|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
General |
|
1 |
General |
teknik konular |
technical issues n.
|
|
Finally, on safety reports and some of the technical issues, I would ask the Commission to think again.
Son olarak, güvenlik raporları ve bazı teknik konularla ilgili olarak, Komisyon'dan tekrar düşünmesini rica ediyorum.
More Sentences
|
2 |
General |
önemli konular |
important matters n.
|
|
To sum up what I have said on this important matter, I would like to make the following comments.
Bu önemli konuda söylediklerimi özetlemek üzere aşağıdaki yorumları yapmak istiyorum.
More Sentences
|
3 |
General |
önemli konular |
key issues n.
|
|
One of the key issues on the minds of group leaders has been the security of those who may go.
Grup liderlerinin aklındaki en önemli konulardan biri de gidebilecek olanların güvenliği olmuştur.
More Sentences
|
4 |
General |
temel konular |
key issues n.
|
|
Let me nonetheless indicate some general impressions on some of the key issues raised in your report.
Yine de raporunuzda gündeme getirilen bazı temel konulara ilişkin bazı genel izlenimlerimi belirtmeme izin verin.
More Sentences
|
5 |
General |
idari konular |
administrative matters n.
|
|
Equally, I accept that it should not cover proceedings relating to tax, customs or administrative matters.
Aynı şekilde, vergi, gümrük veya idari konularla ilgili davaları kapsamaması gerektiğini kabul ediyorum.
More Sentences
|
6 |
General |
çeşitli konular |
various subjects n.
|
|
My fellow Members have, of course, listed the various subject areas more than once.
Üye arkadaşlarım elbette çeşitli konu alanlarını birden fazla kez listelediler.
More Sentences
|
Law |
|
7 |
Law |
cezai konular |
criminal matters n.
|
|
This is the issue of mutual recognition of decisions on criminal matters.
Bu, cezai konulardaki kararların karşılıklı olarak tanınması meselesidir.
More Sentences
|
Telecom |
|
8 |
Telecom |
öncelikli konular |
priority issues n.
|
|
This is one of the priority issues for the Greek Presidency over coming months.
Bu, önümüzdeki aylarda Yunanistan Dönem Başkanlığı için öncelikli konulardan biridir.
More Sentences
|
General |
|
9 |
General |
önemli konular |
real things n.
|
|
10 |
General |
finansal konular |
financial issues n.
|
|
11 |
General |
güncel konular |
current issues n.
|
|
12 |
General |
problemli konular |
problematic issues n.
|
|
13 |
General |
ağır konular |
heavy matters n.
|
|
14 |
General |
ağır konular |
weighty matters n.
|
|
15 |
General |
önemli konular |
weighty matters n.
|
|
16 |
General |
önemli konular |
heavy matters n.
|
|
|
17 |
General |
ailevi konular |
family matters n.
|
|
18 |
General |
ahlaksal konular |
ethical issues n.
|
|
19 |
General |
temel meseleler/konular |
fundamental issues n.
|
|
20 |
General |
ciddi konular |
grave matters n.
|
|
21 |
General |
ciddi konular |
important matters n.
|
|
22 |
General |
önemli konular |
grave matters n.
|
|
23 |
General |
birinin ilgisini çekecek/onu ilgilendiren konular |
matters of interest to someone n.
|
|
24 |
General |
(belge, istatistiksel bilgi, resim, gazete haberi gibi) bir tartışmada tarafların kullandığı inandırıcı veya ikna edici ya da destekleyici noktalar, konular |
talking point n.
|
|
25 |
General |
atasözlerinin kökeni, tarihçesi gibi konular üzerine çalışan ilgi alanı |
paremiology n.
|
|
26 |
General |
konular bütünü |
the catalogue of issues n.
|
|
27 |
General |
bilmediği konular hakkında fikirler veren kimse |
ultracrepidarian n.
|
|
28 |
General |
sosyal konular |
social topics n.
|
|
29 |
General |
olağandışı konular |
esoterica n.
|
|
30 |
General |
ezoterik konular |
esoterics n.
|
|
31 |
General |
olağandışı konular |
esoterics n.
|
|
32 |
General |
dini konular üzerine akademik yazılar yazan kimse |
quodlibetarian n.
|
|
33 |
General |
dine aykırı konular üzerine yazan kimse |
heresiographer n.
|
|
34 |
General |
idari veya mali takdir yetkisinin kullanımını içeren konular |
prudentials n.
|
|
35 |
General |
önemsiz konular üzerinde tartışmak |
quibble v.
|
|
36 |
General |
saçma konular hakkında konuşmak |
quiddle v.
|
|
|
37 |
General |
önemsiz konular hakkında tartışmak |
quiddle v.
|
|
38 |
General |
önemsiz konular için kafa ütülemek |
spuddle v.
|
|
39 |
General |
bilmediği konular hakkında fikirler veren |
ultracrepidarian adj.
|
|
40 |
General |
ahlaki konular üzerinde uzlaşmaya varan |
right-thinking adj.
|
|
41 |
General |
ahlaki konular üzerinde mutabık olan |
right-thinking adj.
|
|
Phrasals |
|
42 |
Phrasals |
(biriyle) önemsiz konular üzerine tartışmak |
quibble with (someone) v.
|
|
Phrases |
|
43 |
Phrases |
gerekli gereksiz tüm konular hakkında konuşma |
all knowledge is contained in fandom expr.
|
|
Colloquial |
|
44 |
Colloquial |
bilim, teknik, bilgisayar ve edebiyat gibi konular üzerinde saplantılı derecesinde bilgili kişilerin oluşturduğu alt kültür |
geek n.
|
|
Idioms |
|
45 |
Idioms |
görüşülecek/tartışılacak konular arasında |
on the agenda expr.
|
|
Trade/Economic |
|
46 |
Trade/Economic |
belediyeyi ilgilendiren konular |
local affairs n.
|
|
47 |
Trade/Economic |
toplantıda tartışılacak konular listesi |
agenda n.
|
|
48 |
Trade/Economic |
vergisel konular |
tax-related matters/issues n.
|
|
49 |
Trade/Economic |
(mali hususlar) ekonomik konular |
oeconomics n.
|
|
Law |
|
50 |
Law |
meşhur ve maruf olan konular ile ilgili mahkemenin vukufu |
judicial notice n.
|
|
51 |
Law |
operasyonel konular |
operational issues n.
|
|
52 |
Law |
belirli konular üzerine soruşturma yapma yetkisine sahip kimse |
questman [obsolete] n.
|
|
Politics |
|
53 |
Politics |
ilave konular |
additional items n.
|
|
54 |
Politics |
önemli konular |
topic subjects n.
|
|
55 |
Politics |
üzerinde en fazla tartışılan konular |
highly disputed issues n.
|
|
Industry |
|
56 |
Industry |
toplu sözleşme ile sonlandırılacak müzakerelerin içerdiği konular |
bargaining scope n.
|
|
Media |
|
57 |
Media |
ciddi konular ve olaylarla ilgilenen araştırmacı gazetecilik |
hard news n.
|
|
Technical |
|
58 |
Technical |
çevre için önemli konular |
environmental considerations n.
|
|
Computer |
|
59 |
Computer |
benzer konular |
similar topics n.
|
|
60 |
Computer |
bulunan konular |
topics found n.
|
|
61 |
Computer |
ilgili konular |
related topics n.
|
|
Medical |
|
62 |
Medical |
ahlaki konular |
ethical issues n.
|
|
Education |
|
63 |
Education |
amerikan edebiyatında seçme konular |
special topics in american literature n.
|
|
64 |
Education |
bilim ve teknoloji tarihinde özel konular |
special topics in the history of science and technology n.
|
|
65 |
Education |
ingiliz edebiyatında seçme konular |
special topics in english literature n.
|
|
66 |
Education |
karşılaştırmalı edebiyatta seçme konular |
special topics in comparative literature n.
|
|
67 |
Education |
konular ve içerik |
subjects and content n.
|
|
68 |
Education |
sosyal kuramda ileri konular |
advanced issues in social theory n.
|
|
69 |
Education |
1750 sonrası uluslararası iktisatta seçilmiş konular |
selected topics on the international economy since 1750 n.
|
|
70 |
Education |
kültürel konular ve sosyal faaliyetler hususunda eğitim veren özel bir kız okulu |
finishing school n.
|
|
71 |
Education |
temel konular |
foundation subjects [uk] n.
|
|
72 |
Education |
giriş seviyesinde konular içeren |
one hundred one adj.
|
|
73 |
Education |
ticarette yararlı olduğu düşünülen beceri ve konular üzerinde duran (okul, kurs, müfredat) |
commercial adj.
|
|
Literature |
|
74 |
Literature |
christopher marlowe'a özgü üslup ve konular |
marlowism n.
|
|
Religious |
|
75 |
Religious |
teolojide ele alınan tüm konular |
pantheology n.
|
|
76 |
Religious |
inanç ve ibadet açısından önemsiz konular ile ilgili |
adiaphoristic adj.
|
|
|
Philosophy |
|
77 |
Philosophy |
belli bir öncülün anlaşılabilir olduğu konular kümesi |
range of significance v.
|
|
Environment |
|
78 |
Environment |
çevreyle ilgili konular |
environmental issues n.
|
|
Latin |
|
79 |
Latin |
askeri konular hakkında |
de re militari expr.
|
|
Modern Slang |
|
80 |
Modern Slang |
alışılmışın dışında konular üzerinden yapılan komedi/mizah |
alternative comedy n.
|
|