Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
dışından
Significados de
"dışından"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
dışından
wide
adj.
Significados de
"dışından"
con otros términos en diccionario inglés turco: 60 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
yarış dışından kimse
bolter
n.
2
General
grup dışından olan kimse
foreigner
n.
3
General
aile dışından kimse
stranger
n.
4
General
yurt dışından ürün satın almak
import goods from abroad
v.
5
General
yurt dışından ürün satın almak
import products from abroad
v.
6
General
yurt dışından gelmek
come from abroad
v.
7
General
şehir dışından olan
exurban
adj.
8
General
dünya dışından gelen
extraterrestrial
adj.
9
General
kafatası dışından
extracranially
adj.
10
General
yurt dışından gelen
exterraneous
adj.
11
General
eyalet dışından gelen
outstate
adj.
12
General
ülke dışından gelen
outstate
adj.
13
General
yurt dışından
from abroad
adv.
14
General
dünya dışından olan şekilde
extraterrestrially
adv.
15
General
teknenin dışından
overboard
adv.
16
General
geminin dışından
overboard
adv.
Phrasals
17
Phrasals
dışından okumak
read out
v.
Trade/Economic
18
Trade/Economic
firma dışından görevlendirilen işçi
outside labor
n.
19
Trade/Economic
firma dışından kaynaklanan işçi başarısını etkileyen koşullar
macro motivation
n.
20
Trade/Economic
yurt dışından sağlanan gelirler
overseas income
n.
21
Trade/Economic
yurt dışından taşınmaz mülk alınması
buy-to-let
n.
22
Trade/Economic
yurt dışından taşınmaz mülk alınması
fly-to-let
n.
23
Trade/Economic
yurt dışından taşınmaz mülk alınması
jet-to-let (uk)
n.
24
Trade/Economic
yurt dışından ithal edilen enflasyon
imported inflation
n.
25
Trade/Economic
yurt dışından alınan bağış ve yardımlar
grants and aids from abroad
n.
26
Trade/Economic
yurt dışından alacaklar
receivables from foreign countries
n.
27
Trade/Economic
yurt dışından alınan sipariş
indent
n.
Politics
28
Politics
(seçimde) seçim bölgesi dışından aday getirmek
parachute
v.
Industry
29
Industry
(görevi) kurum dışından olan çalışanlara atamak
outtask
v.
Technical
30
Technical
yurt dışından getirmek
import
v.
Traffic
31
Traffic
abd anakarası dışından anakaraya doğru gelen trafik
inbound traffic
n.
Medical
32
Medical
beden dışından şok dalgaları ile taş kırma
extracorporeal shock wave lithotripsy (eswl)
n.
33
Medical
hekimin anne karnının dışından müdahale ile bebeği manuel olarak döndürme girişimi
external cephalic version
n.
34
Medical
mesane dışından reflü önleyici ameliyat
extravesical antireflux surgery
n.
35
Medical
vücut dışından böbrek taşı düşürme
extracorporeally induced lithotripsy
n.
36
Medical
bağırsak dışından verilen madde
parenteral
n.
37
Medical
vücut dışından doğan (dış kaynaklı)
exogenic
adj.
38
Medical
bağırsak dışından
parenterally
adv.
Pathology
39
Pathology
vücudun dışından enfeksiyonla oluşan (hastalık)
heterogenetic
adj.
Gastronomy
40
Gastronomy
kaburganın dışından alınan et
rib eye
n.
41
Gastronomy
kaburganın dışından alınan et
ribeye
n.
Biology
42
Biology
hücrenin dışından iç kısmına sinyal ileten (reseptör) yapı
transducer
n.
43
Biology
kendi soyu dışından üreme
outcrossing
n.
Astronomy
44
Astronomy
güneş sistemi dışından gelmiş olan ince ve uzun bir asteroit
oumuamua
n.
Social Sciences
45
Social Sciences
düşman ya da kabile dışından insanların yenmesi
exocannibalism
n.
46
Social Sciences
kendi etnik grubunun dışından biriyle evlenme
out-marriage
n.
47
Social Sciences
ait olunan sosyal grubun dışından biriyle yapılan (evlilik)
outside-group
adj.
Education
48
Education
şehir dışından ders alan öğrenci
external [australia/new zealand]
n.
49
Education
okul dışından ders alan
external [australia/new zealand]
adj.
Linguistics
50
Linguistics
… dışından anlamı veren ön ek
ec-
pref.
51
Linguistics
-sız, dışından, harici anlamı veren ön ek
ect-
pref.
Geology
52
Geology
havza dışından gelen
exotic
adj.
53
Geology
havza dışından taşınmış
extrabasinal reworked
adj.
Military
54
Military
harekat alanının dışından işe alınan sözleşmeli personel
external support contractors
n.
55
Military
harekat alanının dışından işe alınan sözleşmeli personel
systems support contractors
n.
56
Military
abd dışından bir veya daha fazla katılımcısı bulunan talim
multinational exercise
n.
Sport
57
Sport
(kriket) üç oyun dışından oluşan iki setten biri
wicket
n.
58
Sport
(topu) saha dışından takım arkadaşlarına pas vererek oyuna sokmak
inbound
v.
59
Sport
saha dışından takım arkadaşına paslayarak (oyuna alma)
inbounds
adj.
British Slang
60
British Slang
liverpool'un dışından olup liverpool aksanıyla konuşmaya çalışan kimse
plastic scouser
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of dışından
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy