Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
konular
Bedeutungen von dem Begriff
"konular"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
konular
themes
n.
2
General
konular
topics
n.
3
General
konular
subjects
n.
4
General
konular
squares [obsolete]
n.
Bedeutungen, die der Begriff
"konular"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 80 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
teknik konular
technical issues
n.
2
General
önemli konular
real things
n.
3
General
finansal konular
financial issues
n.
4
General
güncel konular
current issues
n.
5
General
problemli konular
problematic issues
n.
6
General
ağır konular
heavy matters
n.
7
General
ağır konular
weighty matters
n.
8
General
önemli konular
heavy matters
n.
9
General
önemli konular
weighty matters
n.
10
General
ailevi konular
family matters
n.
11
General
ahlaksal konular
ethical issues
n.
12
General
temel meseleler/konular
fundamental issues
n.
13
General
ciddi konular
important matters
n.
14
General
önemli konular
grave matters
n.
15
General
önemli konular
important matters
n.
16
General
ciddi konular
grave matters
n.
17
General
birinin ilgisini çekecek/onu ilgilendiren konular
matters of interest to someone
n.
18
General
(belge, istatistiksel bilgi, resim, gazete haberi gibi) bir tartışmada tarafların kullandığı inandırıcı veya ikna edici ya da destekleyici noktalar, konular
talking point
n.
19
General
önemli konular
key issues
n.
20
General
temel konular
key issues
n.
21
General
idari konular
administrative matters
n.
22
General
çeşitli konular
various subjects
n.
23
General
atasözlerinin kökeni, tarihçesi gibi konular üzerine çalışan ilgi alanı
paremiology
n.
24
General
konular bütünü
the catalogue of issues
n.
25
General
bilmediği konular hakkında fikirler veren kimse
ultracrepidarian
n.
26
General
sosyal konular
social topics
n.
27
General
olağandışı konular
esoterica
n.
28
General
ezoterik konular
esoterics
n.
29
General
olağandışı konular
esoterics
n.
30
General
dini konular üzerine akademik yazılar yazan kimse
quodlibetarian
n.
31
General
dine aykırı konular üzerine yazan kimse
heresiographer
n.
32
General
idari veya mali takdir yetkisinin kullanımını içeren konular
prudentials
n.
33
General
önemsiz konular üzerinde tartışmak
quibble
v.
34
General
saçma konular hakkında konuşmak
quiddle
v.
35
General
önemsiz konular hakkında tartışmak
quiddle
v.
36
General
önemsiz konular için kafa ütülemek
spuddle
v.
37
General
bilmediği konular hakkında fikirler veren
ultracrepidarian
adj.
38
General
ahlaki konular üzerinde uzlaşmaya varan
right-thinking
adj.
39
General
ahlaki konular üzerinde mutabık olan
right-thinking
adj.
Phrasals
40
Phrasals
(biriyle) önemsiz konular üzerine tartışmak
quibble with (someone)
v.
Phrases
41
Phrases
gerekli gereksiz tüm konular hakkında konuşma
all knowledge is contained in fandom
expr.
Colloquial
42
Colloquial
bilim, teknik, bilgisayar ve edebiyat gibi konular üzerinde saplantılı derecesinde bilgili kişilerin oluşturduğu alt kültür
geek
n.
Idioms
43
Idioms
görüşülecek/tartışılacak konular arasında
on the agenda
expr.
Trade/Economic
44
Trade/Economic
belediyeyi ilgilendiren konular
local affairs
n.
45
Trade/Economic
toplantıda tartışılacak konular listesi
agenda
n.
46
Trade/Economic
vergisel konular
tax-related matters/issues
n.
47
Trade/Economic
(mali hususlar) ekonomik konular
oeconomics
n.
Law
48
Law
cezai konular
criminal matters
n.
49
Law
meşhur ve maruf olan konular ile ilgili mahkemenin vukufu
judicial notice
n.
50
Law
operasyonel konular
operational issues
n.
51
Law
belirli konular üzerine soruşturma yapma yetkisine sahip kimse
questman [obsolete]
n.
Politics
52
Politics
ilave konular
additional items
n.
53
Politics
önemli konular
topic subjects
n.
54
Politics
üzerinde en fazla tartışılan konular
highly disputed issues
n.
Industry
55
Industry
toplu sözleşme ile sonlandırılacak müzakerelerin içerdiği konular
bargaining scope
n.
Media
56
Media
ciddi konular ve olaylarla ilgilenen araştırmacı gazetecilik
hard news
n.
Technical
57
Technical
çevre için önemli konular
environmental considerations
n.
Computer
58
Computer
benzer konular
similar topics
n.
59
Computer
bulunan konular
topics found
n.
60
Computer
ilgili konular
related topics
n.
Telecom
61
Telecom
öncelikli konular
priority issues
n.
Medical
62
Medical
ahlaki konular
ethical issues
n.
Education
63
Education
amerikan edebiyatında seçme konular
special topics in american literature
n.
64
Education
bilim ve teknoloji tarihinde özel konular
special topics in the history of science and technology
n.
65
Education
ingiliz edebiyatında seçme konular
special topics in english literature
n.
66
Education
karşılaştırmalı edebiyatta seçme konular
special topics in comparative literature
n.
67
Education
konular ve içerik
subjects and content
n.
68
Education
sosyal kuramda ileri konular
advanced issues in social theory
n.
69
Education
1750 sonrası uluslararası iktisatta seçilmiş konular
selected topics on the international economy since 1750
n.
70
Education
kültürel konular ve sosyal faaliyetler hususunda eğitim veren özel bir kız okulu
finishing school
n.
71
Education
temel konular
foundation subjects [uk]
n.
72
Education
giriş seviyesinde konular içeren
one hundred one
adj.
73
Education
ticarette yararlı olduğu düşünülen beceri ve konular üzerinde duran (okul, kurs, müfredat)
commercial
adj.
Literature
74
Literature
christopher marlowe'a özgü üslup ve konular
marlowism
n.
Religious
75
Religious
teolojide ele alınan tüm konular
pantheology
n.
76
Religious
inanç ve ibadet açısından önemsiz konular ile ilgili
adiaphoristic
adj.
Philosophy
77
Philosophy
belli bir öncülün anlaşılabilir olduğu konular kümesi
range of significance
v.
Environment
78
Environment
çevreyle ilgili konular
environmental issues
n.
Latin
79
Latin
askeri konular hakkında
de re militari
expr.
Modern Slang
80
Modern Slang
alışılmışın dışında konular üzerinden yapılan komedi/mizah
alternative comedy
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of konular
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy