özellikle hasta veya yardıma ihtiyacı varsa)	look in on someone v.
162	Phrasals	birini ziyaret etmek	pop in v.
163	Phrasals	birini ziyaret etmek	pop round v.
164	Phrasals	birini ziyaret etmek	look in on somebody v.
165	Phrasals	ziyaret etmek	take in v.
166	Phrasals	(kuzeyde/daha yüksek bir yerde) bir yeri ziyaret etmek	drop up (some place) v.
167	Phrasals	ziyaret etmek	call on v.
168	Phrasals	ziyaret etmek	come around v.
169	Phrasals	uzun zaman görülmeyen kişiyi ziyaret etmek	look someone up v.
170	Phrasals	birini/bir şeyi ziyaret etmek	go to someone or something v.
171	Phrasals	(birini) bir etkinlik (yemek, parti, ziyaret) için evine davet etmek/çağırmak	have (someone) over (for something) v.
172	Phrasals	bulunduğu yerin güneyindeki bir yeri ziyaret etmek	come down to v.
173	Phrasals	birini ziyaret etmek	call upon someone v.
174	Phrasals	birini ziyaret etmek	call on someone v.
175	Phrasals	(bir yeri) ziyaret etmek	call at (some place) v.
176	Phrasals	(birini) ziyaret etmek	call on (someone) v.
177	Phrasals	(birini) ziyaret etmek	call upon (someone) v.
178	Phrasals	sonradan tekrar ziyaret etmek	look back [uk] v.
179	Phrasals	ziyaret etmek	look in v.
180	Phrasals	(birini) çat kapı ziyaret etmek	drop in on (someone) v.
181	Phrasals	otomobille (bir yeri) ziyaret etmek	roll through v.
182	Phrasals	(bir yeri) ziyaret etmek/gezmek	go into (something) v.
183	Phrasals	(birini) ziyaret edip saygılarını sunmak	wait on (someone) v.
184	Phrasals	iade-i ziyaret yapmak	find out v.
Phrases
185	Phrases	ziyaret sırasında	during the visit expr.
Colloquial
186	Colloquial	kısa ziyaret	a short visit n.
187	Colloquial	çok kısa ziyaret	whirlwind visit n.
188	Colloquial	bir yeri ziyaret ederken özel muamele gören nüfuzlu kimse	visiting fireman n.
189	Colloquial	sık ziyaret edilen yer	hangout n.
190	Colloquial	sürpriz bir ziyaret yapmak	make a surprise visit v.
191	Colloquial	ziyaret etmek	make the rounds v.
192	Colloquial	(bulunduğu yerin kuzeyindeki) bir yeri ziyaret etmek	drop up v.
Idioms
193	Idioms	aynı dönem içerisinde birçok yere yapılan ziyaret	a whistle-stop tour n.
194	Idioms	çok kısa bir ziyaret	a flying visit n.
195	Idioms	ateş almaya gelmiş gibi bir ziyaret	a flying visit n.
196	Idioms	çok kısa kesilen bir ziyaret	a flying visit n.
197	Idioms	(birine) istediği zaman ziyaret etme izni	an open invitation (to somebody) n.
198	Idioms	bir şey pazarlamak için yapılan arama/ziyaret	cold call n.
199	Idioms	kısa bir ziyaret	flying visit n.
200	Idioms	çok kısa bir ziyaret	flying visit n.
201	Idioms	birini ziyaret etmek	pay someone a visit v.
202	Idioms	birisini ziyaret etmek	pay a call on someone v.
203	Idioms	birini ziyaret etmek	pay a visit to someone v.
204	Idioms	birisini çok sık ziyaret ederek kabak tadı vermek	wear out one's welcome v.
205	Idioms	görülecek (turistik) yerleri görmek/ziyaret etmek	see the sights v.
206	Idioms	pek ziyaret edilen bir yer olmamak	be off the beaten path v.
207	Idioms	pek ziyaret edilen bir yer olmamak	be off the beaten track v.
208	Idioms	(sırayla) uğramak/ziyaret etmek	make the rounds v.
209	Idioms	(sırayla) uğramak/ziyaret etmek	do the rounds v.
210	Idioms	ziyaret etmek	call on v.
211	Idioms	(sırayla) uğramak/ziyaret etmek	do one's rounds v.
212	Idioms	(ziyaret etmek için) uğramak	pop by (for a visit) v.
213	Idioms	(sırayla) uğramak/ziyaret etmek	make one's rounds v.
214	Idioms	ziyaret etmek	darken someone's door v.
215	Idioms	(ziyaret etmek için) uğramak	pop over (for a visit) v.
216	Idioms	(ziyaret etmek için) uğramak	pop in (for a visit) v.
217	Idioms	ziyaret etmek	do the rounds v.
218	Idioms	ziyaret yapmak	call round at v.
219	Idioms	(ziyaret etmek için) uğramak	pop around for a visit v.
220	Idioms	en önemli yerlerini ziyaret etmek	hit the high spots v.
221	Idioms	en ilginç/heyecan verici yerlerini ziyaret etmek	hit the high spots v.
222	Idioms	eğlence yerlerini ziyaret etmek	hit the high spots v.
223	Idioms	eğlence yerlerini ziyaret etmek	hit the high points v.
224	Idioms	(birini/bir şeyi) ziyaret etmek	pay (someone or something) a call v.
225	Idioms	(birini/bir şeyi) ziyaret etmek	pay (someone or something) a visit v.
226	Idioms	-i ziyaret etmek	pay a call on v.
227	Idioms	(birini/bir şeyi) ziyaret etmek	pay a call on (someone or something) v.
228	Idioms	(birini/bir şeyi) ziyaret etmek	pay a call to (someone or something) v.
229	Idioms	(bir yeri) ziyaret etmek	pay a visit to (something) v.
230	Idioms	birisini çok sık ziyaret ederek kabak tadı vermek	wear out welcome v.
Formal
231	Formal	resmi bir ziyaret gerçekleştirmek	have an audience with v.
Speaking
232	Speaking	akrabalarını ziyaret et	visit your relatives expr.
233	Speaking	aileni ne sıklıkta ziyaret edersin?	how often do you visit your parents? expr.
234	Speaking	beni bir daha asla ziyaret etmedi	she/he never visited me again expr.
235	Speaking	bizi yeniden ziyaret edin	come back and see us expr.
236	Speaking	halanı ne sıklıkta ziyaret edersin?	how often do you visit your aunt? expr.
237	Speaking	hangi ülkeyi ziyaret etmek istiyorsun?	what country do you want to visit? expr.
238	Speaking	kaç ülkeyi ziyaret ettin?	how many countries have you been to? expr.
239	Speaking	kaç ülkeyi ziyaret ettin?	how many countries have you visited? expr.
240	Speaking	onları ziyaret ettik	we visited them expr.
241	Speaking	teyzeni ne sıklıkta ziyaret edersin?	how often do you visit your aunt? expr.
242	Speaking	ziyaret nasıl gitti?	how was the visit? expr.
243	Speaking	ziyaret nasıl gitti?	how did the visit go? expr.
244	Speaking	websitemi ziyaret edebilirsin	you can visit my website expr.
245	Speaking	websitemi ziyaret edebilirsiniz	you can visit my website expr.
Trade/Economic
246	Trade/Economic	işletmeyi ziyaret eden müşteri hacmi	traffic n.
247	Trade/Economic	belirlenmiş senaryolar ile mağazaları müşteriymiş gibi ziyaret edip genel anlamda sergilenen tutumu raporlayan kişi	secret shopper n.
248	Trade/Economic	belirlenmiş senaryolar ile mağazaları müşteriymiş gibi ziyaret edip genel anlamda sergilenen tutumu raporlayan kişi	mystery shopper n.
249	Trade/Economic	belirlenmiş senaryolar ile mağazaların müşteriymiş gibi ziyaret edilerek sergilenen tutumun raporlanması	secret shopping n.
250	Trade/Economic	belirlenmiş senaryolar ile mağazaların müşteriymiş gibi ziyaret edilerek sergilenen tutumun raporlanması	mystery shopping n.
251	Trade/Economic	boşa giden ziyaret	wasted calls n.
252	Trade/Economic	faydalı ziyaret	beneficial visit n.
253	Trade/Economic	faydalı ziyaret	useful visit n.
254	Trade/Economic	özellikle ingiltere'de yeni mezunlara şirketlerinin reklamını yapmak amacıyla her yıl şirket mensuplarının üniversitelere yapmış olduğu ziyaret	milk round n.
255	Trade/Economic	rastgele ziyaret	random calling n.
256	Trade/Economic	ticari ziyaret	business visit n.
257	Trade/Economic	ticari ziyaret	trade visit n.
258	Trade/Economic	ziyaret sıklığı	call frequency n.
259	Trade/Economic	yerinde ziyaret	on-site visit n.
260	Trade/Economic	yerinde ziyaret	on location visit n.
261	Trade/Economic	yerinde ziyaret	visit on-site n.
262	Trade/Economic	ziyaret payı	share of visits n.
263	Trade/Economic	yerinde ziyaret	visit on location n.
264	Trade/Economic	müşteri olarak ziyaret etmek	patronize v.
265	Trade/Economic	müşteri olarak ziyaret etmek	patronise v.
266	Trade/Economic	müşteriyi çat kapı ziyaret etmek	cold call v.
Law
267	Law	mahkumların hapishane içinde özel olarak ayrılmış odalarda ya da bölmelerde eşleriyle birlikte olabildikleri ziyaret uygulaması	conjugal visit n.
268	Law	mahkemenin çocuğun velayetinden yoksun bırakılan akrabaya tanıdığı çocuğu düzenli ziyaret etme hakkı	visitation right n.
269	Law	ziyaret hakkı	visitation right n.
270	Law	ziyaret hakkı	right of visit n.
Politics
271	Politics	başbakanlık düzeyinde ziyaret	prime ministerial-level visit n.
272	Politics	başbakan düzeyinde gerçekleştirilen ziyaret	prime ministerial visit n.
273	Politics	başbakanlık düzeyinde ziyaret	prime ministerial visit n.
274	Politics	başbakan düzeyinde gerçekleştirilen ziyaret	prime ministerial-level visit n.
275	Politics	iade-i ziyaret	a return visit n.
276	Politics	resmi ziyaret	state visit n.
277	Politics	resmi ziyaret	official visit n.
278	Politics	üst düzey ziyaret	high-profile visit n.
279	Politics	üst düzey ziyaret	high-level visit n.
280	Politics	seçim kampanyası kapsamında bir adayın bir dizi küçük kasabayı ziyaret ettiği turne	whistle-stop tour n.
Tourism
281	Tourism	bir turistin ziyaret edip görmek istediği yer	attraction n.
282	Tourism	bir veya daha fazla turistik atraksiyonun ziyaret edilmesi	sightseeing trip n.
283	Tourism	turistlerce ziyaret edilen ve özel bir adı ve kimliği olan bölge	tourist region n.
284	Tourism	ziyaret edilen mahal üzerinde asgari doğal ve kültürel etki bırakan turizm	sustainable tourism n.
285	Tourism	gezginlerin ziyaret ettikleri yerlerdeki topluluklara ve çevreye yardım etmek için gönüllü olarak çalışması	voluntourism n.
286	Tourism	kırsal bölgeleri ziyaret eden turistlere yönelik kural ve düzenlemeler	country code [uk] n.
287	Tourism	tur yaparken (bir yeri) ziyaret etmek	tourist v.
Advertising
288	Advertising	ziyaret süresi	visit duration n.
Technical
289	Technical	ziyaret etmek	visit v.
Computer
290	Computer	e-posta hesapları ve bir-iki özel web sitesi haricinde sanal alemi nadiren ziyaret eden internet kullanıcısı	nooksurfer n.
291	Computer	günlük sayfa ziyaret sayısı	daily page hits n.
292	Computer	son ziyaret tarihi	last visited n.
293	Computer	son ziyaret	last visited n.
294	Computer	toplam ziyaret	total visits n.
295	Computer	tek sayfalık ziyaret oranı	bounce rate n.
296	Computer	ziyaret derinliği	depth of visit n.
297	Computer	ziyaret eden kullanıcılar	visiting users n.
298	Computer	ziyaret edilen sayfalar	visited pages n.
299	Computer	ziyaret sayısı	times visited n.
300	Computer	ziyaret edilme sayısı	times visited n.
301	Computer	ziyaret eden kullanıcı	visiting user n.
302	Computer	ziyaret sayısı	visits n.
303	Computer	ziyaret edilmeyenler	unvisited n.
304	Computer	ziyaret derinliği	visit depth n.
305	Computer	arka arkaya ziyaret edilebilecek bir dizi ilgili internet sitesi	webring n.
306	Computer	kullanıcının bir linke tıkladığında ziyaret etmeyi hedeflediği internet sayfası	destination page n.
307	Computer	irc kanalını kısa süreliğine ziyaret etme	flyby n.
308	Computer	son ziyaret edilen	last visited adj.
309	Computer	ziyaret edilmiş	visited adj.
310	Computer	ziyaret edilen	visited adj.
311	Computer	en çok ziyaret edilene göre	by most visited expr.
312	Computer	ziyaret edilen son klasöre git	go to last folder visited expr.
Informatics
313	Informatics	web sitesi ziyaret rakamları	website traffic figures n.
Telecom
314	Telecom	ziyaret edilen kamu karasal mobil şebekeleri	visited public land mobile networks n.
Pathology
315	Pathology	özellikle sıcak iklimli yerleri ziyaret edenlerde görülen ishal	gippy adj.
Social Sciences
316	Social Sciences	hindistan'da bir yeri ziyaret eden önemli kişi onuruna dikilen geçici kemer	toran n.
317	Social Sciences	hindistan'da bir yeri ziyaret eden önemli kişi onuruna dikilen geçici kemer	torana n.
318	Social Sciences	(özellikle yoksulları ziyaret eden) kadın ziyaretçi	visitress n.
319	Social Sciences	ilk ziyaret eden olma amacıyla evden eve dolaşma	hogmanay [scotland] n.
320	Social Sciences	ingiltere kırsalına özgü olan, anneler pazarı'nda ebeveynlerin ziyaret edilip hediye verildiği gelenek	mothering n.
Education
321	Education	(okulda öğrencilerin öğretmenlere yaptığı) kabul/ziyaret saati	drop-in hour n.
322	Education	vatandaşların bir okulu ziyaret ederek okuldaki faaliyetler hakkında bilgi edinebildiği gün	at-home [us/canada] n.
Religious
323	Religious	kudüs'ü ziyaret etmiş hristiyan	hajji n.
324	Religious	kökten dinci hristiyanların misyonerlik amacıyla kurduğu bir ziyaret merkezi	hell house [us] n.
Theatre
325	Theatre	(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) cadılar bayramı gibi özel günlerde balo kıyafeti giyip maske takarak evleri ziyaret etme geleneği	guising n.
Mythology
326	Mythology	(yunan ve roma mitolojisinde) odisseus'un seyahatleri sırasında ziyaret ettiği bir halk	lotophagi n.
Archaic
327	Archaic	ziyaret etmek	wait upon v.
328	Archaic	ziyaret etmek	seek v.
329	Archaic	ziyaret edilmeyen (yer)	untraded adj.
330	Archaic	ziyaret edemeyen	unvisitable adj.
331	Archaic	ziyaret edemez	unvisitable adj.
332	Archaic	yeniden ziyaret eden	revisitant adj.
Slang
333	Slang	oy toplamak için insanları ziyaret eden politikacı	flesh-presser n.
334	Slang	oy toplamak için insanları ziyaret eden politikacı	palm-presser n.
Modern Slang
335	Modern Slang	habersiz ziyaret	ambush visit n.
336	Modern Slang	çat kapı ziyaret	ambush visit n.