Inglés | Turco | |
---|---|---|
General | ||
General | huck n. | havluluk kumaş |
General | huck v. | yavaşça atmak |
General | huck v. | fırlatmak |
General | huck v. | atmak |
General | huck v. | (araç veya kaykayı) akrobasi sırasında yerden yükseltmek |
General | huck v. | akrobasi sırasında engeli geçmek |
General | huck v. | kar kayağı faaliyetler sırasında engelin üzerinden atlamak |
General | huck v. | atlayış sırasında yerle teması yitirmek |
Sport | ||
Sport | huck n. | (frizbide) uzun atış |
Sport | huck n. | (kayak ve kar kayağı sporlarında) uçurum gibi yüksek bir yerden atlayış |
Sport | huck v. | (frizbide) uzağa atmak |
Sport | huck v. | (dağ bisikleti) tam havalanmadan önce yayları sıkıştırarak ekstra yükseğe zıplamak |
Sport | huck v. | (akarsu kano sporunda) çağlayanda kürek çekmek |
Sport | huck v. | (akarsu kano sporunda) yüksekten düşerken kanonun ucunu kaldırmak |
Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | huck [dialect] [uk] v. | pazarlık yapmak | ||
Anatomy | ||||
Anatomy | huck [dialect] n. | kalça | ||
Anatomy | huck [dialect] n. | basen | ||
Agriculture | ||||
Agriculture | huck [dialect] n. | bazı tohum ve meyvelerde dış kabuk | ||
Agriculture | huck [dialect] n. | tahıl kepeği | ||
Agriculture | huck [dialect] n. | baklagillerde tohum zarfı | ||
Agriculture | huck [dialect] n. | keçiboynuzunun uzun tohum zarfı | ||
Literature | ||||
Literature | huck finn n. | mark twain'in romanlarında yer alan yaramaz bir çocuk |