|
Categoría |
Inglés |
Turco |
|
General |
|
1 |
General |
ten years later n.
|
on yıl sonra |
|
Here we are, ten years later, and no revision to the existing legislation on noise has been made.
İşte on yıl sonra buradayız ve gürültüye ilişkin mevcut mevzuatta hiçbir değişiklik yapılmadı.
More Sentences
|
2 |
General |
sooner or later adv.
|
er veya geç |
|
Sooner or later it happens to everyone.
Er veya geç herkesin başına gelir.
More Sentences
|
3 |
General |
a little later adv.
|
biraz sonra |
|
Can we meet a little later?
Biraz sonra buluşabilir miyiz?
More Sentences
|
4 |
General |
and later adv.
|
ve sonra |
|
Both drivers were taken to the hospital and later released.
Her iki sürücü de hastaneye kaldırıldı ve sonra taburcu edildiler.
More Sentences
|
5 |
General |
and later adv.
|
ve daha sonra |
|
Furthermore, the director of the newspaper was imprisoned and later freed.
Ayrıca, gazetenin müdürü hapse atılmış ve daha sonra serbest bırakılmıştır.
More Sentences
|
6 |
General |
later on adv.
|
ileride |
|
If we fail to do so, we shall regret it dearly later on.
Eğer bunu başaramazsak ileride çok pişman olacağız.
More Sentences
|
7 |
General |
sooner or later adv.
|
eninde sonunda |
|
He will regret it sooner or later.
Eninde sonunda pişman olacak.
More Sentences
|
8 |
General |
sooner or later adv.
|
er geç |
|
She will notice sooner or later.
Er geç farkına varacak.
More Sentences
|
9 |
General |
later on adv.
|
daha sonra |
|
Later on, however, after 20 days, will there be a different strategy?
Ancak daha sonra, 20 gün sonra, farklı bir strateji olacak mı?
More Sentences
|
10 |
General |
later this year adv.
|
bu yıl içinde |
|
The European Council is expected to convene an IGC later this year.
Avrupa Konseyi'nin bu yıl içinde bir IGC toplaması beklenmektedir.
More Sentences
|
11 |
General |
a day later adv.
|
bir gün sonra |
|
Tom died a day later.
Tom bir gün sonra öldü.
More Sentences
|
12 |
General |
three months later adv.
|
üç ay sonra |
|
Tom came back three months later.
Tom üç ay sonra geri geldi.
More Sentences
|
|
13 |
General |
two weeks later adv.
|
iki hafta sonra |
|
Now, nearly two weeks later, 476 bodies have been recovered from the sea and 500 remain missing.
Şimdi, yaklaşık iki hafta sonra, denizden 476 ceset çıkarıldı ve 500 kişi hala kayıp.
More Sentences
|
14 |
General |
few minutes later adv.
|
birkaç dakika sonra |
|
President Jackson left a few minutes later.
Başkan Jackson birkaç dakika sonra gitti.
More Sentences
|
15 |
General |
later on adv.
|
devamında |
|
Hopefully, we shall reach an adequacy finding later on during the near because our negotiations continue.
Müzakerelerimiz devam ettiği için yakın zamanda bir yeterlilik bulgusuna ulaşacağımızı umuyoruz.
More Sentences
|
16 |
General |
for later adv.
|
sonrası için |
|
Is it scheduled for later?
Daha sonrası için mi planlanıyor?
More Sentences
|
17 |
General |
one year later adv.
|
bir yıl sonra |
|
This also means that we will receive some of this money back one year later.
Bu aynı zamanda bu paranın bir kısmını bir yıl sonra geri alacağımız anlamına da geliyor.
More Sentences
|
18 |
General |
a year later adv.
|
bir yıl sonra |
|
And Walesa, who was a dissident, also visited Parliament a year later as President of Poland.
Muhalif Walesa da bir yıl sonra Polonya Cumhurbaşkanı olarak Parlamento'yu ziyaret etti.
More Sentences
|
19 |
General |
30 years later adv.
|
30 yıl sonra |
|
Today, 30 years later, these problems have still not been resolved.
Bugün, 30 yıl sonra, bu sorunlar hala çözülmedi.
More Sentences
|
Phrasals |
|
20 |
Phrasals |
postpone until (some later date or time) v.
|
(ileriki bir tarihe/güne/zamana) ertelemek |
|
Let's postpone until next week.
Gelecek haftaya erteleyelim.
More Sentences
|
Phrases |
|
21 |
Phrases |
an hour later expr.
|
bir saat sonra |
|
Her fever was still higher an hour later.
Onun ateşi bir saat sonra hâlâ yüksekti.
More Sentences
|
22 |
Phrases |
two months later expr.
|
iki ay sonra |
|
Nobody understands this, and neither do they understand why President Bush is offering evidence now, two months later.
Kimse bunu anlamıyor ve Başkan Bush'un neden iki ay sonra şimdi kanıt sunduğunu da anlamıyorlar.
More Sentences
|
23 |
Phrases |
later that night expr.
|
(o) gecenin ilerleyen saatlerinde |
|
Later that night, Tom told Mary what had happened.
O gecenin ilerleyen saatlerinde Tom olanları Mary'ye anlattı.
More Sentences
|
Colloquial |
|
24 |
Colloquial |
six hours later expr.
|
altı saat sonra |
|
Sami landed in Cairo six hours later.
Sami altı saat sonra Kahire'ye indi.
More Sentences
|
25 |
Colloquial |
several years later expr.
|
birkaç yıl sonra |
|
Tom died several years later.
Tom birkaç yıl sonra öldü.
More Sentences
|
26 |
Colloquial |
later today expr.
|
bugün geç saatlerde |
|
Tom asked me if I'd mind working late today.
Tom bugün geç saate kadar çalışmamın sakıncası olup olmadığını sordu.
More Sentences
|
27 |
Colloquial |
later today expr.
|
bugün ilerleyen saatlerde |
|
It's supposed to get colder and snow later today.
Bugün ilerleyen saatlerde havanın daha da soğuması ve kar yağması bekleniyor.
More Sentences
|
28 |
Colloquial |
three days later expr.
|
üç gün sonra |
|
Tom's trial commenced three days later.
Tom'un duruşması üç gün sonra başladı.
More Sentences
|
Speaking |
|
29 |
Speaking |
see you later interj.
|
hoşça kal |
|
So long, see you later.
Hoşça kal, sonra görüşürüz.
More Sentences
|
30 |
Speaking |
maybe later expr.
|
belki sonra |
|
Maybe later.
Belki sonra.
More Sentences
|
31 |
Speaking |
see you later expr.
|
görüşürüz |
|
See you later, Tom.
Görüşürüz, Tom.
More Sentences
|
32 |
Speaking |
see you later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
It is always so hard to say see you later.
Sonra görüşürüz demek hep çok zordur.
More Sentences
|
|
33 |
Speaking |
catch you later expr.
|
sonra konuşuruz |
|
Catch you later, Tom.
Sonra konuşuruz, Tom.
More Sentences
|
Common Usage |
|
34 |
Common Usage |
a little later adv.
|
birazdan |
|
General |
|
35 |
General |
later stage n.
|
ileri safha |
|
36 |
General |
later-born n.
|
ailenin ilk çocuğundan sonra doğan çocuk |
|
37 |
General |
answer later v.
|
sonra cevaplamak |
|
38 |
General |
control later v.
|
sonra kontrol etmek |
|
39 |
General |
control later v.
|
sonradan kontrol etmek |
|
40 |
General |
put off something until later v.
|
ertelemek |
|
41 |
General |
later-born adj.
|
daha sonra doğan |
|
42 |
General |
at a later time adv.
|
sonraki bir zamanda uygun bir zamanda |
|
43 |
General |
at a later stage adv.
|
sonraki bir aşamada |
|
44 |
General |
later than expected adv.
|
beklenenden daha geç |
|
45 |
General |
in the later century adv.
|
yüzyılın sonlarına doğru |
|
46 |
General |
and later adv.
|
sonra |
|
47 |
General |
at a later time adv.
|
sonraki bir zamanda |
|
48 |
General |
at a later time adv.
|
uygun bir zamanda |
|
49 |
General |
sooner or later adv.
|
erken veya geç |
|
50 |
General |
some time later adv.
|
bir zaman sonra |
|
51 |
General |
in the later century adv.
|
yüzyılın sonlarında |
|
52 |
General |
later on adv.
|
bilahare |
|
53 |
General |
much later in the history adv.
|
tarihte son zamanlarda |
|
54 |
General |
sooner or later adv.
|
nasıl olsa |
|
55 |
General |
sooner or later adv.
|
er ya da geç |
|
56 |
General |
not later than tomorrow adv.
|
en geç yarın |
|
57 |
General |
later this week adv.
|
bu hafta içinde |
|
58 |
General |
after a while later adv.
|
kısa bir süre sonra |
|
59 |
General |
one year later adv.
|
bir sene sonra |
|
60 |
General |
later in the day adv.
|
ilerleyen saatlerde |
|
61 |
General |
later in the day adv.
|
günün ilerleyen saatlerinde |
|
62 |
General |
now or later adv.
|
şimdi veya sonra |
|
63 |
General |
50 years later adv.
|
50 sene sonra |
|
64 |
General |
50 years later adv.
|
elli sene sonra |
|
65 |
General |
50 years later adv.
|
50 yıl sonra |
|
66 |
General |
50 years later adv.
|
elli yıl sonra |
|
67 |
General |
later on adv.
|
daha sonraları |
|
68 |
General |
two weeks later adv.
|
2 hafta sonra |
|
69 |
General |
later on adv.
|
ilerleyen zamanda |
|
70 |
General |
later on adv.
|
ilerleyen zamanlarda |
|
71 |
General |
10 years later adv.
|
on sene sonra |
|
72 |
General |
ten years later adv.
|
10 yıl sonra |
|
|
73 |
General |
10 years later adv.
|
10 sene sonra |
|
74 |
General |
ten years later adv.
|
10 sene sonra |
|
75 |
General |
ten years later adv.
|
on sene sonra |
|
76 |
General |
10 years later adv.
|
on yıl sonra |
|
77 |
General |
10 years later adv.
|
10 yıl sonra |
|
78 |
General |
forty years later adv.
|
40 yıl sonra |
|
79 |
General |
a year later adv.
|
bir sene sonra |
|
80 |
General |
twenty years later adv.
|
yirmi yıl sonra |
|
81 |
General |
twenty years later adv.
|
yirmi sene sonra |
|
82 |
General |
a few hours later adv.
|
birkaç saat sonra |
|
83 |
General |
later on adv.
|
daha sonrasında |
|
84 |
General |
2 hours later adv.
|
2 saat sonra |
|
85 |
General |
3 years later adv.
|
3 yıl sonra |
|
86 |
General |
at a later date adv.
|
ileriki bir tarihte |
|
87 |
General |
in the later tenth century adv.
|
onuncu yüzyılın sonlarına doğru |
|
88 |
General |
five minutes later adv.
|
5 dakika sonra |
|
89 |
General |
later than prep.
|
-den daha sonra |
|
90 |
General |
no later than prep.
|
-den önce |
|
91 |
General |
no later than prep.
|
...tarihinden önce |
|
92 |
General |
no later than prep.
|
-den daha önce |
|
93 |
General |
no later than prep.
|
-den daha sonra olmayacak şekilde |
|
Phrasals |
|
94 |
Phrasals |
postpone until (some later date or time) v.
|
(sonraki bir tarihe/güne/zamana) ertelemek |
|
Phrases |
|
95 |
Phrases |
to be named later expr.
|
şimdilik bilinen bu kadar |
|
96 |
Phrases |
to be named later expr.
|
ayrıntıları/adı daha sonra belirlenecek/açıklanacak |
|
97 |
Phrases |
to be named later expr.
|
adı sonra konulacak |
|
98 |
Phrases |
cross that bridge later expr.
|
o sorunu daha sonra düşünürüz |
|
99 |
Phrases |
cross that bridge later expr.
|
o konuyu daha sonra düşünürüz |
|
100 |
Phrases |
later than usual expr.
|
alışılmışdan daha geç |
|
101 |
Phrases |
the person you have called can not be reached at the moment please try again later expr.
|
aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen daha sonra tekrar deneyiniz |
|
102 |
Phrases |
one hour later expr.
|
bir saat sonra |
|
103 |
Phrases |
sooner rather than later expr.
|
çok geçmeden |
|
104 |
Phrases |
sooner rather than later expr.
|
çok geç olmadan |
|
105 |
Phrases |
sooner rather than later expr.
|
çok zaman geçmeden |
|
106 |
Phrases |
in the later years expr.
|
daha sonraki yıllarda |
|
107 |
Phrases |
sooner rather than later expr.
|
fazla zaman geçmeden |
|
108 |
Phrases |
2 months later expr.
|
iki ay sonra |
|
109 |
Phrases |
at a later date expr.
|
ileriki bir tarihte |
|
110 |
Phrases |
somewhat later expr.
|
neden sonra |
|
111 |
Phrases |
later that day expr.
|
o gün daha sonra |
|
112 |
Phrases |
later that day expr.
|
o günün ilerleyen saatlerinde |
|
113 |
Phrases |
what you plant now you will harvest later expr.
|
ne ekersen onu biçersin |
|
114 |
Phrases |
in the later years expr.
|
sonraki yıllarda |
|
115 |
Phrases |
not later than tomorrow expr.
|
yarından tezi yok |
|
116 |
Phrases |
two months later expr.
|
2 ay sonra |
|
117 |
Phrases |
2 months later expr.
|
2 ay sonra |
|
118 |
Phrases |
at a later date expr.
|
sonraki bir tarihte |
|
119 |
Phrases |
decades later expr.
|
onlarca yıl sonra |
|
Colloquial |
|
120 |
Colloquial |
check you later [south african] interj.
|
görüşürüz |
|
121 |
Colloquial |
check you later [south african] interj.
|
sonra görüşürüz |
|
122 |
Colloquial |
check you later [south african] interj.
|
hoşçakal |
|
123 |
Colloquial |
check you later [south african] interj.
|
görüşmek üzere |
|
124 |
Colloquial |
check you later [south african] interj.
|
hadi görüşürüz |
|
125 |
Colloquial |
bbl (be back later) interj.
|
sonra görüşürüz |
|
126 |
Colloquial |
bbl (be back later) interj.
|
sonra görüşmek üzere |
|
127 |
Colloquial |
bbl (be back later) interj.
|
şimdilik hoşça kal |
|
128 |
Colloquial |
some years later expr.
|
birkaç yıl sonra |
|
129 |
Colloquial |
a day or two later expr.
|
bir iki gün sonra |
|
130 |
Colloquial |
one week later expr.
|
bir hafta sonra |
|
131 |
Colloquial |
a few years later expr.
|
birkaç yıl sonra |
|
132 |
Colloquial |
perhaps a little later expr.
|
belki az sonra |
|
133 |
Colloquial |
some time later for no particular reason expr.
|
bir süre sonra hiçbir neden yokken |
|
134 |
Colloquial |
perhaps a little later expr.
|
belki biraz sonra |
|
135 |
Colloquial |
later on expr.
|
daha sonra |
|
136 |
Colloquial |
not two months later expr.
|
daha üzerinden iki ay bile geçmeden |
|
137 |
Colloquial |
two weeks later expr.
|
iki hafta sonra |
|
138 |
Colloquial |
take care see you later expr.
|
kendine iyi bak sonra görüşürüz |
|
139 |
Colloquial |
sooner rather than later expr.
|
ne kadar erken/çabuk olsa o kadar iyi |
|
140 |
Colloquial |
later on expr.
|
sonrasında |
|
141 |
Colloquial |
please call later expr.
|
sonra tekrar arayın lütfen |
|
142 |
Colloquial |
later alligator expr.
|
sonra görüşürüz |
|
143 |
Colloquial |
see u later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
144 |
Colloquial |
not later than expr.
|
-ten |
|
145 |
Colloquial |
not later than expr.
|
-tan önce |
|
146 |
Colloquial |
not later than expr.
|
-dan önce |
|
147 |
Colloquial |
not later than expr.
|
-den |
|
148 |
Colloquial |
l8r g8r (later, gater) expr.
|
İngilizce later, gater (see you later, alligator) ifadesinin genellikle dijital ortamda mesaj yazarken kullanılan kısaltması |
|
149 |
Colloquial |
l8r g8r (later, gater) expr.
|
sonra görüşürüz |
|
150 |
Colloquial |
l8r g8r (later, gater) expr.
|
görüşürüz |
|
151 |
Colloquial |
later, gator expr.
|
sonra görüşürüz |
|
152 |
Colloquial |
later, gator expr.
|
görüşürüz |
|
153 |
Colloquial |
I'll try (one) later expr.
|
sonra görüşürüz/konuşuruz |
|
154 |
Colloquial |
I'll try (one) later expr.
|
sonra tekrar uğrarım |
|
155 |
Colloquial |
I'll try (one) later expr.
|
başka zaman görüşürüz/konuşuruz |
|
156 |
Colloquial |
(goodbye) till later expr.
|
şimdilik hoşça kal |
|
157 |
Colloquial |
(goodbye) till later expr.
|
şimdilik hoşça kalın |
|
158 |
Colloquial |
(goodbye) till later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
159 |
Colloquial |
(goodbye) until later expr.
|
şimdilik hoşça kal |
|
160 |
Colloquial |
(goodbye) until later expr.
|
şimdilik hoşça kalın |
|
161 |
Colloquial |
(goodbye) until later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
162 |
Colloquial |
(I'll) smell ya later expr.
|
şimdilik güle güle |
|
163 |
Colloquial |
(I'll) smell ya later expr.
|
şimdilik hoşça kal |
|
164 |
Colloquial |
(I'll) smell ya later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
165 |
Colloquial |
(I'll) smell ya later expr.
|
yakında tekrar görüşürüz |
|
166 |
Colloquial |
(I'll) smell ya later expr.
|
görüşürüz |
|
167 |
Colloquial |
(I'll) smell you later expr.
|
şimdilik güle güle |
|
168 |
Colloquial |
(I'll) smell you later expr.
|
şimdilik hoşça kal |
|
169 |
Colloquial |
(I'll) smell you later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
170 |
Colloquial |
(I'll) smell you later expr.
|
yakında tekrar görüşürüz |
|
171 |
Colloquial |
(I'll) smell you later expr.
|
görüşürüz |
|
172 |
Colloquial |
a little later, perhaps expr.
|
belki birazdan |
|
173 |
Colloquial |
a little later, perhaps expr.
|
belki biraz sonra |
|
174 |
Colloquial |
a little later, perhaps expr.
|
belki daha sonra |
|
175 |
Colloquial |
a little later, perhaps expr.
|
daha sonra belki |
|
176 |
Colloquial |
a little later, perhaps expr.
|
birazdan belki |
|
177 |
Colloquial |
I'll see ya (later) expr.
|
(sonra) görüşürüz |
|
178 |
Colloquial |
see ya (later) exclam.
|
(sonra) görüşürüz |
|
Idioms |
|
179 |
Idioms |
cross that bridge later v.
|
o sorunu/konuyu daha sonra/zamanı gelince düşünmek |
|
180 |
Idioms |
cross that bridge later v.
|
o sorunla da/konuyla da sonra zamanı gelince uğraşmak |
|
181 |
Idioms |
cross that bridge later v.
|
bir sorun ya da meseleyi başka bir zamana bırakmak |
|
182 |
Idioms |
cross that bridge later v.
|
bir konuya/meseleye sonra bakmak |
|
183 |
Idioms |
cross that bridge later v.
|
oraya sonra gelmek |
|
184 |
Idioms |
shoot first, ask questions later expr.
|
önce ateş et/öldür sonra yargıla/yargılarsın |
|
185 |
Idioms |
shoot first, ask questions later expr.
|
ateş etmekten/öldürmekten çekinme |
|
186 |
Idioms |
l've gotta fly see you later expr.
|
kaçmalıyım sonra görüşürüz |
|
187 |
Idioms |
I've got to fly see you later expr.
|
kaçmalıyım sonra görüşürüz |
|
188 |
Idioms |
shoot first ask questions later expr.
|
önce vur sonra sor |
|
189 |
Idioms |
got to fly see you later expr.
|
kaçmalıyım sonra görüşürüz |
|
Speaking |
|
190 |
Speaking |
a little later expr.
|
az sonra |
|
191 |
Speaking |
maybe later expr.
|
belki daha sonra |
|
192 |
Speaking |
it's for later expr.
|
bu sonrası için |
|
193 |
Speaking |
a little later expr.
|
biraz sonra |
|
194 |
Speaking |
don’t throw it back in my face later expr.
|
bunu daha sonra yüzüme vurma |
|
195 |
Speaking |
are you doing anything later? expr.
|
buradan sonra bir işin var mı? |
|
196 |
Speaking |
I will call you later expr.
|
ben seni sonra ararım |
|
197 |
Speaking |
we'll talk this later expr.
|
bunu sonra konuşuruz |
|
198 |
Speaking |
I'll call back later expr.
|
ben sonra ararım |
|
199 |
Speaking |
can we talk about this later? expr.
|
bunu sonra konuşabilir miyiz? |
|
200 |
Speaking |
remind me to do that later expr.
|
bunu sonra yapmamı hatırlat |
|
201 |
Speaking |
a few days later expr.
|
birkaç gün sonra |
|
202 |
Speaking |
talk to you later expr.
|
daha sonra konuşalım |
|
203 |
Speaking |
much later expr.
|
çok sonra |
|
204 |
Speaking |
we can talk later expr.
|
daha sonra konuşabiliriz |
|
205 |
Speaking |
are you doing anything later? expr.
|
daha sonra bir işin var mı? |
|
206 |
Speaking |
it will happen sooner or later expr.
|
er ya da geç olacak |
|
207 |
Speaking |
it's gonna rain sooner or later expr.
|
eninde sonunda yağmur yağacak |
|
208 |
Speaking |
you'd better you hear it from me now than from somebody else later expr.
|
ileride başkalarından duyacağına şimdi benden duyman daha iyi |
|
209 |
Speaking |
please call again later expr.
|
lütfen daha sonra tekrar arayınız |
|
210 |
Speaking |
how many days later? expr.
|
kaç gün sonra? |
|
211 |
Speaking |
please try again later expr.
|
lütfen daha sonra tekrar deneyin |
|
212 |
Speaking |
see you later take care of yourself expr.
|
sonra görüşürüz kendine iyi bak |
|
213 |
Speaking |
I'll call you later expr.
|
seni daha sonra arayacağım |
|
214 |
Speaking |
ttyl (talk to you later) expr.
|
sonra konuşuruz |
|
215 |
Speaking |
I'll see you later expr.
|
sonra görüşürüz |
|
216 |
Speaking |
good-bye until later expr.
|
şimdilik hoşça kal |
|
217 |
Speaking |
what are you doing later? expr.
|
sonra ne yapıyorsun? |
|
218 |
Speaking |
see you later alligator expr.
|
sonra görüşürüz |
|
219 |
Speaking |
I'll speak to you later expr.
|
sonra konuşuruz |
|
220 |
Speaking |
can l call you later? expr.
|
seni sonra arayabilir miyim? |
|
221 |
Speaking |
I'll tell it later expr.
|
sonra söylerim |
|
222 |
Speaking |
I'll tell it later expr.
|
sonra anlatırım |
|
223 |
Speaking |
I'll try to see you later expr.
|
sonra görüşürüz/konuşuruz |
|
224 |
Speaking |
I'll call back later expr.
|
seni sonra ararım |
|
225 |
Speaking |
I'll try to catch you later expr.
|
sonra görüşürüz/konuşuruz |
|
226 |
Speaking |
I will tell you later expr.
|
sana daha sonra anlatırım |
|
227 |
Speaking |
I will call you later expr.
|
seni sonra ararım |
|
228 |
Speaking |
buy now pay later expr.
|
şimdi al sonra öde |
|
229 |
Speaking |
catch me later expr.
|
sonra/başka zaman konuşalım/görüşelim |
|
230 |
Speaking |
good-bye till later expr.
|
şimdilik hoşça kal |
|
231 |
Speaking |
I'll call you later expr.
|
seni sonra ararım |
|
232 |
Speaking |
I'll catch you later expr.
|
sonra görüşürüz/konuşuruz |
|
233 |
Speaking |
text me later expr.
|
sonra yazışalım |
|
234 |
Speaking |
see you later expr.
|
yine görüşürüz |
|
235 |
Speaking |
and later? expr.
|
ya sonra? |
|
236 |
Speaking |
15 minutes later expr.
|
15 dakika sonra |
|
237 |
Speaking |
I will do it later expr.
|
(bunu) sonra yaparım |
|
238 |
Speaking |
can we continue this later? expr.
|
(konuya/mevzuya) sonra devam edelim mi? |
|
239 |
Speaking |
no later than 8:15 expr.
|
8:15'ten geç olmasın |
|
240 |
Speaking |
could we continue this later? expr.
|
(konuya/mevzuya) sonra devam edelim mi? |
|
241 |
Speaking |
we'll meet up later expr.
|
sonra buluşuruz |
|
Chat Usage |
|
242 |
Chat Usage |
l8r (later) adv.
|
(mesajlaşma dilinde) daha sonra |
|
243 |
Chat Usage |
cul8tr (see you later) expr.
|
görüşürüz |
|
244 |
Chat Usage |
cul8r (see you later) expr.
|
görüşmek üzere |
|
245 |
Chat Usage |
cyl (see you later) expr.
|
şimdilik hoşçakal |
|
246 |
Chat Usage |
cyl (see you later) expr.
|
sonra görüşürüz |
|
247 |
Chat Usage |
sul8r (see you later) expr.
|
sonra görüşürüz |
|
Trade/Economic |
|
248 |
Trade/Economic |
pay-later options n.
|
sonradan ödemeli opsiyonlar |
|
249 |
Trade/Economic |
payable to later adj.
|
sonra ödenebilir |
|
Media |
|
250 |
Media |
watch later list n.
|
daha sonra izle listesi |
|
Computer |
|
251 |
Computer |
an error occurred please try again later n.
|
bir hata oluştu lütfen daha sonra tekrar deneyiniz |
|
252 |
Computer |
the page you are looking for is unavailable please try again later expr.
|
aradığınız sayfaya erişilemiyor lütfen daha sonra tekrar deneyiniz |
|
253 |
Computer |
an error occurred please try again later expr.
|
bir hata oluştu lütfen daha sonra tekrar deneyin |
|
254 |
Computer |
send later expr.
|
daha sonra gönder |
|
255 |
Computer |
install later expr.
|
daha sonra kur |
|
256 |
Computer |
remind me later expr.
|
daha sonra anımsat |
|
257 |
Computer |
continue later expr.
|
daha sonra devam et |
|
258 |
Computer |
add later expr.
|
daha sonra ekle |
|
259 |
Computer |
show me later expr.
|
daha sonra göster |
|
260 |
Computer |
register later expr.
|
daha sonra kaydet |
|
261 |
Computer |
retry later expr.
|
daha sonra yeniden deneyin |
|
262 |
Computer |
install later expr.
|
daha sonra yükle |
|
263 |
Computer |
please try reconnecting later expr.
|
lütfen daha sonra bağlanmayı deneyin |
|
264 |
Computer |
remind me later expr.
|
sonra anımsat |
|
265 |
Computer |
pay later expr.
|
sonra öde |
|
266 |
Computer |
register later expr.
|
sonra kaydol |
|
267 |
Computer |
continue later expr.
|
sonra devam et |
|
268 |
Computer |
cu l8r (see you later) expr.
|
sonra görüşürüz |
|
269 |
Computer |
upgrade later expr.
|
sonra yükselt |
|
270 |
Computer |
register later expr.
|
sonra kaydet |
|
Construction |
|
271 |
Construction |
at later ages expr.
|
ileri yaşlarda |
|
Slang |
|
272 |
Slang |
catch (one) later v.
|
(biriyle) sonra görüşmek/konuşmak |
|
273 |
Slang |
I'll try to catch you later expr.
|
daha sonra görüşürüz/konuşuruz |
|
Modern Slang |
|
274 |
Modern Slang |
alma later n.
|
ertelenmiş okul |
|
275 |
Modern Slang |
alma later n.
|
tecil edilmiş okul/üniversite |
|